Yapay zeka destekli eğitim, günümüzde giderek daha fazla benimsenirken, avantajları ve dezavantajları üzerine yapılan tartışmalar da artıyor. Preply'nin gerçekleştirdiği kapsamlı araştırma, yapay zekanın eğitimde sunduğu maliyet avantajı ve kişiselleştirme gibi olumlu yönlerin yanı sıra, insan etkileşiminin eksikliği gibi endişeleri de ortaya koyuyor. Özellikle dil öğreniminde, öğrenciler yapay zekanın hızlı sonuç verme kapasitesini ve tekrar eden işleri otomatikleştirme yeteneğini takdir ederken, aynı zamanda öğretmen-öğrenci arasındaki insani bağların ve motivasyonun yetersiz olmasından endişe duyuyorlar. Bu bulgular, yapay zekanın eğitimdeki rolünü yeniden değerlendirmenin önemini vurguluyor ve İngilizce konuşma ve öğretme platformu Preply'nin verileriyle destekleniyor.
Yapay Zeka İnsan Etkileşiminin Yerini Tutamıyor
Preply'nin yürüttüğü 2703 öğrenci ve 1035 öğretmenin katılımıyla yapılan eğitimde yapay zeka uygulamaları araştırması, dil öğrenme sürecinde insan etkileşiminin vazgeçilmez önemini bir kez daha ortaya koyuyor. 32 binden fazla ana dilini konuşan öğretmeni, dünyanın dört bir yanından online yabancı dil kursu arayışında olan öğrenciyle buluşturan Preply, yapay zekanın eğitim teknolojilerindeki umut verici gelişmelere rağmen, insan etkileşiminin kritik bir rol oynadığını vurguluyor. Özellikle yabancı dil öğreniminde, yalnızca gramer ve kelime bilgisi değil, kültürel aktarım ve insani bağlantılar da büyük önem taşıyor. Öğrenciler ve öğretmenler arasında kurulan güçlü bağlar, karşılıklı şakalaşmalar, anlayış ve dostluk duygusu, öğrenme motivasyonunu artırarak sürecin daha değerli ve etkili olmasını sağlıyor. Bu nedenle, teknolojik ilerlemeler ne kadar büyük olursa olsun, dil öğreniminde insan dokunuşunun yerini doldurmak mümkün görünmüyor.
Yapay Zeka Tabanlı Öğrenme Maliyet Avantajıyla Öne Çıkıyor
Yapay zeka tabanlı öğrenmenin en yaygın kabul gören avantajı, maliyet etkinliği. Preply'nin gerçekleştirdiği araştırmaya göre, öğrencilerin %47'si yapay zeka destekli dil öğrenmenin, birebir yüz yüze derslerden daha uygun maliyetli olduğunu düşünüyor. Bu da, yapay zeka ile eğitimin maliyet avantajı sağladığını gösteriyor. Ancak, yapay zekanın sunduğu avantajlar arasında oyunlaştırılmış öğrenme deneyimleri en az öne çıkan başlık. Katılımcılar, oyunlaştırılmış öğrenmeyi daha çok eğlence aracı olarak gördükleri için bu yöntemin verimliliğine pek inanmıyorlar. Bu bulgular, yapay zeka destekli eğitimin maliyet etkinliği ile öne çıkarken, öğrenme verimliliği ve etkililiği konusundaki bazı şüphelerin devam ettiğini ortaya koyuyor.
İngilizce Eğitiminde Yapay Zeka Kullanımı Artıyor
Preply'nin gerçekleştirdiği araştırma, İngilizce öğretmenlerinin %52'sinin yapay zeka ve otomasyon araçlarını aktif olarak kullandığını ortaya koyuyor. İngilizce eğitiminde yapay zeka kullanımında Avustralya %63 ile lider konumda, onu %58 ile ABD takip ediyor. Türkiye'deki öğretmenlerin %40'ı ise Avrupa ortalaması olan %41’e oldukça yakın bir oranla yapay zeka teknolojilerini benimsiyor. Öğretmenler, yapay zekanın hızlı sonuç verme kapasitesinden ve tekrar eden işleri otomatikleştirme yeteneğinden yararlanarak, dil bilgisi ve kelime egzersizleri (%41), dil eğitimi yardımı (%36), okuma ve dinleme etkinlikleri (%35) ve yazma egzersizleri için örnek metinler (%34) oluşturma gibi alanlarda bu teknolojiyi kullanıyor. Bu eğilim, yapay zekanın eğitimdeki rolünün giderek daha merkezi hale geldiğini ve öğretmenlerin iş yükünü hafifleterek daha verimli öğrenme deneyimleri sunduğunu gösteriyor.