Taşeron satıcı nasıl çalışır?

Soruya cevap vermeden önce taşeron satıcıları tanıyalım.

Bunlar kendi aralarında üçe ayrılır.

Birinci sınıf taşeron satıcı.

İkinci sınıf taşeron satıcı,

Üçüncü sınıf taşeron satıcı.

Ve de borsa tabiri ile AYAKÇILAR.

Birinci sınıf taşeronlar;

Büyük PATRONLARA hizmet ederler.

Banka sahiplerine.

Holding sahiplerine.

Medya patronlarına.

Ve de yabancılara.

Bu satıcıların altlarında son model arabaları vardır.

En iyi restoranlarda yemek yerler.

Özel terzilerden giyinirler.

Yurt dışı ilişkileri çok iyidir.

Tenis, golf oynarlar.

Satışlarını, boyutlarına göre; ağırlıklı olarak yurt dışı fonlara yaparlar.

Yurt içi fon yöneticileri de iyi dostlukları vardır.

Onlara da komisyon karşılığı mal verirler.

İkinci sınıf taşeron satıcılar,

Şirket patronlarına hizmet sunarlar.

İyi arabaları vardır.

İyi giyinirler.

İyi yerlerde yemek yerler.

Bol bahşiş dağıtırlar.

Çalışma şekilleri kurala bağlıdır.

Direkt şirket patronları ile ilişki kurarlar.

Daha önce MASAK'ın ağına takıldıkları için,

Telefondan uzak dururlar.

Şirkete fazla uğramazlar.

Büyük restoranlarda buluşurlar.

Bu anlaşmalar daha çok halka arz için olur.

Ya da halka arz sonrası elde kalan hisselerin satımı için.

Anlaşma;

Yapılacak satışın büyüklüğüne bağlıdır.

Örneğin;

Şirket 10 milyon liralık halka arz yapmak istiyor. 

Taşeron satıcı şirket değerlerini hemen kendi komisyonunu da ekleyerek şirketin değerini yükseltir.

10 milyon liralık halka arzı 14-15 milyon liraya yükseltir.

10 milyon patronun.

Geri kalan para kendisinindir.

Aracı kurumu satıcı ayarlar.

Patron ile aracı kurum yöneticileri sözleşme imzalarlar.

Aracı kurum, normal bir satıştan yüzde 1-1,5 alırken, anlaşmalı satıştan yüzde 3-5 arası komisyon alır.

Tüm anlaşmalar yapıldıktan sonra halka arz için start verilir.

Devreye, taşeron satıcının sürekli işlerini gören, hatta ortağı/sahibi olduğu iddia edilen internet sitesi girer.

Şirketin halka arzını BALLANDIRARAK haberler yapar.

İkinci sınıf taşeron satıcılar arasında, en uyanık olanının Adanalı bir oyuncu olduğu ileri sürülür.

Ancak, ikinci sınıf taşeron satıcılıktan birinci sınıfa atlayanlar da vardır.

Bunlar işleri öylesine büyütürler ki;

Şirketlere danışmanlık yaparlar.

Dahası, ölmüş şirketlere can katarlar.

Can katmakla kalmayıp, kademe atlatırlar.

Onları borsada herkes tanır.

Yaptıkları işi bilirler.

Efsunlu olduklarından haklarında işlem yapılmaz.

Üçüncü sınıf taşeron satıcılar.

Bunların cebinde fazla para yoktur.

Kumarda kazanıp, kumarda kaybederler.

Örneğin, Mechur Çolak bu grup içinde anılır.

Bunlar iyi giyinmezler.

Hobileri yoktur.

İyi yerlere takılmazlar.

Sıkışılan durumlarda başvurulan satıcılardır.

Örneğin,

Şaibeli bir şirket elinde kalan hisseleri satmak istediğinde.

 Oyunculardan birisi satamadığı hisselerini elinden çıkartmak istediğinde.

Ya da 3-5 milyon liralık halka arzlarda satış garantisi arandığında, üçüncü sınıf taşeron satıcılar devreye girer.

Bunlarda lider satıcı vardır.

Satış görüşmelerini yapar.

Bir de yandaşlar vardır.

Yandaşların ayakçıları vardır.

Piyasa oluştururlar.

Nüfus cüzdanları ile hesap açarlar.

Satış bittikten sonra kazanılan para paylaşılır.

Aslan payını, lider satıcı alır.

Kalan parayı;

Kankasına.

Yandaşına.

Ayakçılara dağıtır.

Birinci ve ikinci sınıf taşeron satıcıların gerçekleştirdiği satışları ise her zamanki küçük yatırımcılar karşılar.

Yani, kazanan birkaç kişi.

Kaybeden ONBİNLERCE kişi.