AFAD ve Kandilli’den Farklı Veriler
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Antalya'nın Gazipaşa ilçesi açıklarında dün saat 22.13’te 4.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kandilli Rasathanesi ise depremin Akdeniz açıklarında gerçekleştiğini ve büyüklüğünün 5.2 olduğunu açıkladı. Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi (EMSC) ise depremin büyüklüğünü 4.8 olarak kaydedip merkez üssünün Kıbrıs açıkları olduğunu belirtti.
Deprem, çevre illerde de hissedilirken herhangi bir can kaybı ya da büyük çaplı maddi hasar rapor edilmedi. Ancak bu deprem, bölgenin sismik risklerini bir kez daha gündeme taşıdı.
Prof. Dr. Naci Görür’den Çarpıcı Mesajlar
Türkiye’nin önde gelen deprem uzmanlarından Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Gazipaşa açıklarında meydana gelen depremin ardından sosyal medya üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Görür, deprem sonrası yaptığı değerlendirmede hem bilimsel bilgiler sundu hem de kamuoyuna afetlere karşı dayanıklı kentler oluşturma çağrısında bulundu.
Görür, yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
“Helen-Kıbrıs dalma-batma zonunda 5.2 büyüklüğünde bir deprem oldu. Dikkat ederseniz bu bölge, Antalya Körfezi’nin açıklarında yer alıyor. Depremden etkilenen herkese geçmiş olsun.”
Uzman depremle ilgili detayları açıklarken bölgenin sismik olarak hareketli bir fay hattı üzerinde bulunduğuna dikkat çekti.
"Kentlerimizi Afet Dirençli Hale Getirelim"
Prof. Dr. Görür, bu depremin bir kez daha Türkiye’nin afetlere karşı hazırlık düzeyini sorgulaması gerektiğini vurguladı. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, deprem sonrası alınması gereken önlemlere değinerek, “Gittiğim yerlerde illa deprem olacak, şu zamanda olacak demiyorum çünkü bunu bilmek mümkün değil. Ancak deprem beklenen bölgeleri açıklıyoruz. Daha da önemlisi, şunu diyorum: Madem ki er veya geç, az ya da çok afetlerle yüzleşeceğiz, gelin kentlerimizi afet dirençli hale getirelim. Bunu talep edelim” dedi.
Afetlere karşı bilinçlenmenin ve gerekli önlemleri almanın altını çizen Görür, kişisel ve toplumsal farkındalığın önemine dikkat çekti. Mesajında, “Lütfen, bu konuları siyasi ya da bireysel amaçlarınız için kullanmayın. Konuya bilimsel bir şekilde yaklaşalım ve bu çerçevede hareket edelim” ifadelerini kullandı.
Helen-Kıbrıs Dalma-Batma Zonunun Önemi
Görür, Akdeniz açıklarında meydana gelen bu depremin Helen-Kıbrıs dalma-batma zonunda gerçekleştiğini belirtti. Bu bölgenin tektonik olarak aktif olduğunu vurgulayan Görür, geçmişte de benzer büyüklükte depremlerin kaydedildiğini hatırlattı. Bu tür depremlerin Antalya Körfezi ve çevresindeki fay sistemlerine etkisini analiz etmenin önemli olduğunu belirten uzman, ilerleyen süreçte daha büyük depremlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğini ifade etti.
Türkiye’nin Deprem Riski ve Hazırlık Gerekliliği
Türkiye, üç ana fay hattının kesiştiği bir bölgede yer aldığı için dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri üzerinde bulunuyor. Prof. Dr. Naci Görür gibi uzmanlar, sık sık Türkiye’nin deprem gerçeğine dikkat çekiyor ve bu gerçeğe uygun olarak şehirlerin yapılandırılması gerektiğini vurguluyor.
Görür’ün önerileri arasında şunlar yer alıyor:
- Kentlerin depreme dayanıklı hale getirilmesi,
- Mevcut yapıların güçlendirilmesi,
- Toplumun afet farkındalığının artırılması,
- Depremle ilgili bilimsel çalışmalara daha fazla destek verilmesi.
Sonuç ve Çağrı
Antalya Gazipaşa’da meydana gelen bu deprem, afetlere hazırlık konusunda Türkiye’nin alması gereken daha çok yol olduğunu bir kez daha gösterdi. Uzmanların yaptığı uyarılar, bilim ve bilinç çerçevesinde hareket edilmesi gerektiğini hatırlatıyor. Bu vesileyle, deprem başta olmak üzere afetlere karşı daha dirençli kentler oluşturulması ve gerekli önlemlerin alınması bir kez daha gündeme taşınmış oldu.