İstanbul
Parçalı bulutlu
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi POLİTİKA Erdoğan'dan zirveye damga vuran Gazze mesajı

Erdoğan'dan zirveye damga vuran Gazze mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Konseyi 10. Zirvesi'nde Gazze'de yaşanan İsrail zulmüne değindi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi 10'uncu Zirvesi'ne katıldı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım da eşlik etti.

Erdoğan, konuşmasında  İsrail'in neredeyse bir aydır bombaladığı Gazze ile ilgili dünyaya önemli mesajlar verdi.

Erdoğan, ''7 Ekim'den beri şahit olduklarımızı mazur gösterecek, bu vahşeti anlatacak hiçbir kavram yoktur.Gazze'de tam 28 gündür insanlığa karşı suç işlenmektedir" ifadesinde bulundu.

"Azerbaycan 30 yıllık işgale tamamen son verdi"

Sabah saatlerinde liderlerle aile fotoğrafı çektiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra zirve kapsamındaki konuşmasında şu ifadelere yer verdi;

"Küresel sınamalarla mücadelemizde en önemli gücümüz Türk dünyasının birlik, beraberlik ve dayanışmasıdır.Bu hakikati son dönemde karşılaştığımız pek çok hadisede gördük, görüyoruz. Can Azerbaycan vatan muharebesinin ardından Karabağ'da 30 yıldır süregelen işgale tamamen son verdi. Bu tarihi başarıdan büyük bir gurur ve sevinç duyuyoruz. Böylece bölgemizde kalıcı barışa bir adım daha yaklaşmış olduk. Açılan fırsat penceresinin değerlendirilmesi en büyük arzumuzdur.

"Desteğimizi sürdürmeliyiz"

Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesi mühimdir. Azerbaycan'ın batı bölgeleri ile Nahçıvan'ı birbirine bağlayacak ulaştırma hattının hayata geçirilmesi de büyük önem taşıyor. Hattın açılması tüm bölge ülkelerinin refahına ciddi katkı sağlayacağı gibi Türkiye'yi de ata yurdumuz olan Orta Asya'ya bağlayacaktır. Bu sürecin başarıyla tamamlanması için Türk dünyası olarak Azerbaycan'a olan desteğimizi sürdürmeliyiz.

"Gazze'deki vahşeti anlatacak hiçbir kavram yoktur"

Kültür ve medeniyetimiz bizlere adaleti gözetmeyi, mazlumun elinden tutmayı, haksızlıklar karşısında susmayı tavsiye eder. Filistin'de tüm dünyanın gözleri önünde benzeri görülmemiş bir insanlık dramı yaşanıyor. Hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, mülteci kampları bombalanıyor, masum çocuklar acımasızca katlediliyor. 7 Ekim'den beri şahit olduklarımızı mazur gösterecek, bu vahşeti anlatacak hiçbir kavram yoktur. Gazze'de tam 28 gündür insanlığa karşı suç işlenmektedir. Bu kriz ilk patlak verdiği andan itibaren Türkiye olarak ilkeli ve insani bir duruş benimsedik. Önceliğimiz insani ateşkesin süratle tesis edilmesidir.

"10 uçak dolusu yardım malzemesi gönderdik"

Müslüman, Hristiyan veya Yahudi fark etmeksizin herkesin güvenliğini garanti altına alacak yeni mekanizmalar üzerinde de çalışıyoruz. Uluslararası barış konferansı için zemin oluşturma çabalarımız sürüyor. Şimdiye kadar 10 uçak dolusu insani yardım malzemesini bölgeye sevk ettik. Sahada şartlar elverdikçe yenilerini göndermeye devam edeceğiz. Türk dünyası olarak birlik ve beraberlik içinde hareket etmemiz önce ateşkese sonrasında da kalıcı barışa giden yolu kolaylaştıracaktır.

"Barışın tesisi için gayretlerimizi sürdüreceğiz"

Türk Devletleri Teşkilatı olarak sergileyeceğimiz duruş da diğer kuruluşlara örnek teşkil edecektir. Rusya-Ukrayna savaşının enerji, gıda, ulaştırma gibi alanlardaki yansımaları tüm dünyayı olumsuz etkiliyor. Adil barışın tesisi yönündeki gayretlerimizi sürdüreceğiz. Afganistan'da sürdürülebilir barışın ve istikrarın tesisi Orta Asya'nın ötesinde tüm kıtada kalıcı güvenlik ve refaha hizmet edecektir. Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri olarak Afganistan'daki mevcut yönetime eşgüdüm içerisinde vereceğimiz mesajlar bu bakımdan önemlidir.

