Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, 4 Şubat’ta "Gaziantep Deprem Konutları Kura Çekimi" düzenledi. Kura çekiminin İslahiye ilçesi bölümüne gelindiğinde ise ekranda Şamil Tayyar’ın adı belirdi. Tayyar’a 5’inci katta 2+1 daire çıktığı açıklandı.

Şamil Tayyar sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

"Birgün madem haber yapmış, fitnenin ateşini yakmış, hadiseyi anlatayım. ‘Baba ocağı’ olarak kullandığımız, üst katında babamın, alt katında emekli polis ağabeyimin oturduğu, 40/50 yıllık ve iki katlı eski binayı yıllar önce satın almıştım. 3 yıl önce babam rahmetli olunca, yerine taşeron işçi yeğenim ve çocukları yerleşti. 6 Şubat depreminde ev ağır hasar alınca yıkıldı. Rabbime şükürler olsun, benim ihtiyacım yoktu ama İslahiye’deki asgari ücretle, emekli maaşıyla geçinen depremzede kardeşlerim, yeğenlerim bu süreçte mağdur oldular. İslahiye’de kaldılar, her depremzede gibi önce çadıra sonra konteynere yerleştiler, burada yaşamaya devam ediyorlar. Baba ocağı yıkıldığı ve tapu bana ait olduğu için onlar adına hak sahibi olarak başvurdum. Kurada 85 metrekare 2+1 daire çıktı. Aile içinde taliplisi çoktu, içlerinde şartları diğerlerine göre en kötü olan 3 çocuklu ve ihtiyaç sahibi kardeşim Gökhan’a verdim. Hukuki şartlar tamamlandığında tapusunu da devredeceğim. Burada ‘helal’ olmayan ne var? Tek kusurları vekile yakınlık olan bu ihtiyaç sahiplerini dile dolayanlar ‘haram’ arıyorsa, Lütfü Savaş’ı kurcalasınlar."

AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı da konuyla ilgili paylaşımında depremde kendi evinin de yıkıldığını belirterek şunları kaydetti: 

"Olması gerektiği şekilde hiçbir ayrıcalık beklentim ve isteğim olmadan, her afetzede Türk vatandaşının hakkı olduğu gibi TOKİ’nin konutlarına başvuruda bulunmuştum. NOTER huzurunda yapılan 'Konut Alma Hakkı ve Konut Belirleme Kurası'nda bana da bir evin çıktığı bilgisini, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da kentteki o günkü programları nedeniyle sonradan öğrendim. Her vatandaşımız gibi benim de hakkım olan bir hususta, önce yasal süreçler işletilerek yaptığım başvuru ve adil şekilde noter huzurunda yapılan kurayı bir ayrıcalık gibi sunmak en basit tabiriyle dezenformasyon, çarpıtmadır."