Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 2025 yılında uygulanacak yeni asgari ücreti belirlemek üzere bu hafta son toplantısını yapması bekleniyor. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan komisyon, milyonlarca çalışanın maaşını ve dolaylı olarak toplumun tamamını etkileyecek kararı alacak.
TÜRK-İŞ’ten 29 Bin 583 Lira Talebi
Çalışanların temsilcisi olarak toplantılara katılan TÜRK-İŞ, mevcut net 17 bin 2 lira olan asgari ücrete önce yüzde 45’lik enflasyon zammı, ardından yüzde 20’lik refah payı eklenmesini talep etti. Bu hesaplamaya göre 29 bin 583 lira talep eden sendika, yüksek enflasyon nedeniyle çalışanların alım gücünü korumayı hedefliyor.
İşveren tarafı ise TÜRK-İŞ’in talebine sıcak bakmıyor ve işveren desteklerinin devam etmesini istiyor. Hükümetin tavrı, pazarlık sürecinin gidişatında kritik bir rol oynayacak.
Yeni Asgari Ücret İçin Olası Zam Senaryoları
Kamuoyunda konuşulan zam oranları ve yeni asgari ücret tahminleri şu şekilde:
- Yüzde 30 zam: Net 22 bin 103 lira
- Yüzde 35 zam: Net 22 bin 953 lira
- Yüzde 40 zam: Net 23 bin 803 lira
- Yüzde 45 zam: Net 24 bin 653 lira
- Yüzde 50 zam: Net 25 bin 503 lira
Bu senaryolar, TÜRK-İŞ’in talepleriyle işverenin beklentileri arasında büyük bir uçurum olduğunu gösteriyor. Ancak hükümetin dengeleyici bir teklif sunması ve makul bir artış oranında uzlaşma sağlanması bekleniyor.
Mevcut Asgari Ücret ve İşverene Maliyeti
Halen uygulanan net asgari ücret 17 bin 2 lira 12 kuruş.
Brüt ücret: 20 bin 2 lira 50 kuruş
İşverene toplam maliyet: 23 bin 502 lira 94 kuruş
Bu maliyetin içerisinde:
- 3 bin 100 lira 39 kuruş sosyal güvenlik primi,
- 400 lira 5 kuruş işveren işsizlik sigorta fonu bulunuyor.
Yeni asgari ücretin belirlenmesiyle birlikte bu rakamlarda da önemli bir artış yaşanacak.
Asgari Ücret Nasıl Belirleniyor?
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi, işveren ve hükümetten beşer temsilci olmak üzere 15 kişiden oluşuyor.
Komisyon, Aralık ayı boyunca yaptığı toplantılarla farklı tarafların taleplerini değerlendiriyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı başkanlığında yürütülen görüşmelerde karar, oy çokluğuyla alınıyor. Eşitlik durumunda başkanın tarafında bulunan görüş kabul ediliyor.
Hükümetin Tavrı Belirleyici Olacak
Pazarlık sürecinde hükümetin yaklaşımı büyük önem taşıyor. Hükümet yetkilileri, hem işverenin mali yükünü hem de işçinin alım gücünü dikkate alarak bir denge sağlamak zorunda.
Bu kapsamda, hükümetin enflasyon rakamlarına göre bir ara formül önerisi getirebileceği konuşuluyor. Özellikle refah payı konusunda yapılacak düzenlemelerin, çalışanların taleplerini karşılamaya yönelik olabileceği belirtiliyor.
Ekonomik Etkiler ve Beklentiler
Asgari ücrette yapılacak artış, yalnızca çalışanları değil, emekliler, memurlar ve sosyal yardım alan kesimler başta olmak üzere tüm toplumu ilgilendiriyor. Asgari ücret artışı, genel maaş dengesini de etkileyerek enflasyon üzerinde baskı yaratabiliyor.
İşverenler cephesinde ise artan maliyetlerin küçük ve orta ölçekli işletmelere ek yük getirmesi bekleniyor. Bu durum, işten çıkarmalar ve kayıt dışı çalıştırma riskini de beraberinde getirebilir.
Sosyal Destekler ve İşveren Talepleri
İşverenler, artan maliyetlerin bir kısmının devlet desteği ile hafifletilmesini talep ediyor. Özellikle SGK prim desteği ve vergi avantajlarının artırılması yönünde beklentiler yüksek.
Hükümetin işveren maliyetlerini düşürmek için teşvik paketleri sunması, sürecin daha yumuşak geçmesini sağlayabilir.
Sonuç ve Değerlendirme
2025 yılı asgari ücretinin belirlenmesi sürecinde işçi, işveren ve hükümet arasındaki pazarlık kritik bir aşamaya geldi. TÜRK-İŞ’in yüksek talebine karşı işverenin temkinli yaklaşımı, hükümetin dengeleyici rolüne odaklanılmasını zorunlu kılıyor.
Sizce asgari ücret ne kadar olmalı? İşveren ve işçi talepleri nasıl dengelenmeli? Görüşlerinizi bizimle paylaşın.