Yunanistan, Fransa’dan sipariş ettiği 24 adet Rafale savaş uçağının teslimatını tamamladı. Teslimatın ardından Yunan Sağlık Bakanı Adonis Georgiadis’in F-35 uçaklarıyla Türkiye’yi tehdit eden açıklamaları tartışmaları daha da alevlendirdi.
Yunan Kathimerini gazetesine göre, son teslimatlar Fransa'nın Bordeaux kentindeki Mérignac Havaalanı’ndan Yunanistan’ın Tanagra Hava Üssüne ulaştırıldı. Teslimat, Yunan Hava Kuvvetleri’nin 332. Filo’suna yapıldı ve böylece Yunanistan’ın Rafale savaş uçakları için ikinci sipariş sözleşmesi tamamlanmış oldu.
Fransa ile yapılan bu savunma işbirliği, Yunanistan’ın 24 adet Rafale savaş uçağı ve ilgili altyapı için toplamda 3.6 milyar Euro harcamasını içeriyor. Siparişlerin ilk partisi Ocak 2021’de anlaşmaya bağlanmış, Temmuz 2021’de ilk Rafale uçağı teslim edilmişti.
Rafale F3R standardındaki savaş uçakları, modern teknolojik özellikleri ve gelişmiş mühimmat sistemleriyle dikkat çekiyor. Sipariş edilen uçaklardan 12’si az kullanılmış, 12’si ise yeni üretilmiş modellerden oluşuyor. Yunanistan, bu uçakların eğitim, bakım ve mühimmat altyapısını da kapsayan bir anlaşma ile Fransa’dan temin etti.
İlk etapta 18 uçak için 2.5 milyar Euro harcayan Atina, ek 6 uçak için 1.09 milyar Euro daha ödeyerek filosunu genişletti.
Rafale uçaklarının yanı sıra, Yunanistan ve Fransa arasındaki savunma işbirliği başka projelerle de güçlendiriliyor. Mart 2022’de Yunanistan, Fransa’dan üç adet FDI fırkateyni sipariş etti. Bu hamle, Yunanistan’ın deniz ve hava gücünü artırma stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.
Yunan Sağlık Bakanı Adonis Georgiadis’in, katıldığı bir televizyon programında F-35 uçakları üzerinden Türkiye’yi tehdit etmesi dikkat çekti. Georgiadis, "F-35’lerle Ankara’ya bir gece ansızın gelebiliriz" diyerek provokatif bir açıklamada bulundu. Bu sözler, Türkiye ile Yunanistan arasındaki gerginliği tırmandırabilecek bir söylem olarak değerlendiriliyor.
Yunanistan’ın Rafale uçakları ve FDI fırkateynleri gibi modern savunma sistemlerine yaptığı yatırımlar, Doğu Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki güç dengesini değiştirme potansiyeline sahip. Atina yönetiminin bu adımları, Türkiye ile arasındaki gerilimi artırırken, bölgesel istikrara yönelik endişeleri de beraberinde getiriyor.
