Feridun Ahmet Paşa

Feridun Paşa ‘’Serdefteri defterdarân olan Çivizade Abdullah Çelebi’nin’’ dairesinde yetişmiş ve onun yanında feyz almıştır.

Abdullah Çelebi, Şeyhülislâm Çivizade Mehmed Efendi’nin kardeşi olup eşsiz bir maliyeci idi.

Doğruluğuyla maruftur.

Beş sene başdefterdar olduktan sonra 1552 tarihinde vefat etti. Feridun Paşa, Abdullah Çelebi’nin iltiması ile Sokollu Mehmed Paşa’nın dairesine girmiş ve onun sır kâtibi olmuştur. Burada iken akranlarından çok üstün olduğu görülmüştür.

Çünkü Feridun Paşa iyi bir eğitim görmüş, son derece zeki bir zat idi. Sokollu Mehmed Paşa Kanunî Sultan Süleyman’ın yanında Zigetvar seferine iştirak etti.

12 Haziran 1570 tarihinde reisülküttab oldu. Bu görevde 3,5 seneden fazla bulunduktan sonra 27 Aralık 1573’de Koca Sinan Bıyıklı Mehmed Paşa’nın yerine nişancı oldu. Bu onun ilk nişancılık görevine atanması idi.

Şubat 1581 ikinci defa, Hamza Paşa yerine nişancı oldu. Artık Sokollu Mehmed Paşa’nın “görür gözü, tutar eli olmuştu.” 16 Mart 1583 Çarşamba günü zevcesinin sarayında ağzından kan boşalması sonucunda vefat etti.

Kabri, Beybaba Sokağı üzerindeki özel türbesindedir. Mermer kemerli kapısı üzerinde üç sıra hâlinde hazırlanmış şu kitabe vardır:

‘’Geçdi cihandan darı bakaya Feridun Paşa ruhı revanı Namı Siyavuş mütevellisi Bevvabı sultan yazdıran anı Dokuzyüz doksan birinde târih Cennetde kılsın in’amı mekanı Rakam yazılı değildir. Kitabenin ortasında ‘’Ruhiçün Fatiha’’ yazılıdır.

Vefatına Şair Emani şu tarihi düşürmüştür:

Feridü’lasr idin ey faikü’ddehr Zemanında anılmazdı Feridun Cihanı kıldı nâm ü nişânun Çerağınla doludur rub’ı meskun Emanî didi tarihi vefatın Nişanın kaldı dünyada Feridun Sene 991. Feridun Paşa’nın lahdi mermerden olup, dört köşe ince şahidesinin üzerinde dolama bir kavuk yerleştirilmiştir.

Lahdin yan kapakları iri rozetlidir. Hiçbir yerinde yazı ve tarih yoktur. Yanında bir kabir daha vardır ki yalnız pehlesi kalmıştır. Türbe kapısının sol tarafında, kendisine tabi olanlara mahsus mezarlık kapısının dışında nakşedilmiş ‘’Amentü billahi ve melaiketühü’’ yazısı ve iç tarafında bir Farisî beyit talik hatla yazılıdır ki ikisi dahi

, Şeyh Hamdullah Efendi’nin torunu Mehmed Dede’nin talebesi olup, 1023’de vefat eden ve merhum şeyhin civarına defnedilen Hasan Üsküdarî’nindir. Ne yazık ki bu kapı ve hazire 1945’de kaldırılmıştır. Bu tarihe kadar türbe son derece bakımsız idi.