15 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

İslamda cinler alemi...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Cinlerin tek ferdine "cinni" denir. 

Gul ve ifrit, cinlerin değişik türleridir.

Cinler, insanlar gibi yeryüzünde bulunurlar. 

Mü'minleri ve kafirleri vardır. 

Meleklerin ve cinlerin varlığı, Kur'an ve sünnetle sabit olduğundan, bunları inkar etmek, İslam akidesini zedeler.

Cinler de insanlar gibi mükellef olup, onlara da peygamberler gönderilmiştir. 

"Ey cin ve insan topluluğu; 

size, içinizden, ayetlerimi anlatan ve şu korkunç haşr gününüzün geleceğini haber verip sizi korkutan peygamberler gelmedi mi?" 

(el-En'am; 6/130)

"Doğrusu biz cinler o hidayet rehberi olan Allah'ın Peygamberini dinlediğimizde hemen O'na inandık. Her kim bu suretle Rabbi'ne iman ederse o,  

ne hakkı eksilmekten, ne de zulme uğramaktan korkmaz. " (el-Cinn; 72/13)

"Şu vakti de hatırla ki, cinlerden bir kısmını Kur'an dinlesinler diye sana sevketmiştik. 

Onlar, Peygamber'in huzurunda Kur'an dinlemeye hazır olunca birbirlerine; 

"Susunuz dinleyiniz" dediler. 

Kur'an okunması bitirilince de döndüler ve inzar etmek üzere kavimlerine gittiler. 

Ey kavmimiz, dediler; Biz bir kitap dinledik. Musa'dan sonra indirilmiş. 

O, kendisinden öncekini tasdik ile hakka ve doğru bir yola hidayet ediyor. 

Ey kavmimiz, Allah'ın davetçisine icabet ve ona iman edin ki, Allah günahlarınızdan bir kısmını mağfiret etsin ve sizi elem verici bir azaptan korusun; 

ve her kim Allah'ın davetçisi Peygamberi ne icabet eylemezse arzda aciz bırakacak değildir. 

Ve ona ondan başka sahip olacak veliler de yoktur. 

Öyleleri açık bir dalâlet içindedirler" 

(el-Ahkaf; 46/29-32)

Hadis ravileri Rasulullah (s.a.v.)'in, cin'i görüp görmediği konusunda farklı görüştedirler. Müslim'de, Abdullah İbn Mes'ud'dan rivayete göre, Peygamber Efendimiz cinni'lerin davetine icabet buyurmuş, onları görmüş ve irşad etmiştir. 

Buhari ve Müslim'in, İbn Abbas'tan rivayetlerine göre ise, Hz. Peygamber ashabıyla "Ukaz" panayırına giderken "Nahle"de sabah namazını kıldırmış,  

bir grup cin gelip Kur'an dinlemiş ve müslüman olmuştur. 

Bu durumu Cenab-ı Hakk, Peygamber Efendimize 

Cin suresinin ilk ayetlerinde haber vermiştir. 

(el-Cin; 72/1-3).

İmam Kurtubi, bu iki rivayeti şu şekilde yorumlar; 

İbn Abbas'ın rivayetine göre; 

Hz. Peygamber o olayda, cinni görmemiş; 

onların Kur'an dinleyip müslüman olduklarını, Cenab-ı Hakk daha sonra haber vermiştir. 

Fakat bu olayla İbn Mes'ud'un rivayet ettiği olay farklıdır. 

İbn Mes'ud, şöyle demiştir; 

"Bir gece Peygamber (s.a.v.) ile beraberdik. 

Derken aramızdan kayboldu. 

Vadilerde, dağlarda aradık bulamadık. 

O geceyi hep endişe içinde geçirdik. 

Nihayet sabah olunca bir baktık ki Hira tarafından geliyor. 

"Ya Rasulallah dedik, sizi kaybettik. 

Aradık bulamadık. 

Bu yüzden bütün gecemiz endişe içinde geçti." Şöyle buyurdu; 

"Bana cinlerden bir davetçi geldi. Onunla beraber gittim. 

Onlara Kur'an okudum" 

(Kurtubi, el-Cami'li-Ahkami'l-Kur'an)

''Cinler gaybı bilemezler.'' (Sebe; 34/14) 

Allah'ın peygamberlerine bildirdiği şeyleri öğrenemezler; "Şüphe yok ki onlar meleklerin sözünü işitmekten kat'i surette azledilmişlerdir." (eş-Şuara; 26/212)

Cinler, insanlardan önce yaratılmışlardır,  

Kur'an-ı Kerim'de çok zehirli bir ateşten yaratıldıkları haber verilir.

"Cannı da, daha önce çok zehirli ateşten yarattık." 

(el-Hicr, 15/27)

Cinlerin erkek ve dişi olanları vardır. 

Evlenirler, çoğalırlar, yerler, içerler. 

İhtiyarı, genci vardır. 

Cinler de Allah'ın emir ve yasaklarına uymak zorundadırlar. 

"Ben cinleri ve insanları ancak ibadet etsinler diye yarattım." (ez-Zariyat, 51/56).

Cinlerin yaratılışları; türlü şekillere girmeye,  

ağır işler görmeye elverişlidir. 

Kur'an'da ifade olunduğuna göre (en-Neml, 27/39), Hz. Süleyman Belkıs'ın tahtını Yemen'den getirmek isteyince, bir cin, daha sen makamından kalkmadan ben sana onu getiririm, benim herhalde buna yetecek gücüm var demiştir. 

Süleyman (a.s.) Kudüs'te, getirilecek taht Yemen'deydi. 

Onu bir saniyede getirmek büyük bir hız ve güce sahip olmak demekti. 

Süleyman peygamber, cinleri ağır ve güç işlerde çalıştırmıştır.

"Süleyman (a.s.)'ın önünde, Rabbı'nın izniyle iş gören bazı cinler de vardı. 

İçlerinden kim bizim emrimizden ayrılıp saparsa ona çılgın azabdan tattırdık. " (Sebe; 34/12).

Şeytan da cinlerdendir. 

Allah, kendisini Hz. Adem (a.s.)'e secde etmekle mükellef tutmuş, şeytan ise, kendisinin ateşten, Adem'in topraktan yaratıldığını ileri sürerek secde etmemiştir. 

Bunun üzerine Allah, onu rahmetinden kovmuş o da kafir olmuştur (el-Bakara, 2/24) 

Şeytanların amiri durumundaki şeytana İblis denir. 

Ehl-i Sünnet inancına göre, şeytan; 

''insanın vücuduna da, aklına da zarar verir.''

Kaynak: Şamil İslam Ansiklopedisi 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *