Bakan Yerlikaya, programda, başta terör, organize suçlar, uyuşturucu, göçmen kaçakçılığı, siber suçlar ve asayiş olmak üzere yaptıkları operasyonları ülkenin dört bir yanında aralıksız sürdürdüklerini, şafak vaktinde de gün batımında da suç ve suçlularla mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
İçişleri Bakanlığı önündeki terör saldırısı girişimini "bölücü terör örgütünün can çekişmesi" olarak niteleyen Yerlikaya, şunları aktardı;
"İçinde bulundukları çaresizlik, terörün çirkin yüzünü bir kez daha gösterdi. Saldırı girişiminden hemen sonra başlattığımız Kahramanlar Operasyonlarıyla ülkemizin dört bir yanında teröristlere karşı sürdürdüğümüz amansız mücadelemizin hiç durmadan, duraksamadan devam ettiğini gösterdik, göstermeye devam edeceğiz. İçişleri Bakanlığı olarak biz içeride, Milli Savunma Bakanlığı sınır boylarında ve ötesinde, MİT istihbarat faaliyetleri ve nokta operasyonlarıyla, hep birlikte teröre karşı mükemmel bir uyum içinde çalışıyoruz."
Bakan Yerlikaya, Bakanlığa yönelik saldırı girişiminde bulunan her 2 teröristin de Suriye'den geldiği tespit edildikten sonra Irak ve Suriye'de, özellikle Fırat'ın doğusunda olmak üzere PKK/YPG'ye ait bütün altyapı, üstyapı ve enerji tesislerinin hava unsurları tarafından bombalandığını kaydederek, "Hainler yaptıklarının bedelini ödeyecekler." dedi.
AK Parti göreve geldiğinde ülkede çok yoğun bir terör gündemi olduğunu, birçok şehirde üretimin adeta durma noktasına geldiğini anlatan Yerlikaya, yaklaşık 40 yıldır sorunların ilk sıralarında yer alan PKK kaynaklı terörün, AK Parti hükümetleri döneminde bitme noktasına geldiğini aktardı.
Türkiye Yüzyılı'nın teröre ve terörizme karşı mücadele vizyonunun esasının, terörü ülke gündeminden çıkarmak olduğunun altını çizen Yerlikaya, bir daha terör nedeniyle kapalı tek bir yayla, terk edilmiş tek bir köy, mezra, tek bir kulübenin dahi olmayacağını söyledi.
FETÖ operasyonları
Yerlikaya, terörle mücadelede polis ve jandarmanın 120 günde gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili verileri paylaştı.
Son 120 günde terör örgütlerine yönelik İHA'lar, SİHA'lar ve İKU'ların 21 bin 459 saat uçuş gerçekleştirdiğini aktararak şunları söyledi;
"Bu dönemde bölücü terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik 1132 şehir, 54 bin 598'i kırsalda olmak üzere 65 bin 730 operasyon yapıldı. Kırsalda gerçekleşen operasyonların 26'sı büyük, 189'u orta, 54 bin 383'ü küçük operasyonlardı. Kırsalda ve şehirde PKK'ya yönelik yapılan tüm operasyonlarda 309 terörist etkisiz hale getirildi. 38'i ölü, 208'i sağ, 4'ü yaralı, 59'u teslim. 1810 şüpheli gözaltına alınırken, 433'ü tutuklandı, 336'sı hakkında adli kontrol kararı verildi."
FETÖ'ye yönelik yapılan 1786 operasyonda da 2 bin 689 şüphelinin gözaltına alındığını, bunlardan 536'sının tutuklandığını, 457'si hakkında da adli kontrol kararı verildiğini bildirdi.
DEAŞ operasyonları
Terör örgütü DEAŞ'a yönelik 377 operasyon yapıldığını belirterek, "Bu operasyonlar sonucunda 60'ı sağ, biri teslim olmak üzere 61 terörist etkisiz hale getirildi. 661 şüpheli gözaltına alınırken, 161'i tutuklandı, 131'i hakkında adli kontrol kararı verildi." şeklinde bildirdi.
