Devletin duvarı

 
İsrail'den yükselen sesin sahibinin görüntüsü, Ankara'da 'Devlet'in duvarına çarptı. Önce Sayın Devlet Bahçeli, ismine değer, devlet adamı sorumluluğu ile bileti kesti. Açtı ağzını yumdu gözünü. TBMM grup toplantısındaki konuşmasının önemli bölümünü ABD heyetine ayırdı. Mesajların terbiyesizlik noktasına gelmesinin vurgulanması ise son noktaydı. Sayın Bahçeli, net ve kararlı görüş sergilerken, Fırat'ın doğusu konusunda geç kalınmaması gereğine de bir kez daha işaret etti.
 
İlginç benzetme
 
'Bolton-Dalton' benzetmesi, ABD'li danışmanın konuşmalarını küstahlık olarak yorumlaması ve terör örgütlerinin katlinin vacip olduğunu açıklaması tam bir kararlılık içerdi. Bolton'ın İsrail'den yaptığı açıklamalar, tahrik şeklinde algılandı. Tahrik ve kaşıma... Rest gibi. Aslında bu restin görülmeyeceği ayan beyan ortadayken, hangi yüzle Ankara'ya gelinecekti? Niyet belki İsrail'e şirin görünme ve onlara bir parmak bal çalma, belki de dün yapılan toplantı öncesi blöftü... Ne blöf görüldü ne de bekledikleri gibi bir karşılama... Dışişleri ve Milli Savunma Bakanı yardımcıları ile MİT Başkan Yardımcısı muhatapları oldu. Yani mevkidaşları. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşme istekleri kabul görmedi. 
 
Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın ise görüşme sonrası yaptığı basın toplantısında bir kez daha tekrar ederek Türkiye'nin kararlılığının altını çizdi. Türk tarafı her zaman olduğu gibi bu toplantıya da çok iyi hazırlanmış. Kalın'ın, Bolton'a iki tane kırmızı dosya vermesi, görüşmenin de kapsamı aslında. Birinci dosya Türkiye'nin Kürtleri kucaklaması, Suriye ve Irak Kürtlerine karşı insani yaklaşımlarını kapsıyor. İkinci dosyada ise PYD ve PKK'nın suç unsurları var. İnsan hakları ihlalleri... Sadece Türkmen, Arap değil, Ezidi, Süryani topluluklara yaptıkları şiddet, yani PKK'lı olmayanlara karşı işlenen ihlaller. Siyasi partilerin kapatılması, bölgedeki okullara yaptırım, savaş ve insanlık suçları.
 
Her detayı söylemeyelim
 
Devlet Bahçeli'nin sert söylemlerinin arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan da grup toplantısında geniş bir özet yaparak ABD Başkanı Trump'ın sözlerini referans aldıklarını söyledi. Türkiye'nin kararlılığını bir kez daha yineledi. Özellikle askeri hazırlıkların tamamlanmış olmasının hatırlatılması, kararlılığın önemli bir kanıtı oldu. İbrahim Kalın'ın toplantısından da anlıyoruz ki, bir taviz, geri adım veya yumuşama yok. Bolton'ın İsrail'den yaptığı açıklamalarla ilgili pişmanlık veya özür niteliğindeki bir açıklamasının olup olmadığı sorusuna, 'Her detayı söylemeyelim' şeklindeki yanıtı belki de konuk heyetin bir yutkunma içinde oluşundandır.  
Şu anlaşılıyor: İki saat 10 dakikalık bir süreç. Askeri harekatın hazırlıklarının tamamlanmış olması ve çok yakında harekata geçileceğinin açıklanması ile takvim hızlandırılacaktır. Önemli olan silahlar. Afganistan ve Irak'tan çekilirken uygulanan sistem de gündeme gelebilir, başka alternatifler de. Fırat'ın doğusundaki harekat için koordinasyona her zaman açık olduğumuz vurgulanırken, PKK'ya yönelik temizlik kararlılığımız bir kez daha yüzlerine söylenmiş oldu.
 
Bir gece ansızın
 
Öyle ki, Kıbrıs çıkartması döneminde 'Ayşe tatile çıksın' parolasının Fırat'ın doğusu için 'Bir gece ansızın' olarak belirlenmesi de bu harekatın an meselesi olduğunun göstergesi. Takvim ve prosedür artık masada. Her ne kadar takvim belli olmazken, 120 gün olarak konan süreç ve ilk kez açıklanan ABD'nin Suriye'deki 16 üssün boşaltılması, silahların toplanması ana gündem olarak şekillendi. Ne koridor ne uzlaşma ne sözleşme ne garanti ne de Kürtleri savunma ve koruma gibi bir koşul yok.
 
Geldikleri gibi gittiler. Ama gelmeden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın New York Times'ta yayımlanan makalesi, kararlılığın dünya kamuoyuna açıklanmasına yeterli oldu. Şimdi Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal, ABD'ye gidecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Moskova'ya... Başka masalar oluşturulacak. Astana zirvesinde Türkiye, İran, Rusya liderlerinin yapacağı toplantı sonucunda artık sahada neler yapılacak sorusuna cevap bulunacak. Türkiye'nin yapacağı harekatın engellenmesi veya geciktirilmesi taktiği tutmadı. Rest gibi rest, yani blöf ile gerçek rest arasındaki fark dün kendisini gösterdi.