Büyümek isteyen, büyüklük ardında koşan milletlerin ülküsü vardır. Şahsi çıkara önem vermeyen, toplumun iyiliğini isteyen her düşünce insanidir. Bu insani düşünce, toplumun maddi kazançları ile yetinmeyip manevi kazanç davası da güderse o zaman ülkü olur.
Ülküler birer büyüklük davasıdır. Bizim gibi düşünmeyenlerin fikirlerine, kanaatlarına saygı gösteririz. Fakat samimi ve gayri milli olmamaları şartıyla… Büyük ülküleri milli davaları gündelik yalan ve algı siyaset oyunlarına karıştıranların kanaatleri hürmete layık değildir.
Milli duygunun, düşüncenin, vicdanın mahsulü de değildir. Bu, efendilerinin menfaatlerinin emrinde olanların, emirle veya telkinle ortaya attığı iddiadır. Efendisinin buyruğu ile bugün bunu söyleyenler, yarın onun tam zıddını söylemekten de çekinmez. Çünkü onun için mühim olan şey, fikir ve ülkü değildir. Milli menfaat yurt sevgisi hiç değildir. Onun için ehemmiyeti olan yalnız kendi şahsi ve siyasi menfaati, rahatı, zevkidir.
Lüks daire, bol para, otomobil, konfor ve daha diğer şeyler ancak efendisinin emrini yapmakla sağlanmaktadır. O halde yapılacak şey malumdur. Yukarının arzusunu sezerek ona göre konuşmak, ona göre yazmak… Biz samimi ve milli davranan vatanseverler, kanaatlarını apaçık söylediğimiz için bazılarına sevimsiz görünüyoruz. Milli davranan bizler siyaset yapmıyoruz. Siyaseti bilmiyoruz. Çünkü bizim davamız bugünün sandalye davası değildir.
Onun için herkese sevimli gözükmeye mecburiyet duymuyoruz. Bizim davamız asırlara bakan bir milli davadır. Bir ülküdür. İnandığımız Türklüğün davasıdır. Bütün Türklerin davasıdır. Biz ülkünün ardından yürürken kendimizi güçlü duyabiliyoruz.
Milli kuvvetimizi küçümsemiyoruz. Çarpışacağımız engellerin sarplığını biliyoruz. Sarp engelle katı düşmanla çarpışmak Türklerin hoşuna gidiyor. Büyük ecdadın neslinden geldiğimiz için büyük işler yapabileceğimizi biliyor, büyük işleri başardığımı bu günlerde, şanlı maziyi yeniden diriltmek istiyoruz. Milli düşünerek boş hayaller ardında değiliz. Büyük ecdadımızla mazide hakikat olan şeylerin yeniden hakikat olmasını özlüyoruz.
Milli ve manevi değerleri yükselmiş, dışa bağımlılık hastalığından kurtulmuş, nüfusu çoğalmış, ahlakı yükselmiş, milli ve yerli sanayii ilerlemiş bir Türkiye istiyoruz. Güçlenmiş Türk milleti olarak sınır dışındaki ırkdaşlarınızı kurtarmanın yollarını arıyoruz.
Onları kurtarırken Türkiye’yi batırmak gayretlisi hiç değiliz. Bu budalaca isnadı yapanlar efendilerinin emrinde çalışan, kendilerinden üstün akıl bulamadığını sanan gayri milli zavallılardır. Dünyanın gözü üzerimizdeyken, tüm emperyalistler içerdeki işbirlikçileriyle birlikte saldırırken, milli hakikatleri olduğu gibi görelim. Milli ülküler taarruzidir!.. Başka milletlerle dostluk yapacağız diye, milletin milli duyguları uyuşturulamaz.
Biz askerlerimize bile barış türküleri söyletirken, Yunan Türk hükümetine hakaret savuruyor, aleyhimize propaganda yapıyor, Rumlar okul kitaplarından Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ü ders kitaplarından yırtıp atıyorlar. Ortak düşünce, milli ülkü olmayan toplumlarda herkes, yalnız kendi çıkar ve zevkini düşünür. Maddileşen bir insan vatan için ölür mü? Milletine inanmayan bir insan yabancılarla işbirliği yapmaz mı?
Bir milletin milli ülkü uyuşturulursa, millet nereye gideceğini bilemez. Ülküsüz bırakıldığı için de millet, dışardan empoze edilen sapkın fikirleri ülkü diye benimsiyor. Milli ülkü bir milletin muharrik düşüncesi, uğrunda kan dökeceği fikirdir.
Milletler için en büyük ülkü büyüklük düşüncesidir. Bunu baş prensibi tarihi miraslara sahip çıkmak hak iddia etmektir. Ecdat yadigarlarını unutalım demek, küçülelim, küçüklüğü kabul edelim, uyuşuklaşalım demektir Hayır ecdat yadigarlarını unutmayacağız…
Hiçbir yeri unutmayacağız. Ecdadımız Turgut Reis’in mezarı olan Trablus’u, Kahraman Türk kızlarına ve kadınlarına mezar olan Rodos’u da unutmayacağız… Azerbaycan’ı, Kırım’ı, Türkistan’ı, Kafkasya’yı, Altay’ı, Ural’ı velhasıl tüm ecdat topraklarını unutmayacağız.
Şehit kanlarıyla millete ait olan, atalarımızın mezarlarını saklayan toprak, yani vatanı unutmayacağız. Vermeyeceğiz. Milli davamız için ölürken gözlerimizde parlayan son ışık milli mirasın hayali olacaktır.