SÜPER Lig’de iyisiyle kötüsüyle bir sezon daha geride kaldı. İpi göğüsleyen tecrübeli takım Galatasaray oldu. Galatasaray’da teknik direktör Fatih Terim, yardımcısı Hasan Şaş, yönetici Abdurrahim Albayrak’ın söylemleri bu süreçte hafızalarda iz bıraktı! Fatih Terim, takımı lehine hata yapıldığında, “Hakem de insandır” dedi. Puan kaybettiğinde hakemlere en ağır tepkiyi veren, iteleyen, daha da kötüsü bazen tartaklayan kişi oldu. Hasan Şaş kulübenin içine bir türlü giremedi. Albayrak çok şey bildiğini söyleyip hiçbir şey söylemeden ligi tamamladı. Mesajını adreslere böyle yolladı. Hedefine ulaştı. Lehine verilen VAR kararları, penaltılar sezon bitmesine rağmen konuşuluyor. Yerli isimlerden çok sahadaki BM kadrosu ile hep konuşuldu.
Başakşehir’de gerileme devri!
BAŞAKŞEHIR’IN enerjisi ve nefesi yine yetmedi. Ciddi tedbirler alınmazsa Başakşehir’i zor günler bekliyor. Krizi yönetip, kan kaybını önleyemezlerse Başakşehir bir iki yıl içinde sancılı günler yaşayacaktır. Taraftarı olmayan, takımı ateşleyecek itici gücü bulunmayan camianın buradan öteye gidemediğini teknik heyet ve oyuncular artık anladı. Şimdi herkes kaçmaya başlayacaktır
Beşiktaş Güneş’i arar
BEŞIKTAŞ ile Şenol Güneş’in yollarını ayırmak isteyenler nihayet amacına ulaştı. 4 yılda iki şampiyonluk yaşandı. Avrupa’da kılıcı kesti. Sattığı oyuncularla adından çok söz ettirdi. Ligin en çok oyuncu satan takımı oldu. Ne hikmetse borç hep arttı. Yönetime laf edemeyenler sürekli Şenol Güneş’e yüklendi. Güneş 4 yıl dayanabildi. Beşiktaş taraftarının sevgisi bu süreci uzattı. Kin ve nefret tohumu ekenler hasatını 4.yıl sonunda aldı. Güneş’e gölge olmaya çalışanlar takımın başarısızlığında da etkili rol oynadı. “Takım başarısız olursa Güneş erken gider” düşüncesi Beşiktaş kulübünün el freni oldu. Güneş galibiyetle veda etti. Artık milli takımın başında aktif futbol hayatını sürdürecek. Başarılar diliyorum. Şunu açık ve net bir şekilde söyleyebilirim. Beşiktaş önümüzdeki sezon Şenol Güneş’i ve onun sevgisini, birleştirici, yapıcı gücünü arayacaktır
Ligin kazançlısı Trabzonspor
BU sezon ligin kazananı tartışmasız Trabzonspor oldu. Az para ile çok iş yaparak örnek teşkil etti. Takımda direkt oynayan, milli takımlara 5 genç futbolcu yetiştirdi. Uğurcan, Hüseyin, Abdulkadir Ömür, Yusuf Yazıcı ve Abdulkadir Parmak futbolları ve sempatik hareketleri ile alkışı aldılar. Takımlarına hem maddi hem de manevi kazanç sağladılar. Direklere nişanladıkları şutlar ile rekor kırdılar. Dile kolay 26 şut direğe takıldı. Bir sezonda kırmızı kart görmeyerek centilmenliği, efendiliği ile gönüllere girdiler. Derbilerin kralı oldular. Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’yi Akyazı Şenol Güneş Kompleksi’nden eli boş gönderdiler. 6 derbi müsabakasının sadece birinde yenildiler. 11 puan toplayarak derbilerin lideri oldular. Her maçta rakip filelere gol atmayı başardılar. Fenerbahçe ve Beşiktaş’a uzatma dakikalarında puan verdiler. Sadece şampiyona deplasmanda yenildiler. Yetiştirdiği gençlerin hepsi milli takım kapısını açtı. Trabzonspor sezonun keyif ve umut veren takımı oldu. Bunda Ünal Karaman ve ekibinin hakkını teslim etmek lazım. Ligin son haftasına kadar sürekli yarışın içinde olup diğer yandan da oyuncu yetiştirmek çok gördüğümüz bir tablo değildi. Bu yüzden ekstra alkışı hak ettiler.
Fenerbahçe hasta etti
Fenerbahçe ligin en sancılı takımı oldu. Son 5 haftaya kadar ligde kalma savaşı verdi. Adı sürekli şampiyonluk yarışı içinde geçen bir takımın “kümede kalır mı?” gibi sorularla anılması derin yaralar açtı. Mizah konusu oldu. Taraftarını bir sezon boyunca hasta etti. Ali Koç ve ekibi takımı toparlamak için çok büyük efor sarf etti. Lig bittiğinde ise 6.sırada yer almak sarı lacivertli takımın tesellisi oldu. Fenerbahçe için önümüzdeki sezonun daha parlak ve umut dolu olacağını söyleyebilirim.
Ne hikmetse bilen susuyor!
LIGDEN düşen takımların isyanı var. Şampiyon takım Bursa bir ilke imza attı. Şampiyon olup küme düşen takım olarak tarihe geçti. Bu durum yönetimlerin verdiği zararın boyutunun da bir göstergesi oldu. Atanınız ve tutanınız yoksa ligde kalma şansınız azdır. Erzurum Başkanı Hüseyin Üneş’in isyanı vicdanlara ne kadar işledi bilemem. Ben etkilendim. Üneş keşke bu isyanlarını, haykırışlarını canı yandığı haftalarda yapabilseydi. Taş yerinde ağırdır. Lig bittikten sonra isyan etmek sadece kendi ruh sağlığınıza zarar verir. Herkes çok şey bildiğini söyledi ne hikmetse kimse bir şey anlatmadı. Millet zarf atıp durdu. Hiç kimse pullayıp postaya vermedi. Bu yüzden Türk futbolu patinaj ediyor...
Trabzon o ismi istiyor...
Futbol Federasyonu her yıl değerleri ölümsüzleştirme adına 4 kulübün başkan ve futbolcularını onore etti. Beşiktaş’da Süleyman Seba, Fenerbahçe’de Lefter Küçükandonyanis, Galatasaray’da Metin Oktay, Gençlerbirliğin’de ise İlhan Cavcav isminin yer aldığı sezonları geride bıraktık. Trabzonspor da Dozer Cemil’in adının yer aldığı bir sezonu istiyor. Resmen başvurdu. Girişimlerini yaptı. Liverpool’a attığı penaltı golü ile 1976 yılından bu yana hafızalarda güncelliğini koruyan milli futbolcu Cemil Usta, namı diğer Dozer Cemil’i bir sezonla ölümsüzleştirmek istiyor. Kulüpler Birliği sıcak bakıyor. TFF başkan adaylarından Nihat Özdemir ise zeytin dalı ile geliyor. Bir aksilik olmazsa isim işi tamam gibi. Bu sezon oynadığı futbol ile herkesin gönlüne taht kuran bordo mavilileri Dozer Cemil Sezonu motive edecektir. Daha şimdiden pozitif kampanyalar başladı. Ne diyelim hadi hayırlısı..