"Yatırım fonunun bir an evvel başlamasını istiyoruz"

Ankara'daki olağanüstü zirvede kuruluş anlaşmasını imzaladığımız İstanbul merkezli Türk Yatırım Fonu'nun faaliyetlerine bir an evvel başlamasını istiyoruz. Bununla ilgili anlaşma da önceki gün parlamentomuzda kabul edildi. Mega enerji ve ulaşım alt yapısı projeleri Türk Devletleri arasında her zaman temel ve önemli bir iş birliği alanı oldu. Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı ve Trans Anadolu boru hattı bunun somut örnekleridir. Hazar doğalgazının Türkiye'ye ve Avrupa'ya taşınması hem Türk devletlerinin refahına hem de Avrupa'nın enerji güvenliğine katkı yapacaktır.

"Yol haritamızı belirlemiş olacağız"

Ülkelerimiz arasındaki ulaştırma ağlarını geliştirme hedefine de özellikle eğilmeliyiz. Bu anlayışla Hazar geçişli doğu-batı-orta koridorunun etkinleştirme gayretlerimizi sürdürüyoruz. Ulaşım ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, ulaşım ağlarının zenginleştirilmesi, sınır geçişlerinin ve vize işlemlerinin kolaylaştırılması noktasında iş birliğimizi güçlendirmeliyiz. Semerkant zirvemizde imzalanan Uluslararası Kombine Yük Taşımacılığı Anlaşması ve ulaştırma bağlantısallık programı önemli katkılar sağlıyor. Bugün de 2023-2027 yıllarına ait ulaştırma ortak eylem planını imzalayarak yeni dönem yol haritamızı belirlemiş olacağız.Tüm bu alanların yanında ortak dil, kültür ve tarihe dayalı beşeri ilişkilerimizi geliştirmek amacıyla yüksek öğretim alanındaki iş birliğimizi kuvvetlendirmeye yönelik çabalarımız da sürüyor. Özellikle birlik ve beraberliğimizin güçlenmesi için dil birliğinin önemi aşikardır. Bunun ilk adımı alfabe birliğinin sağlanmasıdır. Bu konuda başkanların desteği çok çok önemlidir. Yüksek öğretim kurulumuzun sekreteryamıza ilettiği önerilerin siz kıymetli kardeşlerim tarafından en iyi şekilde değerlendirileceğine inanıyorum.

"Kıbrıs türklerinin yalnız olmadıklarını herkese gösterdik"

Aile meclisimiz geçtiğimiz yılki Semerkant Zirvesi'nde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne oy birliği ile gözlemci üye statüsü vererek tarihi bir karara imza atmıştı. Sizlere bu kararın alınmasında sağladığınız destek vesilesiyle bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu kararla Türk dünyası tecrit edildikleri halde öz vatanından vazgeçmeyen Kıbrıs Türkleri'nin yalnız olmadıklarını herkese göstermişti. Büyük Türk ailesinin ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türkleri ile dayanışma içinde hareket etmek hepimizin yükümlülüğüdür.

Müteakip zirvemizde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni karar verdiğimiz şekilde gözlemci üye statüsü ile aramızda göreceğimize inanıyorum. Bu konuda sizlerin dirayetli liderliğine güveniyorum. Bu vesileyle gözlemci üyemiz Türkmenistan'ı da aile meclisimizde tam üye olarak görmek istediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum.Birliğimiz gücümüzdür şiarıyla Türk dünyasını her alanda kuvvetli kılmayı, farklı meydan okumalar karşısında daha dirençli ve dayanıklı hale getirmeyi hedefliyoruz.

Liderler olarak birlik ve beraberlik içinde güçlü bir Türk dünyası tasavvuru ile Türk dünyası bayrağını taşıyan gönüllere yol göstermeliyiz. Bu sene 100. Yılını kutlayan Türkiye Cumhuriyeti olarak tüm Türk dünyasının barışı, refahı ve güvenliği yönünde adımlar atmayı sürdüreceğiz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu teşkilatımıza da teşmil ederek önümüzdeki dönemi inşallah Türk devri yapmak için omuz omuza çalışacağız."

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *