Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı Şehit Mustafa Cambaz Fotoğraf Yarışması ödül töreninde yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'deki katliamlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  "Gazze'de sadece uluslararası kuruluşlar değil, maalesef İslam alemi de başarılı sınav verememiştir. Müslümanlar olarak kendimizi hesaba çekmemiz gerektiğine inanıyorum. İslam dünyası zulmün ve zalimin önüne nasıl geçecek? Yüzleşme cesaretini göstermekten başka çıkış yolumuz bulunmuyor." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmada;  "15 Temmuz gecesi bazı maskeleri indirmişse 7 Ekim 2023'ten beri Gazze'de birçok perdenin kalkmasına vesile olmuştur." diyen Erdoğan, "Bize basın özgürlüğü dersi verenleri gerçek yüzleri ortaya çıkmıştır. Ne oluyorsa hepimizin, tüm insanlığın gözü önünde oluyor. Gazze'ye kayıtsız kalanlar vicdansızlıklarını, iki yüzlü politikalarını saklama gereği duymuyorlar. Gezi olaylarında canlı yapanlar söz konusu Gazze olunca birden ortadan kayboldular. İsrail saldırılarında 150'ye yakın basın mensubu hayatını kaybetti. Gazeteciler katledildi." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uluslararası medya kuruluşlarının ofisleri polis baskınına uğradı. Tüm bunlar yaşanırken bir avuç yürekli insan dışında hiçbir batılı medya kurumundan gözle görülür tepki yükselmedi. Soykırımı görmediler, mazlumların çığlıklarını duymadılar. 7 Ekim'den bu yana üç maymunu oynamaya devam ettiler. Savunageldikleri değerleri bizzat kendi elleriyle İsrail'e destek verme uğruna Gazze'de toplu mezarlara gömdüler." dedi.

İslam alemine de eleştirilerde bulunanarak, "Gazze'de sadece uluslararası kuruluşlar değil, maalesef İslam alemi de başarılı sınav verememiştir. Müslümanlar olarak kendimizi hesaba çekmemiz gerektiğine inanıyorum. Gelecekte de İsrail 76 yıldır ısrarla yaptığı gibi öldürmekten, masum kanı akıtmaktan vazgeçmeyecek." söyleminde bulundu.

Cumhurbaşkanı konuşmasının devamında "Batılı güçler holokost utancının etkisiyle İsrail'e koşulsuz destek vermeye devam edecek. BM Güvenlik Konseyi hiçbir adım atmayacak. İslam dünyası zulmün ve zalimin önüne nasıl geçecek? Yüzleşme cesaretini göstermekten başka çıkış yolumuz bulunmuyor. Bunu sorgulamayı ne kadar erken yaparsak o kadar hayırlı olacağı kanaatindeyim." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'ne ilişkin olarak şunları söyledi;  "Sinsi ve kanlı emellerine ulaşamadılar. Her şeyi en ince detayına kadar hesaplamışlardı. 40 yıl boyunca 40 kılığa bürünerek kendilerini gizlemeyi başarmışlardı. 15 Temmuz'da Türkiye'yi işgal edeceklerini, milletin iradesine el koyacaklarını zannediyorlardı. 40 yıllık hazırlık ve plan sadece birkaç saat içinde boşa gitti." 

Özel den  Cumhurbaşkanı Erdoğan'a: Çık artık Bahçeli'yi sözcü kılma, ne diyorsan sen söyle Özel den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a: Çık artık Bahçeli'yi sözcü kılma, ne diyorsan sen söyle

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında şunlara yer verdi;  "Yaptıkları o hesap o gece Boğaziçi köprüsünden, Yeşilköy havalimanından, Kızılay meydanından, TBMM'den, Cumhurbaşkanlığı külliyesinden döndü. Millete silah doğrulttukları, kan döktükleri her yerde Rabbimiz hainlerin hesaplarını başlarına geçirdi. 15 Temmuz'da 7 düveli arkasına alan ihanet çetesinin 40 yıllık planını bir gecede bozarak tarihimize ve bizden sonraki nesillere şeref madalyası olarak taşıyacakları yeni bir zafer armağan ettik.

Emperyalistlerin uşaklarına Türkiye'nin teslim alınmayacağına, milletin iradesine zincir vurulmayacağını yeniden gösterdik.  15 Temmuz gecesi meydanlar yerine bankamatik kuyruklarına koşanlar hala milletin destanına çamur atanlar, 15 Temmuz direnişini unutturmaya çalışanlar, o gece yaşadıkları derin hayal kırıklıklarının acısını unutamayanlar istemese de biz 15 Temmuz ruhuna sahip çıkacağız.

Pazartesi günü 81 vilayetimizde çeşitli etkinliklerle 252 kahramanımızı tekrar şükranla yâd edeceğiz. Rabbim tüm yiğitlerden razı olsun. Ruhları şâd eylesin diyorum. FETÖ'cü ağababaları olan diyet borçlarını ödemek adına 15 Temmuz destanına gölge düşürmeye çalışan mankurtları milletin vicdanına havale ediyorum."


 

Editör: Nehir Durdağı