Hicret yok, savaşmak var...

İbn Abbas'dan; demiştir ki; 

Rasululllah (s.a.v.) Mekke'nin fethi günü şöyle buyurdu;

"Artık hicret yoktur. 

Fakat cihad ve niyet vardır. 

Devlet idarecileri tarafından toptan cihada çağırıldığınızda cihada çıkınız." (Muttefakun aleyh)

İbnu'l-A'rabi şunları söylüyor: 

"Hicret, küfür diyarından İslam memleketine göç etmektir. 

Rasulullah (s.a.v.) zamanında hicret farz idi. 

Hicretin farziyyeti, hayatı tehlikede olanlar için ondan sonra da devam etmiştir. 

Esasen durdurulan hicret, Peygamber (s.a.v.) nerede olursa olsun, onun yanma gitmek için yapılan hicrettir."

Cihad sebebi ile hicret bakidir. 

Küfür diyarından kurtulmak, okumak için gurbete çıkmak, fitneden kaçmak gibi halisane bir niyyetle yapılan hicret de öyledir. 

Bunların hepsinde niyyet mu'teberdir.

İmam Nevevi diyor ki; 

"Mana; hicretin sona ermesi ile inkıta'a uğrayan hayrı, cihad ve iyi niyetle elde etmek mümkündür; demektir."

İslam devletlerinin zayıflaması veya müslümanların gayr-i müslim devletlerin idaresine geçmeleri neticesinde hicret olayı hicretten sonra da günümüze kadar devam edegelmiştir. 

Gayr-i müslim idaresinde kalan müslüman halk çeşitli zulüm ve işkencelerle zorla hristiyanlaştırılmaya 

veya dinsizleştirilmeye maruz kaldıkça, bunlar zaman zaman İslami ülkelere hicret etmek için çare aramışlardır. 

Endülüs ve Sicilya ile Dobruca, Macaristan, Kuzey Sırbistan ve Kuzey Bosna Miladi 9-12. asırlarda bunun en bariz misalleri olmuşlardır.

Mekke'nin fethinden sonra müslümanlardan 

Medine ye hicret etme mukellefiyeti kaldırılmıştır.

Cihad kıyamete kadar devam edecektir.

Cihad etmek, ilim tahsil etmek, fitneden kurtulmak gibi iyi niyetlerle memleketini terkeden bir kimse de hicret sevabına nail olur.

Mekke kıyamete kadar İslam ülkesi olarak kalacaktır.

Allah yolunda yürüyerek, manevi alemlerde terakki etmek isteyen bir kimseden, önce nefsinin bütün alışkanlıklarım terketmesi, manevi futuhat gerçekleşinceye kadar buna devam etmesi istenir. Eğer fetih muyesser olmazsa o zaman Allah rızasını kazanmak niyetiyle nefsine ve şeytana karşı cihad etmesi emredilir. (Ebu Davud)

 

Hicret nereden nereye yapılmalıdır:

İbn Abbas'dan rivayete göre, şöyle demiştir: Rasulullah (s.a.v.), Mekke fethedildiği gün şöyle buyurmuştur;

''Mekke'nin fethedilmesinden sonra Mekke'de İslam ülkesi haline geldiğinden oradan başka yerlere hicret etmek yoktur. 

Fakat yeryüzünün her tarafını İslamlaştırmak için cihad ve bu niyet üzere bulunmak vardır. 

Cihad için sefere çağrıldığınızda hemen seferber olun.''(Nesai)

Ya'la'dan rivayete göre, şöyle demiştir: 

Mekke fethi günü babamı Rasulullah (s.a.v)'e getirerek, ''Ey Allah'ın Rasulu, babamın hicreti hususunda biatını kabul et'' dedim.

Rasulullah (s.a.v)'de; ''Hicret bitmiştir fakat cihad etmesi hususunda biatını kabul ediyorum'', buyurdu. (Nesai)

Safvan b. Umeyye'den rivayete göre, şöyle demiştir; ''Ey Allah'ın Rasulu! Cennet'e hicret edenlerden başkası giremeyecek diyorlar ne dersin?'' dedim.

Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: 

''Mekke'nin fethedilmesinden sonra Medine'ye hicret yoktur. 

Fakat cihad ve iyi niyet vardır, savaşa çağırıldığınızda hemen koşun." (Nesai)

İbn Abbas'tan rivayete göre, şöyle demiştir: Rasulullah (s.a.v), Mekke fethi günü şöyle buyurdu:

''Mekke'den Medine'ye hicret yoktur bitmiştir. 

Fakat cihad ve iyi niyet vardır, savaşa çağırıldığınızda hemen koşun.''(Ebu Davud)

Nuaym b. Decace'den rivayete göre, şöyle demiştir: Ömer b. Hattab'tan işittim şöyle diyordu;

''Rasulullah (s.a.v)'in vefatından sonra hicret yoktur.''(Nesai)

Abdullah b. Vakdan es Saidi'den rivayete göre, şöyle demiştir; Bir heyetle Rasulullah (s.a.v)'in huzuruna gelmiştik. 

Her birimiz ihtiyaçlarını söylüyordu. 

Rasulullah (s.a.v)'in huzuruna en son ben çıktım ve dedim ki;

''Ey Allah'ın Rasulu! Geride bıraktığım kimseler hicret kesildi bitti diyorlar ne dersin?''

Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: 

''Kafirlerle savaş devam ettikçe hicret kesilmez'' (Musned)

Abdullah b. Sa'di'den rivayete göre, şöyle demiştir: 

Bir heyetle Rasulullah (s.a.v)'in yanına gelmiştik. Arkadaşlarım Rasulullah (s.a.v)'in yanına giriyor ve ihtiyaçlarını söylüyorlardı. 

Son giren ben olmuştum.

Rasulullah (s.a.v) bana; ''Senin ihtiyacın nedir?'' buyurdu.

Ben de; ''Ey Allah'ın Rasulu hicret ne zaman sona erecektir?'' dedim.

Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: ''Kafirlerle savaş devam ettiği sürece hicret bitmez.'' (Musned)