DÜNYA

İsrail Başbakanlık Ofisi'nde şantaj skandalı!

Netanyahu’nun özel kalem müdürü Braverman, şantaj iddiaları ve tutanak değişikliği girişimiyle gündemde.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun özel kalem müdürü Tzachi Braverman, Başbakanlık Ofisi'nde üst düzey askeri bir yetkiliye "hassas görüntüleri" kullanarak şantaj yapıp kritik toplantı tutanaklarına erişim sağlamaya çalışmakla suçlanıyor.

7 Ekim'deki Gazze saldırılarının ardından Netanyahu ile eski askeri sekreteri Tümgeneral Avi Gil arasında yapılan görüşmelerin tutanaklarına ulaşmak için baskı uyguladığı öne sürülen Braverman, iddiaları kesin bir dille reddetti. İsrail gazetesi Haaretz, Braverman'ın, toplantı tutanaklarında değişiklik yapma amacı güttüğünü belirterek, bu erişim girişimi için güvenlik kamerası görüntülerini şantaj unsuru olarak kullandığını iddia etti.

KAN'ın haberine göre, İsrail Genelkurmay Başkanlığı, Başbakanlık Ofisi'nin askeri bir yetkiliye ait özel görüntüleri kullanarak şantaj yaptığı iddialarına ilişkin iki ay önce şikayette bulunmuştu. Yetkilinin bu şantajla ilgili başvurusunun ardından, Netanyahu'nun yakın çevresindeki gerginliğin arttığı belirtiliyor. İsrail polisi ise henüz şüphelileri sorgulamasa da iddialara ilişkin geniş kapsamlı bir soruşturma yürütüyor.

Suçlamaları reddeden Braverman, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirttiği açıklamasında, "Bu asılsız suçlamalar, bir savaş sürecindeyken hem bana hem de Başbakanlık Ofisi’ne zarar vermeyi amaçlamaktadır" ifadesini kullandı. Braverman, ayrıca KAN’ın haberini kaldırmaması durumunda yasal işlem başlatacağını duyurdu ve 26.700 dolar tazminat talebinde bulundu.

Yedioth Ahronoth gazetesi, Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e dair bazı oturumların tutanaklarında değişiklik yapıldığı iddiasına ilişkin de başka bir soruşturmanın sürdüğünü bildirdi. Belgelerin, İsrail ordusuna ait stratejik bilgilerin manipüle edilerek Alman Bild ve İngiliz The Jewish Chronicle gazetelerine sızdırıldığı ortaya çıktı.

İsrail güvenlik teşkilatında büyük rahatsızlık yaratan bu olayın, Netanyahu ve ekibindeki diğer askeri yetkililer arasındaki gerginliği daha da artıracağı belirtiliyor. Bu durum, İsrail’de siyasi ve askeri çevrelerde ciddi bir güven krizi yaşandığına işaret ediyor.