İzmir’in Karşıyaka ilçesinde yaşayan Şenol Çelik, çocukluk yıllarından bu yana sürdürdüğü sıra dışı bir tutkuyla Türkiye’nin dört bir yanında kelebeklerin izini sürdü. Bugün, 3 bini aşkın yerli ve yabancı kelebek türünden oluşan bir koleksiyonun sahibi olan Çelik, nadir türleri ve kelebeklerin büyüleyici hikayelerini sergilediği atölyesinde meraklılarıyla buluşturuyor.

Tercihim Türkçe Projesi: Romanya’da Türkçe Öğrenimine Büyük İlgi Tercihim Türkçe Projesi: Romanya’da Türkçe Öğrenimine Büyük İlgi

Şenol Çelik’in kelebeklere olan ilgisi, 9 yaşında izlediği bir çizgi filmle başladı. Çizgi filmde bir tırtılın koza evresinden kelebeğe dönüşümünü izlemek, onun doğanın bu eşsiz döngüsüne hayranlık duymasına neden oldu. Çocukluk yıllarında çevresindeki kelebekleri toplamaya başlayan Çelik, bu merakını zamanla daha profesyonel bir seviyeye taşıdı. Bugün, Türkiye’nin 81 ilinden 78’ini ziyaret ederek kelebeklerin doğal yaşam alanlarında araştırmalar yaptı.

Çelik, kelebeklerin doğal yapıları nedeniyle çürüme ve bozulma riskinin yüksek olduğunu belirtiyor. Koleksiyonundaki türleri özel bir teknikle kurutup naftalin gibi koruyucu malzemelerle muhafaza ederek uzun yıllar dayanabilmelerini sağlıyor. Dünyanın önde gelen müzelerinde 200 yıllık kelebek örneklerinin sergilendiğine dikkat çeken Çelik, benzer yöntemlerle kendi koleksiyonundaki nadir türleri de koruyor.

Koleksiyonunda yer alan en dikkat çekici türler arasında dünyada nadir bulunan papilio ulysses, attacus atlas ve ornithoptera gibi kelebekler bulunuyor. Çelik, yalnızca estetik değil, aynı zamanda hikayesi olan kelebekleri toplamaya özen gösterdiğini vurguluyor. Örneğin, danaus plexippus türü kelebeğin 8 aylık yaşam süresi ve 3 bin kilometrelik göç hikayesi, doğanın ne denli etkileyici bir dengeye sahip olduğunu gösteriyor.

Koleksiyonculuğun paylaşım odaklı bir hobi olması gerektiğine inanan Çelik, kelebek koleksiyonunu daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyor. Özellikle çocukların doğaya olan ilgisini artırmak amacıyla bu koleksiyonu bağışlamayı düşündüğünü ifade ediyor. Çelik’in koleksiyonu, yalnızca kelebeklerle sınırlı değil; aynı zamanda kelebek pulları, kitaplar ve biyolojik yayınları da kapsıyor.

Çelik’in koleksiyonundaki yabancı türlerin bir kısmı, dünyadaki kelebek çiftliklerinden temin edilmiş. Özellikle Japonya, Amerika ve Avrupa ülkelerinde düzenlenen kelebek fuarları, bu hobinin uluslararası bir boyut kazandığını gösteriyor. Çelik, bu fuarlardan temin ettiği türlerle koleksiyonunu zenginleştirdiğini belirtiyor.

Kelebeklerin yaşam döngüsüne dair bilgiler de veren Çelik, bir kelebeğin ortalama 2-3 hafta yaşadığını, ancak yumurtadan yetişkin bir kelebek haline gelene kadar geçen sürecin yaklaşık 5 ay sürdüğünü ifade ediyor. Bazı türlerin kamuflaj yeteneklerine dikkat çeken Çelik, kelebeklerin avcılardan korunmak için farklı hayvanları taklit edebildiğini söylüyor.

Şenol Çelik’in bu eşsiz koleksiyonu, doğanın güzelliklerini yakından tanıma ve koruma konusunda önemli bir ilham kaynağı. Koleksiyon, yalnızca kelebeklerin zarafetini sergilemekle kalmıyor, aynı zamanda doğanın korunması ve çocukların çevre bilinci kazanması için de büyük bir fırsat sunuyor.

Kaynak: iha