Beşiktaş'ta göreve gelmesinden 42 gün sonra yollar ayrılan teknik direktör Rıza Çalımbay, TSYD'de düzenlediği basın toplantısında çarpıcı ifadeler kullandı.

Çalımbay şunları söyledi:

"Biz Beşiktaşlıyız. Beşiktaş'ın altyapısında yetiştim, Beşiktaş'ta oynadım, hiçbir kulübe gitmedim, Beşiktaş formasıyla kariyerimi bitirdim. Sonra da antrenörlük hayatıma başladım. Son olarak Beşiktaş'ta kısa süreli antrenörlü yaptık, olaylı şeyler oldu.

Kaleci Mert arkadaşımız için yanlış söz söyledim. Yanlış derken, maçtan çıktığım için yoğunluktan dolayı sıkıntılıydı. Maça çok sinirlenmiştim çünkü. En iyi oynadığımız maçlardan bir tanesiydi, yediğimiz goller bize yakışmadı. Kötü niyetli söylemedim. Kendisi alınmasın, çok iyi bir kaleci. Milli takımın da kalecisidir. O yüzden kendisinden özür diliyorum.

Kısa sürede yaptığım antrenörlükte taraftarımıza teşekkür ediyorum. Ne olursa olsun, sıkıntılı bir dönemde geldim. Futbolcu arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum.

Ahmet Nur Çebi başkanımız beni aradı ve 'İhtiyacımız var, sen yaparsın, edersin, çok iyi olabilir' dedi. Ben de 'Beşiktaş'ın ihtiyacı varsa gelirim' dedim. Beşiktaş'ın ihtiyacı olduğu zaman seve seve elimden geleni yaparım. Bundan hiçbir zaman kaçmam. Bu sefer biraz karışık oldu. Ahmet Nur Çebi ile beraber yaptığımız konuşmada, 3 haftalık gibi bir şeydi. Kongreye kadardı, 'tamam' dedim. Para falan konuşmadım. O işlere hiç girmedim.

Göreve başladıktan sonra 3 maçı da iyi şekilde geçtik. Kongrede başkanlar çıktı ortaya. Orada takımın başında olduğum için onlara bilgiler vermek zorundaydım. İkisiyle de görüştüm. Samet Aybaba ile Mehmet Özdilek ile görüştüm. Serdal Adalı ve Hasan Arat da benimle devam edeceklerini söylediler.

Ahmet Nur Çebi'nin bizimle yaptığı anlaşma 2024'ün altıncı ayına kadardı. Oraya da madde koymuşlar, 'yeni gelen yönetim feshedebilir' diye. Ben işime devam ettim. Samet ağabey ve Feyyaz gelince mutlu olduk. Yolumuza devam ettik. Ayın bilmem kaçına kadar mukavele sürecek, ayın 27'sinde bitecek diye konuşuldu.

Orada üzüldüğüm şeylerden bir tanesi, bir kişi gelip de 'Rıza Çalımbay teknik direktörümüzdür, sonuna kadar gideceğiz' diye bir şey söylenmedi. Zaten olay orada anlaşılmış oldu. Sayın Tevfik Yamantürk divan toplantısında 'Rıza Hoca'nın, en az 1,5 yıl kalması gerekiyor' diye şeyler söylüyor, başkandan hiçbir ses çıkmıyor.

Bir de hiç Hasan Arat'la görüşmedim. Birebir hiç konuşmadım. Takımın teknik direktörüyüm ve hiç konuşmadık. Önemli değil ama Samet ağabey ve Feyyaz'la görüştük. Öbür kontrat, son iki maç kala mukavelemi uzatmak istediler 2 maç daha. Ben iki maçlık, beş maçlık, bir aylık antrenör değilim. Ben çok iyi antrenörlük yapan, Anadolu'da başarılar kazanmış birisiyim. Ne iki günlük, ne bir aylık kesinlikle gelmem. Sadece Beşiktaş'ın ihtiyacı olduğu için elimi taşın altına koydum.

Aldığımız takım belliydi. Ligden, Avrupa'dan elenmiş takım aldık. Nereden baksanız 1,5 ay oldu. Böyle kısa sürede bir antrenör ayrılmamıştır. Benden önce gelenlerin en kısası 6-7 aydı. Ben o olayı kabul etmedim. Sonra Samet ve Feyyaz'la konuştuk. Onlar tekrar ısrar ettiler, 'İki maçı oynayalım sonra da oturacağız sözleşme yapacağız' dediler. Ben imza attım.

