Türkiye'de yaşayan ya da Türkiye ile ekonomik ilişkileri olan kişilerin kişisel bilgilerini topluyor, takip ediyor ve İsrail istihbarat servisine veriyorlardı.
Raporda, MOSSAD'a çalışan Selçuk Küçükkaya'nın şebekesi aracılığıyla kamu kurumlarından elde ettikleri gizli verileri kullanarak Türkiye'de cinayet, adam kaçırma, tehdit ve şantaj gibi suçları işlemeyi tasarladıkları yer aldı.
Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından İsrail istihbarat servisine çalıştığı belirlenen ve 'Taner Sezgin' kod adını kullanan Selçuk Küçükkaya'nın liderlik ettiği casusluk şebekesine operasyon düzenlenmişti.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, 17 sanığın yargılanmasına devam edildi. MİT tarafından olaya ilişkin hazırlanan rapor, dava dosyasına eklendi.
Raporda, İsrail istihbarat servisi mensuplarının faaliyetlerini gizlemek ve güvenliklerini sağlamak amacıyla paravan şirket kurdukları aktarıldı. Bu kurgu şirket üzerinden FETÖ firarisi Serkan Özdemirci vasıtasıyla şahısların ilk teması sağladıkları yer aldı.
Rapora göre; para transferlerini de kripto para ya da kurye ile gerçekleştirdikleri faaliyetler için de dedektif Küçükkaya'nın şebekesinin kullanıldığı belirtildi.
Sanıkların Türkiye'de cinayet, adam kaçırma, tehdit, şantaj gibi suçları işlemeyi tasarladıkları, şahısların faaliyetlerinin devletin iç ve dış siyasal yararlarına tehdit oluşturduğu da raporda aktarılırken,duruşmada savunması sorulan ve dedektif olduğunu bildiren sanık Selçuk Küçükkaya, hakkındaki iddiaları reddetti.
Düzenlenen iddianamede sanıklar için 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası talep edildi.