Çin, 2023 yılı itibarıyla küresel altın üretiminin yaklaşık %10’unu gerçekleştirdiği için, dünya genelinde en büyük altın üreticisi olarak öne çıkıyor. Bu yılın ilk üç çeyreğinde 741,732 metrik ton altın tüketen ülke, üretimi ise 268,068 ton seviyesinde kaldı. Bu veriler, Çin'in iç talebini karşılamak için dışa bağımlılığının arttığını ve büyük oranda ithalata yöneldiğini gösteriyor. Çin'in altın rezervleriyle ilgili en son gelişme ise Hunan eyaletindeki Pingjiang ilçesinde kaydedildi. Hunan Jeoloji Akademisi'nin açıklamasına göre, bu bölgede 2.000 metreden derinlikte 40’tan fazla altın cevheri damarı tespit edildi.
Bu keşif, toplamda 300,2 ton altın kaynağının bulunduğunu ortaya koyuyor. En yüksek tenör ise metrik ton başına 138 gram olarak belirlendi. Uzmanlar, bölgedeki 3.000 metreden daha derin alanlarda ise 1.000 tondan fazla altın rezervi olduğunu öngörüyor. Bu durum, Çin'in altın üretimi ve rezervlerinin gelecekte daha da artabileceğine dair umut veriyor.
Küresel çapta artan jeopolitik gerginlikler, özellikle ABD ile Çin arasında süregelen ticaret savaşları ve diğer ekonomik belirsizlikler, altın fiyatlarını yükseltiyor. Altın, bu belirsizlik ortamında yatırımcılar için güvenli liman olarak değer kazandı. 2023 yılının sonlarına doğru Şangay Vadeli İşlemler Borsası'ndaki en aktif altın vadeli işlem sözleşmesi, 30 Ekim’de gram başına 639,48 yuan ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu seviyeye ulaşan altın, 2023 yılbaşından bu yana %27,8 oranında bir değer artışı gösterdi.
Altın fiyatlarının yükselmesi, dünya çapında altına olan talebin arttığının bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Bu artış, yalnızca Çin'in iç talebine değil, aynı zamanda küresel çapta altın üretimi ve tüketimi üzerinde de büyük etkiler yaratıyor. Altın, ekonomilerdeki belirsizlikler ve risk iştahının azalması nedeniyle daha fazla tercih ediliyor. Çin'in yeni keşifleri ve mevcut altın rezervlerinin değeri, önümüzdeki yıllarda küresel altın pazarında daha fazla etkili olabilir.