Bölge sakinleri ve askeri uzmanlar, Nasrallah'ın İsrail'e yönelik saldırıları arttırma yönünde açıklama yapması halinde bunun bölgesel gerilimi tamamen raydan çıkarabileceğinden endişe ettiklerini belirtiyor. İran destekli Hizbullah ve İsrail arasındaki çatışmalar son haftalarda sınır hattı boyunca tırmanışa geçti. Ancak iki taraf, geniş çaplı ve topyekun bir savaşa girmiş değil.Örgüt, çatışmalarda şu ana kadar 47 savaşçısını kaybettiğini bildirirken İsrail tarafı da altı askerinin öldürüldüğünü açıkladı. Çatışmalar sırasında en az altı sivil hayatını kaybetti.
Kimileri, Nasrallah'ın cuma günkü konuşmasıyla Lübnan'ın güneyindeki destekçilerini daha yoğun bir çatışmaya hazırlıyor olabileceği görüşündeyken birçoğu ise geçmişte olduğu gibi muhtemel savaşın hayatlarını altüst edebileceğinden endişe ediyor.
Ülkenin güneyi, tarihsel olarak (1985-2000 yılları arasındaki 15 yıl süren işgal süreci) İsrail saldırılarında Lübnan'ın diğer bölgelerine nazaran çok daha fazla zarar gördü.
Örgütle ilgili konuşmaktan çekindiği için soyadını vermeyen ve Lübnan'ın güneyinde yaşayan Muhammed, "Nasrallah'ın destekçileri arasında bile İsrail ile şimdi ve geçmişte de sadece güneyin savaştığını düşünen insanlar var." dedi.
Muhammed, halihazırda (toplum olarak) savaşa hazır olmadıklarını belirtti. Artan ateşkes çağrılarına rağmen İsrail, "Hamas'ı ortadan kaldırana kadar" Gazze'ye saldırmaktan vazgeçmeyeceğini aktarıyor.
Bazı analistler ise, Nasrallah'ın İsrail'i amacını yeniden gözden geçirmesi konusunda uyarabileceğini belirtiyor. Düşünce kuruluşu Carniege Orta Doğu masasından Lübnan uzmanı Mohannad Hac Ali, "Hizbullah'ın bu savaşı varoluşsal bir çatışma olarak gördüğüne inanıyorum.Eğer İsrail, Gazze Şeridi'nde Hamas'ı yok etme hedefine ulaşırsa, o zaman dönüp 'Hizbullah tehdidi' diye gördüğü o şeyle uğraşmaya başlayacağını düşünüyorlar" dedi.
Suriye'deki iç savaş sırasında Beşşar Esad'ın yanında yer alan ve Sünni Arap dünyanın sert tepkisini üzerine çeken Nasrallah'ın bir daha eski popülaritesine ulaşması zor görülüyor.
Esad da, İran'dan gelen silahların Suriye üzerinden Hizbullah'a ulaşmasına imkan tanıdı. Kimilerine göre Nasrallah şimdi Gazze'deki savaşı, Suriye'de bozulan imajını düzeltmek için bir 'fırsat' olarak görüyor olabilir.
Al Jazeera'ye konuşan Hac Ali, 'Sahne Nasrallah'ın' değerlendirmesinde bulunarak;"Milyonlarca Arap, dünyanın dört bir yanında Nasrallah'ın konuşmasını izleyecek. Bölgede öfke ve çaresizliklerini dile getirebilen tek liderin, Gazze'de bir sürgün tehdidiyle karşı karşıya olan Filistinlileri desteklemek için harekete geçeceğini dile getirişini dinleyecekler" dedi.
Lübnanlı Sünni savaşçılar da İsrail'i hedef almak için Hizbullah'la işbirliği içerisinde.Yıllardır siyasi ve mali krizin pençesindeki Lübnan'da hükümetin Hizbullah'a karşı fazla bir yaptırım gücü bulunmuyor.
Lübnanlıların endişelerine rağmen, ülkede mukim Filistinli mülteciler, Hizbullah'ın İsrail'e karşı saldırılarını yoğunlaştırmasını istediklerini ve Nasrallah'ın konuşması sırasında buna izin verebileceğini belirtiyor.
Hizbullah, 2006 yılındaki Gazze merkezli silahlı gruplarla İsrail'in çatışmasına dahil olmuş ve ardından durum, çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği 33 gün süren İsrail-Hizbullah savaşı halini almıştı. Peki beklenti, uyarı, tehdit, endişe ve korkuların gölgesinde Hizbullah lideri Nasrallah, İsrail'e karşı bir cephe açacak mı? Kimilerine göre bu, Hasan Nasrallah'ın İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'den alacağı işarete ve 'izne' bağlı.