Lugano'da maça gittiğimizde benim arkamdan avukatıma 'Yarın mukaveleyi uzatmazsanız feshedeceğiz' diye şey yolluyorlar. Ben maçtayım. Maçtayken öyle bir şey gönderilmez. Beşiktaş zarar görmesin diye kimseye söylemedim, ilk kez söylüyorum. Ne para için ne başka bir şey için gittim. Hasan Arat'ın kızdığı şey, Ahmet Nur Çebi'nin kontratını kabul etmemeleri. Halbuki Ahmet Nur Çebi onların önünü açmış.

Çok yanlış yazanlar oldu, yıpratanlar oldu. Gitmemi isteyen çok oldu. Bazıları çok istedi belli. Sosyal medyada sürekli çıkıyor. Ama bir tane yönetici, ne Samet ağabey, ne başka biri 'Rıza Çalımbay bizim antrenörümüzdür' diye bir şey söylemiyor.

Samet ağabey aradı beni. 'Biz 5 tane oyuncuyu kadro dışı bıraktık' dedi. Biz diyor, ben yokum yani. Biz dediği zaman, onlar yapıyor yani. 'Ağabey kim?' dedim. Saydı bana, hayırlı olsun dedim. Dün yöneticilere söyledim hatta. Böyle yaparken 'Neden fikrimi almadınız' dedim. Orada ben yokum.

Kamp olayına gelince, anlatıyoruz ama bazı arkadaşlar gerçekten o kadar yanlış yazıyorlar ki. Bilerek yanlış yazıyorlar, yüzde 100 bilerek. İsimlerini dahi bilmiyorum yazan arkadaşların. İlk maçımız ikinci yarıda cuma günü oynayacağız. Ondan sonra kampa gittiğin zaman en fazla 4-5 gün kalabiliyorsun. Kısa olduğu için iptal ettim. Fenerbahçe ve Galatsaray Süper Kupa oynayacağı için ileriye veriyorlar, bizimkini ilk maç gibi veriyorlar. O yüzden iptal ettim.

Gedson olayını da yanlış anladılar. Maçtan önce doktoru çağırıyoruz, kadroya alacağımız oyuncuları soruyoruz. Gedson'a geldi, 'oynayabilir' dedi. Gedson'u çağırdım, 'Ben önceden 3 kere bu halde oynadım, tekrar sakatlandım' dedi. Samet ağabeye söyledim, aynısını ona da söyledi. Oynayabilirdi, korktu sakatlıktan o yüzden oynamadı.

Benim camiaya kesinlikle kırgınlığım yok. Herkese teşekkür ettim. Ben Beşiktaşlıyım. Başkaları gibi başka kulüplerde oynayan, dönen biri değilim. Orada da fedakarlık yaptım. Bende tecrübe de var, her şey var. Bazı şeyler görmemezlikten de gelirim. Beşiktaş'ın bir duruşu vardır, ben onu durdum ama bazıları durmadı.

Sezon başı gelseydim, Beşiktaş çok farklı olurdu. En önemli şeylerden bir tanesi, hazırlık dönemi. Ondan sonra ne sakatlık olur, ne başka bir şey olur. Biz onların hiçbirini yapamadık. Ekip olarak geldik, en az 10 tane sakat vardı. Biz bu sakatlıkları sorduk. Şenol Hoca tecrübeli bir hocadır. Oyuncusuna yüklenecek biri değil. Bizim de yanımızda bu işleri çok iyi yapan arkadaşlarımız var. Biz yüklenemedik, sadece konuştuk, motive etmeye çalıştık.

Antrenörlük hayatımda gruplaşmayla hiç uğraşmadım. Bunun için zaman lazım. Biz 2 ay bile kalmadık. Bu zaman zarfında bir şey yapmanız çok zor. Biz ilk defa Milot'la dün antrenman yaptık. Bu zamanın içinde çok şey yap dediler. Elinde malzemen olmayınca yapamıyorsun. Biz malzemenin yüzde 40'ına da razıydık.

En üzüldüğüm şey, benimle konuşmaya gelen yöneticilerin yerine, Samet Aybaba'yla Feyyaz gelsin. İkisi de gelmediler. İkisi de beni aramadılar. Ben onlara güvenerek imza attım. Sırf Beşiktaş için yaptım. Ama onlar gelmediler. Yöneticilerle görüştüm.

Hasan Arat futbolcularla tanışmaya geldiğinde görüştük. Onda da 'merhaba, merhaba'. Beni alıp, 'Hocam takım nasıl gidiyor, var mı bir şey' yok. Olmadı yani. Bana da enteresan geliyor. Başkan olsam önce antrenörü çağırırım, konuşuruz. Benimle ne konuştu, ne bir şey yaptı başkan."
 

Editör: Gürel Yurttaş