Ünlü komeyden Atalay Demirci'ye, FETÖ terör örgütüne üye olma suçlamasıyla verilen 5 yıl hapis cezasının gerekçesi açıklandı. Kararda, Demirci’nin 15 Temmuz darbe girişiminden sonra da örgütle irtibatını devam ettirdiği belirtildi.
FETÖ'ye yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında Atalay Demirci hakkında Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Mahkeme, 3 Mart 2020'deki karar duruşmasında Demirci'ye "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 5 yıl hapis cezası vermişti. Mahkeme, Demirci hakkındaki hükmünün gerekçeli kararını tamamladı. Kararda, Demirci'nin, 1995'te Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nda memur olarak atandıktan bir sonra bu görevinden istifa ederek sahne hayatına atıldığı, FETÖ'ye ait Dünya Radyoda program yapmaya başladığı ve örgütün düzenlendiği etkinliklerde sahne aldığı anlatıldı.
'Örgüt lideri Gülen için gösteri yaptı'
Kararda, Demirci’nin, 2015 yılında ABD’de bulunan örgüt lideri Fethullah Gülen'i ziyaret ettiği ve onun için gösteri yaptığı, bu tarihten sonra katıldığı yarışmada birinci olup, adını Türkiye’ye duyurduğu vurgulandı. Ayrıca, Demirci’nin örgütün bankası Bank Asya’da hesabının bulunduğu ve çok sayıda kişiyle para alış verişinin bulunduğu anlatıldı.
Hakan Şükür ve Enes Kanter ile' görüştü'
Demirci’nin duruşmada verdiği ifadesinde, radyoda program yapmak dışında örgütle herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını, 2007'de bu yapıyla tamamen ilişkisini kopardığını söylediği; ancak 2007 ile 2013 tarihleri arasında birçok kez örgütün düzenlediği etkinliklerde yer aldığının tespit edildiği anlatıldı. Ayrıca, Demirci’nin 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra firari FETÖ’cüler Hakan Şükür ve Enes Kanter’le yazışmaları olduğu, hakkında bulunan tanık beyanlarının da bu tarihten sonra da örgütle irtibatının devam ettiğini gösterdiği vurgulandı.
'Hakan Şükür'e mesaj gönderdi'
Kararda, sosyal medya hesabındaki yazışmaların kendisine ait olduğunu kabul ettiği belirtilen Demirci’nin, bu hesaptan, darbe girişiminden bir ay önce Hakan Şükür'e "Ben bu devranın döneceğine ve senin ülkeye döndüğünde insanların utanacağına, hatta yanında saf tutmak için yarışacağına inancım tam" mesajını gönderdiği yer aldı. Kararda, Demirci’nin darbe girişiminden sonra sosyal medya hesabından darbe girişimini kınadığı, demokrasi nöbetlerine katıldığı; ancak firari Enes Kanter ile yazışmayı sürdürdüğü belirtildi.
'Enes Kanter'i takip etmeyi bıraktı'
Demirci’nin bir süre sonra Enes Kanter'i takip etmeyi bıraktığı belirtilerek, "Sanığın 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünden sonra dahi örgüt mensupları ile irtibatının devam ettiği ve deşifre olmayı önlemek amacı ile bir kısım tedbiri uyguladığı kanaatine varılmıştır" ifadeleri yer aldı.
'Darbe girişiminden sonra tavsiye istedi'
Demirci'nin darbe girişiminden 2 gün sonra sosyal medya hesabından 'abi' diye hitap ettiği bir kişiden tavsiye istediği belirtilerek, "17 Temmuz 2016'da 'lanadamoladam' adlı kullanıcı ile yapmış olduğu yazışmalar incelendiğinde, sanığın kullanıcıya hitaben 'tavsiyeniz var mı abi, sanırım daha dikkatli olmak lazım bundan sonra' dediği, devamında 'çok şükür abim çok şükür ben telefon değiştirsem mi makinayı, numarayı, her şeyi var mı tavsiyeniz, bundan sonraki süreç daha zorlaşacak gibi' şeklinde mesaj yazdığı görülmektedir. Sanık, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra dahi FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibatını devam ettirip, yine örgüt mensuplarından aldığı tavsiye üzerine tedbir amacı ile telefon numarasını değiştirmiştir" denildi.
Söz konusu yazışmalar, tanık beyanları ve dava dosyasındaki diğer deliller dikkate alındığında Demirci'nin FETÖ ile organik bağ kurarak örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu vurgulandı. Bu kapsamda 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçunu işlediği sabit olan Demirci'ye 5 yıl hapis cezası verildiği belirtildi.