Batı Trakya Dostluk Eşitlik ve Barış (DEB) Partisi, kuruluşunun 30’uncu yılını coşkuyla kutladı. Kuruluş yıl dönümü kutlamalarında çarpıcı bir konuşma yapan Çiğdem Asafoğlu, burada yaptığı konuşmasına Batı Trakya Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) kurucu Genel Başkanı Dr. Sadık Ahmet ve beraberindeki mücadele eden kurucu üyelerini saygıyla anarak başladı.
PARTİ, BATI TRAKYA TÜRKLERİNİN ÇİĞNENEN HAKLARINI SAVUNMAK İÇİN KURULDU
DEB’in kurulduğu günden bu yana hedefinden, amacından, hedefinden, ilkelerinden asla taviz vermediğini belirten Asafoğlu, “Liderimiz Dr. Sadık Ahmet, DEB Partisini, Batı Trakya Türklerinin çiğnenen haklarını savunmak, yapılan haksızlıkları siyasi bir organ aracılığıyla dile getirebilmek için kurmuştur. Bizler, liderimizin bu kutlu mirasına, onun düşünce ve ilkelerine sadık kalarak sahip çıkıyoruz, çıkmaya da devam edeceğiz.” dedi.
LİDERİMİZ DR. SADIK AHMET’İN YAKTIĞI MEŞALEYİ ASLA SÖNDÜRMEYECEĞİZ
Dostluk Eşitlik ve Barış Partisi’nin bir dava partisi olduğunu ifade eden Asafoğlu, şunları kaydetti:
“DEB Partisi, Batı Trakya Türk Azınlığının sorunlarını korkmadan cesur bir şekilde tüm çıplaklığıyla dile getiren bir siyasi organdır. Tam da bu yüzden önüne engeller konulmaya çalışılmaktadır. Ancak bizler liderimizin yakmış olduğu hak arama meşalesini haklarımızı alıncaya dek asla söndürmeyeceğiz. Çıktığımız bu yolda yılmadan, yorulmadan yürümeye devam edeceğiz. Bizler bu ülkenin vatandaşlarıyız. Burada doğduk, burada büyüdük, Allah nasip ederse de burada öleceğiz.
TÜRK DOĞDUK, TÜRK ÖLECEĞİZ!
Türk doğduk, Türk öleceğiz. Tüm baskılara ve inkarlara karşı kimliğimizden, özümüzden asla taviz vermedik, vermeyeceğiz. Yapılan tüm baskılara ve önümüze konulan tüm engellere rağmen, tüm karalama politikalarına vereceğimiz tek bir cevabımız var: Buradayız, vazgeçmeyeceğiz!”
DEB Partisinin kurucu lideri merhum Dr. Sadık Ahmet’in eşi ve partinin onursal başkanı Işık Sadık Ahmet ise, burada yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:
“Sadık Ahmet aramızdan ayrılalı 26 yıl oldu. Burası bizim canımız, ciğerimiz, köyümüz, her şeyimiz. Sadık Ahmet’in Batı Trakya Türklerini aynı çatı altında toplamak için büyük bir çabası vardı. Çok zor günler yaşadı. Keşke aramızda olsaydı, bu coşkuyu beraber yaşasaydı. Her zaman derdi ki; ‘Batı Trakya Türkleri buraya işçi olarak gelmedi.’ Biz burada doğduk, burada büyüdük, burada öleceğiz ve bizlerin burada ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmememiz gerekiyor. Biz bu topraklarda doğduk, büyüdük ve Türk olarak doğduk Müslüman olarak doğduk aynı şekilde yine Türk olarak öleceğiz.”