Ebu Eyyub Süleyman naklediyor:
Bir cuma gecesi, sabaha karşı Ebu Hureyre yanımıza geldi ve şöyle dedi: ''Buradan yakınlarını ziyaret etmeyenleri uyarıyorum.
Aramızda böyle biri varsa çıksın ve aramızdan ayrılsın.''
Ebu Hureyre bu sözü üç defa tekrarladı. Bunun üzerine bir genç iki yıldan beri halasının yanına gitmediğini ifade ederek halasının yanına gitti.
Halasının yanına vardığında halası ona; Yeğenim seni buraya getiren nedir? diye sordu.
Genç şöyle dedi: ''Ebu Hureyre’nin şöyle dediğini duyunca geldim''. Halası, ''Ona git ve niçin böyle dediğini sor'' dedi.
Genç, Ebu Hureyre'ye gelerek durumu anlatınca, Ebu Hureyre ona şu cevabı verdi: ''Ben, Allah Resulünün; Ademoğlunun amelleri her cuma gecesi Allah Tealaya arz olunur. Eğer sılayı rahimde bulunmayan varsa Allah onların amellerini kabul etmez.'' buyurduğunu işittim.
İbn. Mesud, dua ederken içinizde sılayı rahmi kesen varsa dışarı çıksın dedi.
Ameş anlatıyor: İbn. Mesud, sabah namazından sonra bir cemaate hitap ediyordu, birden bire şöyle dedi:
''Allah aşkına içinizde sılayı rahimde bulunmayan varsa aramızdan ayrılsın, çıksın. Biz burada Rabbimize dua etmeyi arzu ediyoruz.
Zira sılayı rahmi kesenlere semanın kapıları açılmaz ve onların duaları kabul olmaz.''
BİR HADİS:
Mümin; insanların, canına ve malına zarar vermeyeceğinden emin oldukları kişidir. (Nesai)
Peygamber Efendimiz (SAV) şöyle buyurdu: Hiçbir kimse, kendi elinin emeğiyle kazanarak yediğinden daha hayırlı bir lokma yememiştir.
Davud AS da ancak kendi eliyle kazandığından yerdi. (Taberani)
BİR AYET:
İman etmiş kimse günaha batmış kimse gibi olur mu? Bunlar elbette eşit değildirler. (Secde; 32/ 18)