Odatv’de yer alan habere göre eski banka müdürü Seçil Erzan’ın, futbol dünyasından birçok ismi dolandırdığı iddiasıyla başlayan yargılamada adı en çok geçen isimlerden biri olan Galatasaray ve A Milli Takım eski teknik direktörü Fatih Terim’in soruşturma kapsamında “müşteki” sıfatıyla verdiği ifadenin ayrıntılarına ulaşıldı.

Terim buna göre ifadesinde şunları söyledi:

Taraftar sahaya inip futbolcuya silah çekti Taraftar sahaya inip futbolcuya silah çekti

"Ben uzun yıllardır teknik direktörlük yaptım. Halihazırda son bir yıldır dinleniyorum. Seçil Erzan isimli Denizbank Şube Müdürü olarak tanıdığım şahısla ise yaklaşık 5-6 yıldır tanışmaktayım. Bununla birlikte yine hatırladığım kadarıyla 11 yıldır Denizbank müşterisiyim. Herkesin de bildiği gibi işlerimin yoğunluğu sebebiyle finansal işlerime şahsen vakit ayıramamaktayım. Yani benim bütün bankacılık işlemlerim birlikte çalıştığım bankada çalışanlar yönetmekteydi. Hayatımda hiçbir zaman Denizbank’ın hem Florya’daki hem de Levent’teki şubesine gitmedim. Paraya ihtiyacım olduğu zaman ise yakınlarımdan aile dostlarımdan isterim. Onlar gidip gerektiğinde bankadan parayı çekip bana getirirler. Bazen de yanımdaki çalışanlarım ihtiyacım olan parayı bankadan alıp bana getirip verirler.

Bir takım belgelere imza atmam gerektiğinde ise zaman zaman Seçil Erzan yanıma gelip Florya’daki tesislerde imzamı alırdı. Hatta evime de geldiğinde belgelere imza atmışlığım olmuştu. Somut dosya kapsamında bahsedilen fon ile yakından uzaktan ilgim yoktur.

Şöyle ki bu fon için kimse benden bu zamana kadar herhangi bir para istemedi.

Bu fon ile alakalı Seçil Erzan'a hiç para vermedim. Fakat ben zaman zaman çalıştığım bankacılara durumumun ne olduğunu sorarım. Onlar da bana kendi bilgisayarlarından parasal durumuma ilişkin Excel tablosu olacak şekilde bir görsel fotoğraf çekip mesaj yoluyla bana yollarla. 6 Nisan'da ben yine hesabımda ne olup bittiğini öğrenmek için Denizbank'ta çalışan Rüya Hanım ile mesaj üzerinden yazıştım. O da bana bilgileri atacağına ilişkin mesaj gönderdi. Gönderdiği Excel tablosunda 3 kalem gözükmekteydi.

Birincisinde 219.300 USD, 47.400 TL (TL mevcuad) ve saklama o/n 3.000.000 USD şeklinde bilgiler yer alıyordu.

Sonrasında Seçil Erzan’ın olayını duyunca ben bankaya sinirlendim ve bankadaki tüm paramın eşim Fulya Terim’in Garanti Bankası’ndaki hesabına aktarılmasını istedim. Bana mesaj yoluyla gönderilen ve biraz önce yukarıda bahsettiğim kalemlerden 219.3000 USD ve 47.400 TL (TL Mevcuadat) paranın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim. Fakat 3.00.00 USD halen gönderilmedi. Ben bu durumdan rahatsız olup şüphelendim ve bankadaki son 11 yıla ilişkin tüm hesap hareketlerimi çektiğim kredilerimi vb. tüm parasal işlerimi içerir belgelerin dökümlerini istedim.

Fakat bu zamana kadar banka sadece vadesiz hesaplar ile ilgili birkaç doküman verdi. Bunun dışında talep ettiğim hesap dökümleri ve ayırtıları verilmedi. Öncelikle 3.00.00 USD halen bana vermedikleri için Denizbank’ta çalışan Rüya Hanım’dan şikayetçiyim.

Denizbank’ta çalışan Rüya Hanım’la yukarıda bahsettiğim konuya ilişkin mesaj görsellerinin fotokopisini dosyaya sunacağım. Ayrıca ben bunun gibi çok fazla aleyhime bankacılık işlemi yapıldığını fakat iyi niyetimin suistimal edildiğini düşünüyorum. Uzun zamandır çalıştığım banka ile aramızda bu zamana kadar hep güven ilişkisi vardı. Ne kadar zarara uğratıldığımdan dahi haberdar değilim. Banka bu zamana kadar gerçekleştirdiğim işlemlerin hesap dökümünü bana verdiğinde kendi muhasebe ekibimle ayrıntılı bir inceleme yapıp buna ilişkin bütün detayları ayrıca dosyaya sunacağım. Fakat hali hazırda bu zamana kadar özellikle bankacılık işlemlerimi yürüten Seçil Erzan ve Rüya Hanım ve başkaca tespit edilecek benim bankacılık işlemlerimde usulsüzlük yapan Denizbank çalışanlarından şikayetçiyim."

FATİH ALTAYLI'DAN FLAŞ İDDİALAR

Gazeteci Fatih Altaylı da fon dolandırıcılığı ile ilgili açıklama yaptı.

Altaylı şunları söyledi:

"20 milyon Dolar Arda'nın futbol hayatı boyunca kazandığı paranın tamamı değilse bile önemli bir bölümüdür. Diyorlar ki; Emre ve Arda kredi alıp bu işe verdi. Okudum bu davayı. Hiçbir şey anlamadım. O kadar karışık ki dün söylediğim doğru, bu iş uzun yıllara kadar sürer bu dava. Bir sonuç çıkar mı çıkmaz mı çok emin olamıyorum.

Çünkü bir sürü tutarsızlık var. Rezan Epözdemir'i davet ettim sırf bu davayla ilgili anlatsın diye. Diyenler olacak bu tek yanlı olacak diye. Doğru, en azından Rezan Epözdemir anlattıktan sonra karşı tarafında yani Seçil Erzan tarafında bir söz hakkı olacaktır. Onların da avukatları istiyorsa kapımız onlara da açık olacaktır ama ben konuyu anlamaya çalışıyorum.

Benim anladığım şu: Bu fon bence bankaya falan ait değil. Seçil Erzan futbolcuları kandırmak için bankanın adını kullanmış olabilir, futbolcular Fatih Terim de bu işin içinde olduğu için bu işe inanmış olabilirler. Bunun bankaya ait olduğunu...

Başka futbolcuları konuşmaya başladık biz. Okuduğum davanın dosyasında gördüğüm kadarıyla darplar var, futbolcuların bazılarının alacağı kalmamış olan Semih Kaya gibi bazı futbolcular Seçil Erzan'ı dövmüşler, çok karmakarışık bir işler var.

Bu futbolcular para yatırdılar da, kaç para aldılar geriye? Ondan hiç bahseden yok. Mesela Semih Kaya'nın verdiğinden fazlasını aldığını biliyoruz. Hatta Seçil Erzan'ı tartaklayıp dövdüğünü de biliyoruz. Duyduğumuz kadarıyla...

Ayhan Akman meselesi de var. O da verdiği paradan fazlasını almış. Seçil Erzan'ın silahla ofisini basıp parasını alıyor."