Sol terör örgütlerine yönelik 102 operasyon yaptıklarını aktaran Yerlikaya, "Bu operasyonlarda 2 terörist etkisiz hale getirildi. 163 şüpheli gözaltına alınırken, 16'sı tutuklandı, 35'i hakkında adli kontrol kararı verildi. Etkisiz hale getirilen bu hainlerin 2'si kırmızı, 6'sı turuncu ve 17'si gri kategoride olmak üzere 25'i terör örgütlerinin sözde üst düzey yöneticileriydi. Bunlardan 20'si bölücü terör örgütü, 2'si FETÖ, 2'si de HTŞ olmak üzere, biri de MLKP." dedi.
Etkisiz hale getirilen kırmızı kategorideki 2 teröristle ilgili bir detay paylaşmak istediğini ifade ederek,
"Başta Beşiktaş Vodafone saldırısı olmak üzere -o dönemde Vodafone'du ismi stadımızın- Diyarbakır ve Şırnak'ta 83 canımızın şehit edilmesi, 236'sının ise yaralanması eyleminde talimatı veren hainler. Ayrıca, bu dönemde 57'si bombalı eylem olmak üzere 68 eylem hamdolsun önlendi" şeklinde konuştu.
Teröre katılım sayıları yok denecek kadar azalırken, Diyarbakır annelerinin feryatlarının 5'inci yılına girdiğini belirterek; "Son 120 günündeki evlat nöbetlerinde 4 terör örgütü mensubu daha teslim oldu ve ailesine kavuşanların sayısı böylelikle 46'ya ulaştı. Aziz milletimizin bilmesini isterim ki son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar durmayacağız. Mücadelemize azim ve kararlılıkla devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
Organize suç örgütlerine yönelik operasyonlar
Bakan Yerlikaya, öncelikli hedeflerinden birinin de ülkeyi organize suç örgütlerinden temizlemek olduğunu vurgulayarak, kararlılıklarının en açık göstergesinin aralıksız sürdürdükleri operasyonlar olduğunu, anlık bilgilendirmelerle güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği operasyonları hem medyayla hem de vatandaşlarla paylaştıklarını söyledi.
Kutsal vatan toprağının dört bir yanında organize suç örgütlerinden sokak çetelerine kadar bu illegal yapılara karşı kafes operasyonları düzenlediklerini, düzenlemeye de devam edeceklerini belirterek;
"Son 120 gün içinde organize suç örgütlerine yönelik yapılan 378 operasyonda 2 bin 874 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 702'si tutuklandı, 594'ü hakkında adli kontrol kararı verildi. Bu kapsamda 7'si ulusal 31'i yerel olmak üzere 38 mafya tipi organize suç çetesi çökertildi" bilgisini aktardı.
Uyuşturucu operasyonları
Türkiye Yüzyılı'nda uyuşturucuyu küresel bir felaket olarak değerlendirdiklerini belirten Yerlikaya, uyuşturucuya karşı mücadelede temel hedeflerinin Türkiye'nin uyuşturucu için ulaşılmaz ve yasaklı bölge olmasını sağlamak olduğunu da aktardı.
Yerlikaya, uyuşturucu suçunu terörle eş değer gördüklerinin altını çizerek, şu söylemlerde bulundu;
"Zehir taciri ne ise bizim için terörist de odur. Uyuşturucuya karşı mücadelemizi arzla ve taleple mücadele olarak 2 yönlü bir anlayışla sürdürüyoruz. Bir yandan her türlü yasa dışı maddenin ülkemize girişini engelleyip uyuşturucu rotalarının değişmesi için caydırıcı bir mücadele ortaya koyarken, diğer yandan içerideki talebin düşürülmesi için toplumumuzun tüm kesimlerine yönelik bilinçlendirme faaliyetlerini arttırıyoruz.
Küresel ölçekte ne kadar büyük bir arz baskısı altında olursak olalım diyoruz ki 'Geçmişte olduğu gibi bugün de gelecekte de uyuşturucuya göz açtırmayacağız.' Sokak satıcısından zehir tacirine kadar hangi büyüklükte olursa olsun gölge gibi takiplerindeyiz. Gerçekleştirdiğimiz ve inşallah gerçekleştireceğimiz operasyonlarla hepsinin bir bir tepelerine çöküp, nefeslerini kesip, adalete teslim etmeye kararlıyız"
Uyuşturucuyla mücadelede bu kararlılıklarını gösteren rakamları da paylaşmak istediklerini dile getiren Yerlikaya, "Son 120 günde uyuşturucuyla mücadelede 80 bin 572 operasyon düzenledik. 98 bin 198 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 8 bin 379'u tutuklandı. 3 bin 422'si hakkında adli kontrol kararı verildi" ifadesinde bulundu.
