Instagram yasağına AK Partililerin de tepki gösterdiğini yazan Ankara'nın deneyimli gazetecilerinden Nuray Babacan, Gazete Pencere'deki yazısında partililerin Instagram yasağını kendi çocuklarına dahi anlatmakta zorlandığını iddia etti.

Babacan, yazısında şu ifadelere yer verdi:

Engin Polat için yasa dışı bahis sitelerinden 'geçmiş olsun' kampanyası Engin Polat için yasa dışı bahis sitelerinden 'geçmiş olsun' kampanyası

"‘Kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz…’ diyen AK Partililerin, Instagram yasağını kendi çocuklarına dahi anlatamadıklarını biliyor musunuz? Yasağın ekonomiye ve ülke imajına verdiği zarar nedeniyle kapalı kapılar arkasında saçını başını yolan bazı yöneticiler, “bir sorun bu kadar kötü yönetilebilirdi” diye Ulaştırma Bakanı'na yükleniyor.

'BİZ ŞİMDİ BUNU NİYE YAŞADIK'

Kulislerde konuşulanlar arasında ‘Biz şimdi bunu niye yaşadık?' diye birbirine soranlar, inisiyatif alamayan kötü yöneticiler ve bakanları eleştirenler, bir de bu fırsattan yararlanarak yeni yasakları savunarak dikkat çekmeye çalışan kifayetsiz siyasetçiler var.

Kapalı kapılar ardında yaşananlara geçmeden önce AKP’nin sosyal medyayı istediği gibi yönetme anlayışını 2014’te yapılan yasal düzenlemeyle ilgili bakanlığa verilen erişim engelleme yetkisine dikkat çekmek gerekir. Sonraki yıllarda, birçok müdahale görüldü ama hiçbiri son Instagram yasağı kadar beceriksizce yönetilmedi…

KİMSE ANLAMADI

'Haniye’nin öldürülmesinin ardından taziyelerinin yayınlanmaması mı bahaneydi? Mahkeme kararı var mıydı? Mahkemeye hangi gerekçeyle başvurulmuştu? Katalog suçlar ayıklaması yapılmadığı doğru muydu?' gibi sorulara doğru düzgün yanıt verilmezken, İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un tetiklediği yasaktan, en çok şikayet edenin yine aynı ekip olduğunu biliyor musunuz?

Ulaştırma Bakanlığı’nın birbiriyle çelişen açıklamaları partide sinirleri iyice bozdu. Öncelikle bakanlık ile Meta yöneticileri arasında yapılan ilk görüşmelerde katalog suçlarla ilgili duyarsızlık gerekçe gösterildi. Şirket, PKK itirazını kabul edip, ABD’de de terör listesinde olan bu örgüt için gerekli duyarlılığın gösterildiğini ve gösterileceğini söyledi. Ancak FETÖ ve YPG’nin kendilerindeki terör listesinde olmadığını söyledi.

İLK AÇIKLAMA KRİZİ

Öğrendiğimize göre sıkıntı, bakanın FETÖ ve YPG konusunda şirketin gereğini yapmadığını kamuoyuna yaptığı açıklamada kullanmasından kaynaklandı. AKP yönetiminin sadece PKK duyarlılığıyla yetinip, diğer konuları hasıraltı etmeye hazırlandığı sırada, bu açıklama işlerini zorlaştırdı. Çünkü hükümet, aslında FETÖ ve YPG’yi terör örgütü ilan etmediği halde birçok alanda birçok ülke ile ilişkisini sürdürüyor. AKP’lilerin, topu taca atma şansı ilk açıklamayla ortadan kalktı.

İKİ BAKAN ÇİLEDEN ÇIKTI

Yasağın, işletmelere verdiği zarar, ekonomik kayıplar bir yana bu duruma ilk tepki gösteren kişinin Turizm Bakanı olduğu anlatılıyor. Tam da turizm sezonunda, Türkiye’ye gelen binlerce yabancı turistin, Instagram yasaklı bir ülkede oldukları hissi yaratmanın maliyeti bakanı çileden çıkarmış. Milyonlarca lira harcanarak huzurlu ve özgür ülke imajı yaratmak için yapılan reklamların boşa gittiği anlatılıyor.

Turistlerin bir kare foto ve anı paylaşamadığı, Türkiye’nin tanıtımını yapamadığı bu süreçte, Kuzey Kore, Uganda ve İran’la bir tutulmasına tepki gösteren tek isim Turizm Bakanı da değil. Kapısı sürekli çalınan diğer isim Ticaret Bakanı. Zaten ekonomik krizden beli bükülen küçük işletmelerin bu yasak nedeniyle tanıtım ve pazarlama olanaklarını kaybetmesi üzerine bu bakanlıkta da ciddi sıkıntı yaşandığı anlatılıyor."

Editör: İrem Nur Kaya