Şu “AHMAK” muhabbetini bir tartışalım.
Bu söz ne zaman edilmişti?
İmamoğlu’nun Avrupa Parlamentosunda ki konuşmasından sonra.
Önce şu konuşmaya özet olarak bir bakalım.
Ne demişti İmamoğlu;
“PKK’lı pardon… HDP’li belediyelere kayyum atanması,
Bazılarının görevden el çektirilmesi,
Belediye başkanlarının, meclis üyelerinin cezaevine gönderilmesi
Hukuksuzluktur.
Buna siyasi irade değil, mahkemeler karar verir”.
İmamoğlu bu konuşmayı nerede yaptı?
Avrupa Parlamentosunda.
Bu parlamentonun özelliği ne?
Her platformda Türkiye düşmanlığını körüklemesi.
Türkiye aleyhinde bir tek iyi karara imza atmaması.
Parlamentosunda her türlü TERÖRİST oluşumu misafir etmesi.
Bu hainleri orada konuşturup Türkiye aleyhine her türlü provokasyonu yaptırması.
İşte öyle bir parlamento.
Gelelim Bay İmamoğlu’nun konuşmasına.
PKK-HDP Belediyelerine kayyum atanmasına.
Başkanlarının ve de etrafındakilerin tutuklanmasına,
Karşı çıkmasına, onların lehinde konuşmasına.
Bu arkadaşlar niçin tutuklandı?
Bu başkanlar ve de yardımcılarına niçin görevden el çektirildi?
Basit…
PKK’ya yardım ve de yataklık ettikleri için.
Devletten aldıkları yardım paralarını KANDİL’E gönderdikleri için.
PKK’NIN askerlik şubesi gibi çalıştıkları için.
Belediyenin araçlarını PKK’ya tahsis ettikleri için.
Belediye gelirlerini halkın hizmeti için harcayacaklarına,
PKK’ya gönderdikleri için.
Ve bu yardımlar ÜLKEMİZE-MEHMETÇİĞE kurşun, katliam,
Saldırı olarak döndüğü için.
HDP Belediyeleri halka hizmet gibi bir görevleri varken,
PKK’ya hizmeti şiar edindikleri için.
Devletin bir belediyesi olmaları gerekirken PKK’nın üçüncü kolu
Gibi hareket ettikleri için.
Belediyenin PKK’ya para yardımından ziyade giyecek, yiyecek, ilaç
Yardımında bulunduğu için.
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Ama bir gerçek var.
Bölgeyi tanıyan ve de PKK’nın içyüzünü iyi bilen bir gazeteci olarak derim ki!
PKK bu yardımlar sayesinde yıllarca ayakta durmuştur.
Açılım sürecinde Cizre, Mardin, Silopi, Şırnak Belediyelerinden,
Cudi’ye,Gabar’a,Bestler-Derelere ve diğer yerlere,PKK’lılara,
Teröristlere kazanlarla sıcak yemekler taşındığını hepimiz biliyoruz.
Teröristlerin hastanelerde tedavi ettirildiğini, yaralıların bu belediye
Görevlilerinin evlerinde misafir edildiğini de biliyoruz.
Hal böyle iken bu PKK’A tarafından bizzat seçilen,
Başkanlara yardımcılarına, PKK’lı belediye çalışanlarına
Devlet ne demeliydi?
Buyurun ocağımıza incir ağacı dikmeye devam edin mi?
Demeliydi?
Buyurun ülkemizi bölmeye parçalamaya devam et mi?
Demeliydi!
Buyurun AB, ABD ve İsrail piyonu olmaya devam edin mi?
Demeliydi?
Bay Ekrem İmamoğlu bunları bilmiyor mu?
Bal gibi de biliyor.
Haktan hukuktan bahsederek insanların kafasını karıştırıyor.
Adeta AP’ de kendi ülkesini jurnalliyor yapıyor satıyor.
Bu kararların mahkeme süreçlerinden sonra verildiğini bilmiyor mu?
Biliyor tabii.
Ama burada devletin bekası öneli değil, İmamoğlu ve de CHP’NİN,
Seçimde alacağı HDP-PKK desteği önemli.
Hal böyle olunca adam gözünü karartıp gerçekleri arka plana atıp,
HDP’li belediyelerin teröristlere, terörizme yardımlarından yataklığından hiç bahsetmeyip,
Kanla beslenen, bebek öldüren MEHMETÇİK Katili bir kanlı örgütün,
Yandaşı gibi çalışan HDP için,
Avrupa Parlamentosunda demokrasiden, haktan hukuktan bahsediyor.
Bence bir başkan için utanılacak bir durum.
İçişleri Bakanı bence az bile demiş.
Bunun adı resmen AP’ de terör yandaşlığı savunuculuğudur.
Bunun adı AP’ ye kendi ülkesini satmaktır.
Bunun adi PKK’ya açık destek vermektir.
İnanın gönül dostları İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ve onun yandaşlığını maalesef yapan Akşener birlikteliğinde bir iktidarın.
PKK ve HDP ile birlikte nasıl bir Türkiye yaratacaklarını çok merak ediyorum?
Tanrı yardımcımız olsun diyorum.
Bunlar bölünmeyi de, parçalanmayı da, özerkliğide Kürtçe anadilde eğitimi de,
Federasyonu da, her şeyi tartışabilirler.
Korkuyorum…
ABD, AB’nin yıllardır amaçladıkları parçalanmış bir Türkiye 
Meydana getirebilecekleri için.