Göçmen kaçakçılığı organizatörleri operasyonu
Yerlikaya, çağın en önemli küresel sorunlarının başında göçün olduğunu, Türkiye'nin de bu küresel sorunla mücadele eden ülkelerin başında geldiğini ifade ederek;
''Türkiye'deki düzenli göçmen sayılarını paylaşan Yerlikaya, "Geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı 3 milyon 274 bin 59. İkamet izinli yabancı sayısı 1 milyon 150 bin 386. Uluslararası koruma kapsamında kalanlar 287 bin 177 olmak üzere ülkemizde toplam düzenli göçmen sayısı -düzenli göçmen demek, ülkemize girişi, kalışı, çıkışı yasal olan yabancılara yasal yani düzenli göçmen diyoruz- bunların toplam sayısı 4 milyon 711 bin 622'' dedi.
Düzensiz göçmen
Asıl mücadele alanlarının düzensiz göç, göçmen kaçakçılığı ve organizatörleri olduğunu aktaran Yerlikaya, "Son 120 günde Türkiye genelinde göçmen kaçakçılığına yönelik 2 bin 397 operasyon yapıldı. Göçmen kaçakçılığı faaliyeti yürüttüğü şüphesiyle 3 bin 975'i yakalanırken, bunların 1225'i tutuklandı. 465'i hakkında adli kontrol kararı alındı. Bunlara göz açtırmayacağız'' açıklamasında bulundu.
Organize suç çetelerine bakış açıları neyse göçmen kaçakçılığı organizatörlerine bakış açılarının aynı olduğunu vurgulayarak bunlara nefes aldırmayacaklarının altını çizdi.
Yerlikaya, düzensiz göçmenlerle ilgili olarak şunları aktardı;
"Operasyonlar sonucu 120 günde 112 bin 404 düzensiz göçmen yakalandı. Bunların 48 bin 339'u ülkelerine deport yani sınır dışı edildi. Geri kalan diğer düzensiz göçmenlerin sınır dışı işlemleri de devam ediyor. İstanbul'da yapılan sıkı denetimler sonucu -çok güzel bir müjde bu- yakalanacağını anlayan vize ve vize muafiyeti veya ikamet süresi biten 120 bin 531 yabancı ülkemizden ayrıldı. Bu çok önemli. Biz sahada düzensiz göçmenle ilgili mücadelemizi arttırdıkça-vizesi bitmiş, ikamet izni bitmiş, artık kalışı yasal olmayan bir yabancıya düzensiz göçmen diyoruz- 120 binin üzerindeki sayı ülkelerine geri döndü. Hudut birliklerimizin başarılı çalışmalarıyla sadece son 120 günde 80 bin 946 düzensiz göçmenin sınırlarımızdan girişi engellendi."
Düzensiz göçle mücadelede en stratejik şehrin İstanbul olduğuna dikkati çekerek, "İstanbul'da bugüne kadar düzensiz göçmenlere ve göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik gerçekleşen 304 operasyonda 451 şüpheli gözaltına alındı. Bunların 94'ü tutuklandı, 43'ü hakkında adli kontrol kararı verildi. İstanbul'da bu dönemde 42 bin 257 düzensiz göçmen yakalandı. Bunların şimdilik 10 bin 642'si sınır dışı edildi. Diğerlerinin de sınır dışı işlemleri devam ediyor'' şeklinde konuştu.
Düzensiz göçmenlere yönelik bu kapsamlı mücadeleyi İçişleri Bakanlığı olarak, başta Milli Savunma Bakanlığı olmak üzere, ilgili bakanlıklar ve kurumlarla büyük bir uyum içinde gerçekleştirdiklerini ayrıca, komşu ve muhatap ülkelerin bakanlarıyla devamlı görüştüklerini, etkin ve kararlı bir diplomasi yürüterek, işbirliklerini de güçlendirdiklerini belirtti.
Ayhan Bora Kaplan operasyonu hakkında
Yerlikaya, "Suça bulaşmış kim varsa; sivil, memur… Kararlıyız. Suç örgütlerini yaşatmayacağız." ifadelerini kullandı.Ayhan Bora Kaplan soruşturmasına ilişkin konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 9 polisin açığa alındığını söyledi.