GÜNDEM

Sigara şirketi, sigaradan ölen kişinin ailesine 500 bin lira tazminat ödeyecek

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, sigara nedeniyle kronik akciğer hastalığına yakalanıp vefat eden kişinin kızına 500 bin TL manevi tazminat hükmetti.

Sigara Şirketine Tarihi Ceza: Kronik Akciğer Hastalığı Nedeniyle Ölen Kişinin Ailesine 500 Bin Lira Tazminat

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, uluslararası bir sigara şirketine, ürettiği sigaraların neden olduğu bağımlılık ve sağlık sorunları sonucunda yaşamını yitiren bir kişinin kızı lehine 500 bin lira manevi tazminat ödemesi yönünde karar verdi. Bu karar, sigara üreticilerinin tüketici üzerindeki sorumluluklarını ve zararlı etkileri göz ardı etmelerinin kabul edilemez olduğunu ortaya koydu.


Davanın Detayları

Davacı, avukat Senem Ülküm Yılmazel, 2017 yılında Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) nedeniyle vefat eden babası Adnan Yılmazel’in ölümüne sigaranın neden olduğunu belirterek, uluslararası bir sigara şirketine karşı 1 milyon liralık manevi tazminat davası açtı.

Adnan Yılmazel’in, 50 yılı aşkın bir süre boyunca aynı marka sigarayı kullandığı ve bağımlılığı nedeniyle sigaradan kurtulamadığı dosya içeriğinde kanıtlarla sunuldu.

İlk Derece Mahkemesi ve İtiraz Süreci

Ankara 11. Tüketici Mahkemesi, sigara şirketinin davacıya 10 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Ancak taraflar, bu kararı yeterli bulmayarak dosyayı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne taşıdı.


Mahkemenin Kararı ve Gerekçeleri

1. Ayıplı Ürün ve Kusurlu Üretim:
Kararda, davalı sigara şirketinin ürettiği ürünlerin ayıplı olduğu belirtilerek şu ifadeler yer aldı:

  • Sigaranın, tütünle birlikte çeşitli kimyasallar içerdiği ve bu maddelerin bağımlılık yapıcı etkilerinin bilimsel olarak kanıtlandığı.
  • Üreticinin, insan sağlığına yönelik zararlarını bilmesine rağmen ürünlerini cazip hale getiren ek tatlandırıcı ve kimyasallar kullandığı.
  • Daha az zararlı olduğu iddiasıyla reklam yapılan “light” sigaraların dahi bu kapsamda insan hayatına tehdit oluşturduğu.

2. Ulusal ve Uluslararası Hukukun Etkisi:
Mahkeme, Amerika Yüksek Mahkemesi'nde görülen benzer davalardan örnekler verdi. Bu davaların Türk hukuku açısından bağlayıcı olmadığı belirtilse de, bilimin ve tıbbın objektif kurallarının Türk yargısında görmezden gelinemeyeceği vurgulandı.

3. Tüketicinin Korunması:
Mahkeme, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’na dayanarak şu tespitleri yaptı:

  • Üreticilerin, insan sağlığı açısından asgari güvenlik koşullarını sağlayan ürünler üretme zorunluluğu bulunduğu.
  • Zarara uğrayan veya ölen kişinin yakınlarına manevi tazminat ödenmesinin bir zorunluluk olduğu.

4. Davalının Kusuru:
Mahkeme, şirketin tehlikeli ürünler ürettiğini bilmesine rağmen bu ürünleri pazarlamaya devam ettiğini ve bağımlılık yaratarak binlerce insanın ölümüne neden olduğunu belirtti. Bu durum, insan hayatına karşı kayıtsızlık olarak değerlendirildi.


Mahkemenin Nihai Değerlendirmesi

Mahkeme, şu önemli tespitlerle kararını detaylandırdı:

  • Sigaranın bağımlılık yaratan etkilerinin tüketiciyi fiziksel ve psikolojik olarak savunmasız hale getirdiği, bu nedenle tam bağımsız bir iradeden söz edilemeyeceği.
  • Tüketicilerin sigarayı gönüllü kullanmalarının, üreticinin kusurlu eylemini ortadan kaldırmayacağı.
  • Yaşam hakkının, vazgeçilemez ve devredilemez bir insan hakkı olduğu ve bu hakkın ihlal edilmesinin kabul edilemeyeceği.

Tazminat Tutarının Artırılması

İlk derece mahkemesinin belirlediği 10 bin liralık tazminat tutarının düşük olduğuna hükmeden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, manevi tazminat miktarını 500 bin liraya yükseltti. Kararda, üretici şirketin sorumluluğu açıkça vurgulandı ve yıllarca süren kayıtsızlıkla zararlı ürünlerin satışına devam edilmesinin ağır kusur oluşturduğu belirtildi.


Hukuki ve Toplumsal Etkiler

Bu karar, sigara üreticilerinin tüketicilere karşı sorumluluğunun altını çizerken, benzer davalar için emsal teşkil edebilecek bir nitelik taşıyor. İnsan hayatını tehdit eden ürünlerin üretimi ve pazarlanmasının ağır sonuçlarla karşılaşabileceği mesajını veren karar, tüketicilerin haklarının korunmasında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.