Her şeyden önce Devlet Bey, Asya mutasavvıları’nın gönül iklimlerini yüreğinde toplamış, gönlü yufka, kalbi ise, bir ana yüreği kadar merhametlidir. O, dünyada rütbe mevki peşinde olmayıp, ‘Konu vatansa gerisi teferruattır’, diye düşünen ve düşüncelerinin doğru olduğundan emin bir TÜRK eri.
Üç kıtaya sahip olan bu yüce milletin toprakları zamanla elinden alınmış, hudutları çizilmiş, şimdi ise, bu yüce milletin sahip olduğu toprakları tekrar parçalamak, elinden almak ve bu yolda da gayretlerini sürdüren haçlı ülkeleri’nin karşısında dimdik durarak; ‘’Ben bu dünyada olduğum müddetçe bu toprakları böldürmem’’, diye şahlanan cesur, vakarlı bir yiğit eri.
Üç beş günlük şu dünyamızda rütbe, makam mevki peşinde olanlar, Devlet Bey’in içindeki vatan sevgisini bir anlayabilselerdi... Yine benim acizane anladığım, Devlet Bey, şöhret peşinde değil; ‘’O, sadece vatan aşkıyla kavrulan, vatanın parçalanması için içten ve dıştan gayret gösterenler’in karşısında yıkılmayan bir set gibidir.’’
Bu durumu şimdi anlamayanlar, zamanla Devlet Bey’in ne kadar haklı olduğunu anlayacaklardır. Şu anda Cumhur ittifakına karşı gelenler, önce Devlet Bey, Cumhur ittifakında neden bu kadar ısrarlı onu iyi bilmelidirler. Selam ve dualarımla..
