Türkiye, fiziki dolar alım-satımını durma noktasına getiren sahtecilik skandalıyla çalkalanıyor. Ülkenin dört bir yanındaki döviz büroları ve bankalar, sahte dolarların yüksek kalitesi nedeniyle büyük bir krizle karşı karşıya. 'Sahte dolarlar' öyle profesyonelce üretilmiş ki, döviz bürolarındaki ve bankalardaki makineler bu paraları gerçeğinden ayırt edemiyor. Uzmanlara göre bu durum, çok daha kapsamlı ve organize bir suç şebekesinin izlerini taşıyor.
Güneydoğu Sınırından Başlayan Kriz
Habertürk'ün haberine göre, sahte dolar banknotlarının ilk olarak Türkiye'ye Güneydoğu sınırından kaçak yollarla sokulduğu düşünülüyor. Söz konusu sahte paralar, ilk etapta Gaziantep gibi sınır ticaretinin yoğun olduğu şehirlerde ortaya çıktı. Daha sonra Antalya, İzmir ve İstanbul gibi turistik bölgelerde işlem gördü. Gaziantep'in olayın başlangıç noktası olarak işaret edilmesi, Suriye ve Irak ile sınır ticaretindeki yoğunluğuna bağlanıyor.
Antalya'da Kripto Para Vurgunu
Sahte dolarların kullanıldığı en dikkat çekici vakalardan biri Antalya'da yaşandı. Yüzbinlerce dolarlık bir kripto para alımı için yapılan işlemde kullanılan paralar, döviz bürolarındaki makinelerin gerçeğinden ayırt edemediği sahte banknotlardan oluşuyordu. Rusya ve Arap ülkeleriyle yapılan ticaretlerde Tether (USDT) gibi kripto paraların kullanımının yaygınlaşması, bu tür olayların önünü açtı. Sahte dolarları tespit edebilen tek yöntem, elle yapılan detaylı incelemeler oldu. Banka ve döviz makinelerinin yetersiz kaldığı bu durum, sahtecilerin teknolojiyi ne denli başarılı kullandığını gözler önüne serdi.
Terör ve Kara Para Bağlantıları
İstanbul ve diğer illerde düzenlenen operasyonlarda sahte dolarların yalnızca bireysel dolandırıcılık için değil, terörün finansmanı ve kara para aklama amacıyla da kullanıldığı ortaya çıktı. Güvenlik güçleri, sahte dolarlarla yapılan işlemleri takibe alarak, döviz bürolarında kaçak altın alımı gibi olayları tespit etti. İstanbul Emniyeti’nin yürüttüğü geniş çaplı operasyonlarda onlarca kişi gözaltına alındı.
Milyar Dolarlık Sahtecilik
Başlangıçta piyasada dolaşan sahte dolarların toplam değerinin 600 milyon dolar olduğu tahmin ediliyordu. Ancak son değerlendirmelere göre bu tutar, milyar doları aşabilecek seviyede. Bu durum, Türkiye'nin döviz piyasasında büyük bir güvensizlik yarattı. Bankalar ve döviz büroları, büyük miktarlardaki fiziki dolar işlemlerini durdurma noktasına geldi.
Sahtecilik Neredeyse Kusursuz
Tüm Yetkili Müesseseler ve Döviz Büroları Derneği (TÜYEMDER) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Ünver, olayla ilgili yaptığı açıklamada, sahte dolarların neredeyse gerçeğiyle bire bir ayırt edilemez olduğunu belirtti. Ünver, "Basit bir vatandaşın anlaması mümkün değil. Bu sahte paralar bankalardaki ve döviz bürolarındaki makinelerden kolaylıkla geçiyor" dedi. Para sayma makinelerinin yazılımlarının güncellenmesi için çalışmaların sürdüğünü de ekledi.
Kapalıçarşı Alarmda
Kapalıçarşı'daki döviz büroları, sahtecilik skandalı nedeniyle müşterilerini uyarmak için iş yerlerine afişler asmaya başladı. "Piyasadaki sahtelerden dolayı görseldeki paralar alınmayacaktır" yazılı broşürlerde, özellikle 50 ve 100 dolarlık banknotlara dikkat çekildi.
Bu büyük çaplı sahtecilik skandalı, yalnızca ekonomik bir krizi değil, aynı zamanda güvenlik açısından da ciddi bir sorunu işaret ediyor. Güvenlik güçleri ve finans kuruluşları, bu krizle başa çıkmak için teknolojik ve hukuki önlemleri artırmaya hazırlanıyor.