Benim bilgisayarlarımın tamir bakım üstadı, Rumelinin yiğit evladı Recep Kuru aradı; “Bir maruzatım var ağabey. Bana yol göster” Buyur Recep Ağam... Recep’in maruzatı, para piyasalarına, hisse senedi piyasalarına, dolayısıyla borsaya ilk adım atmakla ilgili. Borsadan para kazanmayı kafasına koymuş. Borsa ile ilgilenen dostlarının muhabbetlerinden etkilenmiş. Avcı misali, atıp tutuyorlar, tamamının sohbeti kazanmak üzerine. Şu hisseden şu kadar kazandım. Bu hisseden paramı ikiye üçe katladım. Ama maalesef bu muhabbetlerde kaybettiklerinin esamesi geçmiyor. Recep kardeşimiz de bu sohbetlerden etkilenerek, para kazanmayı kafasına koymuş. Babadan kalan evi sattığından elinde güzel de bir para var. Ama maruzatı da var tabii. Borsadan nasıl para kazanacak? Hangi hisse senedini alacak? Kaybetme riski ne kadar?
Ne yapayım Abi?
Recep’in maruzatı tüm küçük yatırımcılarınki ile aynı; para kazanma ve de kaybetmenin arasında ki ince çizgi. Anlatıyor; “Terörist operasyonu başladığında borsa çok düşmüştü. Dolayısıyla hisse senetleri de ucuzlamıştı. Senet almaya kalktım. Bu işten anlayan arkadaşlarım uyardı, “Alma” dediler. Bu çatışmaların nereye evrileceği belli değil. Ateşkes sağlandı. Borsa uçtu yüzde beşe yakın bir yükseliş yaşadı. Almaya kalktım, bu defa aynı dostlar “alma” dediler. Borsa çok yükseldi. Senedin son sahibi olursun. Özetle bu işin ortası neresi? Onu çözemedim. Lütfen bana yardımcı ol”.
Borsa bilmeyen için tehlikeli
Biz Türklerin klasik bir yapısı vardır. Kısa sürede para kazanmayı severiz. Öyle armut piş ağzıma düş türünden. Ama borsa da kazın ayağı öyle değil. Borsada para kazanmanın birincil kuralı, öncelikle biraz borsa para piyasaları ve de siyasi politik havayı okumayı bilmen gerek. Borsa ne zaman düşer? Ne zaman yükselir bunu bilmen öngörmen gerek. Herkes alırken senin satman, herkes satarken senin alman gerektiğini beyninin bir köşesine yazman gerek. Hisse senedi seçimi de çok önemli. Senet primli mi? Defter değerinin altında mı? Üstünde mi? İşlem görüyor! Uzun dönemde para kazandırma ihtimali var mı? Yok mu? Bunları az çok bilmen gerek. Bilemezsen bir uzmanından, para piyasalarını bilen tanıyan birilerinden yardım alman gerek. Borsaya bodoslama atlar, ederini bilmediğin hisse senedini alırsan, sırat köprüsü misali usturadan keskin köprünün üzerinde, canın yanarak dans etmesini öğrenirsin.
Yabancılar ne yapıyor?
Bizim küçük yatırımcıların aksine yabancı yatırımcıların tarzı farklı. Alacakları hisse senedini önce bir masaya yatırıyorlar. Karlılığına alt yapısının durumuna bakıyorlar, inceliyorlar, kendilerine bir hedef koyuyorlar, sonra da bu senedi alıyorlar. Aldıkları senedi buğun al yarın sat, büyük para kazan türünde düşünerek almıyorlar. Uzun dönemli alıyorlar. Gerekirse senette bir iki yıl bekliyorlar. Ve bire bir bire iki para kazanmadan da senedi satmıyorlar. Bunun adına borsada yatırım deniyor. Al satçıların yaptığı ise kapkaçcılık türünden değil. Adına da bu yüzden borsa kumarı deniyor. Bu arada borsada manipülatör vurguncu denen tipler var. Onlar paranın gücü ile bir senedi alıyorlar. Yükseltiyorlar medya destekçisi dostları ile allayıp pulluyorlar. Sonra da gariban küçük yatırımcının eline bire bir fiyatlanmış olarak veriyorlar. Bunları Recep kardeşime anlattım. Senet aldı mı? Sattı mı? Bilmiyorum! Ama konuşmamın sonunda ki cevabı netti; “Borsa zor işmiş abi. Maruzatımın cevabını aldım. Eğer senet alırsam sana sormadan almayacağım”. Recep haklı da... Senet tavsiye edersin, kaybeder dostundan olursun. Tavsiye etmezsin bu defa küser. Ve tavsiye edersin kazanır aramaz bile. Öylesine ince bir çizgi işte.