Turizmde “tut-kaydır” oyunları

TURİZM sektöründe herkesin bildiği, ama “ticareten” susup görmezden geldiği sorunlardan biri de; bazı tur operatörlerinin “rezervasyon tutma ve kaydırma” oyunlarıdır. Konu sektörel olduğu için sadeleştirerek şöyle anlatayım… Tur operatörleri, aylar öncesinden otellerle anlaşıp kontrat yaparlar.

Pazar koşullarına göre işleyen bu süreçte, alan kadar satan da memnundur. Fakat aradan biraz zaman geçince tur operatörü cephesinde hareketlenmeler başlar… Otele gidip, “Sizin satışlar beklediğimiz gibi gitmiyor. Biraz daha indirim verin, fiyatları aşağı çekelim” der. Otelci, tecrübeli değil ise buna inanır ve indirimi verir. “Benim otelim bu fiyata satılabilir” derse de oyunun ikici safhasına geçilir. Otelle anlaşmadan indirim yapan uyanık tur operatörü, nasıl olsa rezervasyonları aldıktan sonra bir yolunu bulurum diyerek, satışa devam eder. Sonra tekrar otele gidip, elimde 500 adet rezervasyon var, yüzde 5 indirim verirsen bunları sana yönlendiririm der. Pazarın dalgalı seyrettiği dönemlerde otel böylesi bir teklife doğal olarak hayır diyemez. Oyunu görüp de “olmaz!” dediğinde ise üçüncü safhaya geçilir.

Bu kez de müşteriye dönüp, “Rezervasyon yaptırdığınız otelin mutfağında bazı sorunlar tespit ettik. Otelin renovasonu tamamlanamadı” gibi gerekçeler öne sürülerek, aynı nitelikte başka bir otele yönlendirmek zorunda kaldıklarını söyleyip, A otelini göstererek sattığı müşteriyi, daha fazla indirim aldığı B oteline pürüzsüz bir şekilde kaydırır. Rezervasyon bilgileri tamamen operatörün sisteminde kaldığı için süreçten ne otelin ne de müşterinin haberi olmaz. Hele de müşteri yabancı ise ve değişiklikten dolayı bir takım havuçlar almışsa sorun çıkma ihtimali sıfıra yakındır. Fakat kötülük, yapanın ayağına dolanır misali, aksilikler de olmuyor değil…

Geçtiğimiz yıllarda bir tur operatörü, “Bu sezon açılmadı” diyerek başka bir otele kaydırdığı müşteriyi, transfer listelerini düzeltmeyi unutunca, otobüsle otelin önünde indirir. Otelin açık olduğunu ve sorunsuz bir şekilde işlediğini gören turist, otel yönetiminin yakasına yapışınca rezaletin boyutu ortaya çıkar. Çözüm: Tur operatörleri karşısında otelleri çaresiz bırakan, dolaylı yönden de ülkeye giren turizm gelirinin düşmesine neden bu probleme karşı, sektör içinde otokontrol mekanizmasının geliştirilmesi gerekiyor. İşini düzgün yapan tur operatörlerini de haksız rekabetten koruyacak bu mekanizmanın, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından da destekleneceğine inanıyorum.

TravelShop’tan Kuzey Kıbrıs turizmine büyük destek

30 FARKLI ülkeden 100’e yakın tur operatörüyle Kıbrıs’a çıkarma yapan TravelShop, düzenlediği B2B workshop’ta dünyanın farklı ülkelerinden gelen turizmcilerle Kıbrıslı turizmcileri bir araya getirdi. Kuzey Kıbrıs’ta turizm organizasyonu yapmanın ticari hedeflerin ötesinde ayrı bir anlam taşıdığını ifade eden TravelShop Türkiye Genel Müdürü Murtaza Kalender, “Kuzey Kıbrıs turizmine destek veriyor olmaktan dolayı ayrıca bir mutluluk ve gurur duyuyorum” dedi.

Turizmin dijital yol haritası belirlendi

TÜRKİYE Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), “Turizm Sektörü Dijitalleşme Yol Haritası Raporu”nu hazırladı. 2018 Eylül ayından bu yana toparlanan veriler ışığında belirlenen yol haritası, seyahat acentalarının dijital trendleri nasıl takip edeceği ve stratejilerini nasıl geliştirecekleri hakkında turizm sektörüne özel olarak hazırlandı. Turizm sektörü için çok değerli bir çalışmaya imza attıklarını belirten Bağlıkaya; “Artık tüketicilerin yaklaşımlarını belirlemede dijital süreç çok belirgin bir rol üstleniyor. Biz de bu projeyle dijital dünyaya ayak uydurmak istedik. Kısa, orta ve uzun vadede sektörümüzün dijitalleşme yol haritasını içeren bu proje, inanıyorum ki bir referans kaynağı olacak ve dijitalde atılım yapmamızı sağlayacaktır” diye konuştu.