TÜRK ekonomisinin krizde olduğu bir dönemde fatura Ak Parti’ye çıkarken, MHP’ye yansıyan olumsuz bir tarafı olmadı elbette. Ancak gerek istikrar gerekse beka söylemi belli ki, bu partiye, oy ve güç kazandırmış oldu. Kütahya, Erzuru, Karaman, Çankırı, Iğdır, Aksaray gibi illerdeki MHP’nin oy patlaması en somut örnek...
Oy kaybetmesi doğal
AK Parti’nin oy kaybetmesi doğal. Ankara’da Melih Gökcek’ten yaralı AK Parti ve Kayseri piri Özhaseki ile yara sarmak isterken, doğrusu ya çok da umutlu değildi. İstanbul’da ise CHP’nin genç tanınmayan bilinmeyen adayı Ekrem İmamoğlu, tartışmasız kavgasız ve sakin politikasıyla kafa kafaya gelecek bir güç ortaya koyarken, HDP’nin de silme olarak bu adaya oy verdiğini gözden kaçırmıyoruz. Seçimin üç önemli özelliği var bana göre... Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren korkulan ve adeta öcü gibi beleklere kazınan kominizm, yasak olmaktan öte serbest hale kalıp seçimlere bile girebilecek bir özgürlük yakaladı. Dahası ilk kez il bazında belediye başykanlığı elde etti. Türkiye’nin ilk engelli belediye başkanı da bu seçimler nedeniyle büyük başarı elde etti. İki kolu olmadığı halde Avcılar’dan aday olan Turan Hançerli, seçimi kazanarak bir ilke imza attı. DSP’den aday olan efsane başkan Mustafa Sarıgül ise seçimi kaybederek, belki de siyasi hayatını noktaladı.
Resmi olmayan veriler
Resmi verilere dayanmadan yazımızı yazdığımız an itibariyle AK Parti 41, CHP 21, MHP 11, HDP 7 ve bir de bağımsız kazanım görünüyor. Rakamlardaki olası değişiklikler bir yana bırakılırsa geçen seçimlerde 7 belediye başkanlığı bulunan MHP il bazında hem başkanlıklarını artırdı, hem oy çoğalması elde etti. Görülüyor ki, beka söylemi kamuoyu tarafından yerinde bulundu ve AK Parti iktidarının ekonomik krizin faturası nedeniyle kaybedilen oylar Sayın Devlet Bahçeli’ye aktı. Seçimden sonra kurultay hazırlığı yapan CHP’de ise Kemal Kılıçdaroğlu, daha güçlü bir pozisyon elde etti. Kırklareli’ndeki yanlış aday tercihi umarım anlaşılmıştır. CHP’nin listesine almadığı aday, bağımzsız seçilerek gücünü kanıtladı.
Bahane olacaktır
Ancak Bolu, Burdur, Adana, Mersin, Antalya, Antakya, Artvin Ardahan gibi illerdeki başarı önemli bir bahane olacaktır. Kaldı ki, Ankara ve İzmir’deki büyük mücadele ile CHP, yaralarını sarmış sayılabilir. İyi Parti ise Balıkesir’deki mücadelesini gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdürürken, sayısal anlamda varlık gösterememiş durumda... Elbette ilçe bazındaki oyları ve CHP’ye olan katkısı ince hesaplar sonunda ortaya çıkacaktır. Gazetemizin manşetinde de görüldüğü gibi Türkiyemiz tam bir mozaiktir... Seçmen istediği an istediği değişikliği yapabiliyor. Sessiz sakin ve kabuğuna çekilmiş HDP, alıştığı ve elde var bir gördüğü oylardan mahrum kalırken, ‘bölgedeki birkaç büyük il kazanımının dışında varlık gösteremedi’ diyebiliriz. Bu günden sonra siyasi partilerimiz ince hesaplara gireceklerdir. İttifakların katkıları veya handikapları ile başarısızlıklarının öz eleştirilerini yapacaklardır. Nihayet seçmeni de partilerimizi de yoran seçim bitti ve artık önümüze bakma zamanı geldi. Ekonomiyi de sosyopsikolojik yapımızı da geriye götüren bu seçim atmosferinden kurtulmanın gelecek günler için önemli bir katkısı olacağı düşüncesindeyiz.
