Güney Kore’de Siyasi Çalkantı: Sıkıyönetim ve Muhalefetin Tepkisi

Güney Kore'de dün gece Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol tarafından beklenmedik şekilde ilan edilen sıkıyönetim kararı, ülkede siyasi tansiyonu zirveye taşıdı. Sıkıyönetim kararı, parlamentoda oy birliğiyle kaldırılmasına rağmen, yankıları hala sürüyor. Muhalefet ve sivil toplum kuruluşları Başkan Yoon'un azledilmesi için harekete geçerken, hükümet içindeki üst düzey istifalar ve sokak gösterileri ülkeyi adeta siyasi bir fırtınanın ortasına sürükledi.

Esad rejimi,  gençleri gözaltına almaya başladı! Esad rejimi, gençleri gözaltına almaya başladı!

Muhalefetten Görevden Alma Önergesi

Dün ilan edilen sıkıyönetim sonrası, Güney Kore muhalefet partileri Başkan Yoon’un görevden azli için bugün meclise resmi bir önerge sunacaklarını açıkladı. Önergenin hafta içinde oylanması bekleniyor. Muhalefetteki Demokratik Parti (DP), sıkıyönetimi "anayasal bir ihlal" olarak nitelendirerek Yoon'un derhal istifa etmesi gerektiğini savunuyor. Parlamentoda sıkıyönetim kararının iptal edilmesi için yapılan oylamada, 300 sandalyeli mecliste 190 milletvekilinin "kaldırılması" yönünde oy kullanması, Yoon üzerindeki siyasi baskının boyutunu gözler önüne seriyor.

Cumhurbaşkanlığı Yardımcılarından Toplu İstifa

Başkan Yoon'un sıkıyönetim kararı sadece siyasi muhalefeti değil, kendi yönetim kadrosunu da sarstı. Güney Kore Cumhurbaşkanlığı Ofisi'ndeki tüm üst düzey yardımcılar, bu sabah görevlerinden istifa etti. Kıdemli sekreterlerin ve diğer üst düzey yetkililerin topluca istifası, Başkan Yoon’un yönetimine olan güvenin sarsıldığını gösteriyor. Bu istifalar, ülkede siyasi belirsizliği daha da derinleştirdi.

Sokaklarda Protesto ve Azil Talepleri

Başkent Seul başta olmak üzere birçok kentte, sivil toplum kuruluşları ve sendikalar Başkan Yoon’a yönelik tepkilerini sokaklarda dile getiriyor. Gwanghwamun Meydanı’nda toplanan yüzlerce kişi, sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı olduğunu savunarak, Başkan Yoon’un görevden alınması ve yargılanması gerektiğini dile getirdi. Protestocular, sıkıyönetimin halkın temel haklarını ihlal ettiğini, özgürlükleri kısıtladığını ve anayasal düzeni tehdit ettiğini belirtti.

Kabineden Çatlak Sesler

Güney Kore Başbakanı Han Duck-soo, hükümet üyelerine halkın güvenliğini sağlama sorumluluklarını hatırlatarak görevlerini yerine getirme çağrısı yaptı. Ancak kabine üyeleri arasında, Yoon'un politikalarına yönelik artan eleştirilerin olduğu ve bu durumun kabine içinde yeni istifalara yol açabileceği konuşuluyor.

Ulusal Mecliste Güvenlik Önlemleri

Ulusal Meclis Genel Sekreteri Kim Min-ki, sıkıyönetim kararının ardından parlamentoya 280 askerin girmesiyle ilgili olarak sert açıklamalarda bulundu. Meclisin güvenliğini sağlamak ve demokratik sürecin işleyişini korumak adına, savunma yetkilileri ve polislerin parlamentoya girişinin yasaklandığı bildirildi.

Sıkıyönetim Kararının Gölgesi

Başkan Yoon’un sıkıyönetim kararını Kuzey Kore yanlısı güçlere karşı bir önlem olarak savunması, muhalefet tarafından yolsuzluk iddialarını örtbas etme çabası olarak yorumlanıyor. Güney Kore anayasasına göre, sıkıyönetim yalnızca savaş, ulusal acil durum veya kamu düzeninin ciddi tehdit altında olduğu durumlarda ilan edilebiliyor. Ancak ülkede halihazırda böyle bir durumun olmaması, kararın meşruiyetini sorgulatıyor.

Tarihi Bir Gerginlik Dönemi

Güney Kore’de sıkıyönetim kararı en son 1979-1981 yılları arasında 440 gün boyunca uygulanmış ve bu karar da büyük siyasi krizlere yol açmıştı. Başkan Yoon’un aldığı bu karar, ülke tarihindeki 13. sıkıyönetim ilanı olarak kayıtlara geçti.

Sonuç: Belirsizlik Hâkim

Güney Kore, sıkıyönetim kararının yarattığı siyasi fırtınayla karşı karşıya. Muhalefetin azil girişimleri, toplu istifalar ve halk protestoları, Başkan Yoon’un liderliğini zorluyor. Ülkede gidişatın nasıl şekilleneceği, parlamentodaki oylama ve Başkan Yoon’un sonraki adımlarına bağlı.