İnanılmaz olay 21 Ekim'de Antalya'nın tatil beldesi Olimpos'taki bir otelde yaşandı.
Sabah saatlerinde otelde konaklayan turistler kahvaltı yaparken 15 kişilik Rus grup içeri girdi. Otelin işletmecisi 27 yaşındaki Orhan Kaplan'ı yere yatıran gruptan 3 kişi, ellerini ve ayaklarını plastik kelepçe ve bantla bağlayarak dövmeye başladı.
Müdahale etmek isteyen otel personeli Batuhan İlhan ve Seyit Akman'ı da aynı şekilde bağlayan gruptakiler, onları da darbetti.
Şoke olan turistler müdahil olmak isteyince, gruptakiler onlardan oteli hemen boşaltmalarını söyledi.
Gruptan 4 kişi, elleri ve ayakları bağlı olan Orhan Kaplan'ı bu kez boş bir odaya götürüp yaklaşık yarım saat boyunca dövdü.
Bu sırada Kaplan'a senet imzalatmak isteyen kişiler, kolunu da kırmaya çalıştı. Dışarıda bulunan gruptan bir kişi, kasada bulunan bin 200 lirayı aldı.
Turistlerden biri jandarmaya giderek, durumu bildirdi. Otele gelen jandarma ekipleri, odadaki yatak üzerinde elleri ve ayakları bağlı şekilde yatan Kaplan'ı çözerek tedavi için hastaneye götürdü. Saldırganlar ise jandarma karakoluna götürüldüler ama ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldılar.
Konaklayan turistler ve darp raporu alan çalışanlar ile Kaplan otele gelerek, kendilerini darbeden kişilerden şikayetçi oldu.
Darp anı ise otelde bulunan bir kişi tarafından cep telefonuyla görüntülendi. Görüntülerde Kaplan'ın yere yatırılıp, elleri ve ayakları bağlanarak dövüldüğü, odada ise el ile ayaklarının jandarma ekipleri tarafından çözüldüğü görülüyor.
Oteli ilk kiraladığında sahiplerinin kim olduğunu bilmediğini söyleyen Orhan Kaplan, şu ifadeleri kullandı:
- Olimpos'ta mayıs ayında bir işletme kiraladım. Direkt kiracıdan kiraladığım için sahiplerinin kim olduğunu bilmiyordum.
- Sezon sonu geldiğinde koronavirüsten dolayı kötü bir sezon geçirdiğimizi ve sözleşmeyi bir süre uzatmak istediğimi söyledim.
- Otelin sahibi olan Rus vatandaşı G.A. da 'Benim kendi misafirlerim gelecek, boşaltın' dedi. Bunun üzerine en azından 15 gün süre vermelerini ve kalan misafirlerin çıkmalarını ve toparlanmamız gerektiğini söyledim. G.A. ise hemen boşaltmamız gerektiğini söyleyip 'Yoksa anlayacağınız dilden konuşuruz' diye tehdit etti.
- Ben de hukuki yollara başvurabileceklerini söyledim. Ancak aklıma gelmeyen bir şey oldu. Bir sonraki gün, misafirlerin de kahvaltı yaptığı esnada 15 kişiye yakın Rus grup otelimize geldi. Gelir gelmez etrafımı çevirip kollarımdan ve boğazımdan tutup beni yere yatırdılar. Araya girmeye çalışan personelimizi de yere yatırıp ellerimizi ve ayaklarımızı bant ile plastik kelepçe ile bağladılar. Bunu yaparken bizi darbetmeye başladılar.
- Yardım çığlıklarımızı da kimseye duyuramadık. Otelde konaklayan misafirlerimiz araya girmeye çalıştı. Onları da 'Burayı boşaltın' diyerek tehdit ve darbettiler.
- Daha sonra beni darbederken 'Biz sana demiştik. Biz Rus mafyasıyız' diye bağırdılar. Ardından beni taşıyarak bir odaya götürdüler ve senet imzalatmaya zorladılar. Yaklaşık 40 dakika boyunca ellerim ve ayaklarım bağlı şekilde bana işkence yaptılar.
- Misafirlerimizden birinin gidip jandarmayı otele getirmesiyle beni bıraktılar. Odada ellerimi ve ayaklarımı jandarma ekipleri çözdü.
- Bu sırada saldırganların çoğu kaçtı. Beni de ambulansla hastaneye götürdüler. Ardından karakola giderek şikayette bulunduk.
- Rusya'dan gelip, benim işletmemde, turistlerin gözlerinin önünde beni bağlayıp işkence yaptılar. Bunlar çeteleşmişler resmen, burada domuz bağı gibi bağladılar beni. Aynı zamanda kasada bulunan bin 200 lirayı da aldılar.
