Eski İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, eşinin kardeşi Hasan Basri Akşener hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede tehdit söylemleri nedeniyle adli kontrol talep edilirken, iddiaları reddeden Hasan Basri Akşener, "Kendisine fiziksel şiddet uygulayacağımın iddia edilmesini son derece saçma buluyorum" dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na geçen temmuz ayında yapılan suç duyurusunda; İzmit'te yaşayan kayınbiraderi Hasan Basri Akşener'in kendisi hakkında yaptığı paylaşımlar ve Meral Akşener ile sık sık görüşen S.K. ile sosyal medya hesabı üzerinden yapılan görüşmeler yer aldı. S.K.'nin, tehdit ve hakaret içerdiği iddia edilen görüşmeleri olayın ciddiyet taşıyabileceği ve bir tehlikenin oluşabileceği kaygısı ile Akşener'in avukatına gönderdiği ifadeleri, suç duyurusunda belirtildi.
Meral Akşener'in avukatı, suç duyurusu metninde Hasan Basri Akşener'in, akrabalık nedeniyle Meral Akşener'in ikametini, ziyaret zamanını bilebilecek durumda olduğunu belirtti. Meral Akşener hakkında son zamanlarda artan ağır eleştiriler, tahkir içeren söylem ve ifadeler nedeniyle potansiyel bir saldırıya maruz kalma ihtimalinin son günlerde güçlendiğini belirten avukatı, Hasan Basri Akşener'in tehdit söylemlerine karşı ivedi bir şekilde tedbir alınması ve adli kontrol tedbirlerine başvurulmasını talep etti.
Suç duyurusu ile ilgili Hasan Basri Akşener, dün emniyette ifadeye çağrıldı.İYİ Parti'nin yönetim tarzı ve politikalarını eleştirdiğini, bu nedenle Meral Akşener'in genel başkan olduğu dönemde aralarının açıldığını belirten Hasan Basri Akşener, ifadesinde, "Akşener, birkaç kez beni arayarak nezaketsiz şeyler söyledi ve aleyhinde yazı yazmamamı, yorum yapmamamı söyledi. Ben de doğru bildiklerimi yazacağımı, kendisini eleştirmeye devam edeceğimi ifade ettim. Bu ve benzer olaylardan sonra yüz yüze bir araya gelmedik" dedi.
Sosyal medya hesabı üzerinden mesajlaştığı S.K. ile İYİ Parti'nin kuruluşunun ilk dönemlerinde tanıştığını, kendisiyle ara ara siyaset, ekonomi gibi konularda sohbet ettiğini belirten Hasan Basri Akşener, ifadesinde, şunları aktardı; "3 Temmuz 2024 tarihinde Facebook üzerinden Meral Akşener ile ilgili sorular sorunca ben de yanıt verdim. Ancak S.K.'nin bu görüşmeleri ileteceğini ya da ulaştıracağını düşünmemiştim. Mesajların iletilmesi yönünde bir talimatım ve beyanım da olmamıştır. Hatta S.K. benimle yazışırken samimiyetine güvenmesini, Akşener ve benim aramdaki konuların aile içi özel konular olduğunu, bu konuşmaları duymayıp okumamış sayacağı gibi ifadelerde bulunmuştur. Ancak daha sonra S.K. ile yaptığım bu görüşmeler, yerel basın organlarına da servis edilerek hakkımda olumsuz haberler de yaptırıldı. Tüm bu sebeplerle S.K.'nin bu özel görüşmeleri üçüncü kişilerle paylaşması nedeniyle suç duyurusunda bulundum. Bu yazışmaları, Meral Hanım'a değil S.K. isimli kişiye göndermiştim."
Hasan Basri Akşener, ifadesinde, "Kullandığım ifadeler nedeniyle hakaret ve tehdit suçlarının oluşması mümkün değildir. Bu yazışmalar, S.K. ile benim aramdaki görüşmeler olduğu için gıyapta hakaret suçunun da oluşması mümkün değildir. Mesajlardaki 'Görürsem vururum' ifadesini 'Görürsem yüzüne vururum' şeklinde ifade etmek istemiştim. Buradaki yüzüne vurma ifadesi ise fiziksel olarak şiddet göstermek anlamına gelmeyip, yanlışlarını ve hatalarını yüzüne vurmak anlamına gelen deyimdir. Akşener'in politikalarını, yaptıklarını, siyasi duruşunu tasvip etmiyorum ancak yaptıkları ya da yapmadıkları nedeniyle kendisine fiziksel şiddet uygulayacağımın iddia edilmesini son derece saçma buluyorum. Sadece abimin eşine değil; herhangi bir kadına karşı şiddette bulunmam mümkün değildir. Hakkımdaki suçlamaları reddediyorum" dedi.
Sosyal medya hesabından da suç duyurusuna tepki gösteren Hasan Basri Akşener, şunları belirtti; "Bugün Meral Akşener'in şikayeti üzerine karakola ifade vermeye gittim. Daha önce hukuk mahkemesi üzerinden bana manevi tazminat davası açmıştı, bunu anlayışla karşıladım, 'Olabilir' dedim. Ancak bu da yetmemiş gibi, şimdi de savcılığa gidip sözde bana suikast planladığım iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuş. Soruyorum, ben PKK'lı mıyım, terörist miyim? Devlet benim kim olduğumu bilmiyor mu? Kayınbiraderiniz olarak beni 12 yaşından beri tanıyorsunuz. O günden bugüne benden ne gibi bir şiddet gördünüz? Bu tarz bir düşüncenin bile aklınızdan geçmesi yanlış. Size son dönemlerde kızmış olabilirim, ama önceleri büyük saygı gösterdim. Ne yazık ki bu saygıyı sizden göremedim."