İstanbul’da bebek acil hastalarını anlaşmalı oldukları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 şüpheli hakkındaki iddianame, mahkeme tarafından kabul edildi. Türkiye'yi sarsan olayda, Sağlık Bakanlığı müfettiş raporunun çarpıcı detayları ortaya çıktı.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Sağlık Bakanlığı müfettiş raporuna dayanan vahim iddialar yer aldı. Ayaz K. isimli bebeğin, devlet hastanesinde sağlıklı olarak dünyaya gelmesine rağmen kalp yetmezliği geliştirdiği için özel bir hastaneye sevk edildiği belirtildi. Raporda, sevk edilen hastanede yoğun bakım imkanlarının yetersiz olduğu, bebeğin durumu kötüleşmesine rağmen entübasyonun geciktiği ifade edildi. Ayrıca, bu süreçte müdahale eden hemşire dışında sorumlu doktor Dursun Eryılmaz’ın hastanede olmadığı kaydedildi. Bebeğin, 24 saat sonra hayatını kaybettiği açıklandı.

Erken doğan başka bir bebek olan Kaya'nın ölümünde, gece nöbetinde yeterli sağlık personelinin bulunmadığı ve sadece bir hemşire yardımcısının olduğu bilgisi dikkat çekti. Müfettiş raporu, Havvanur isimli bir başka bebeğin ölüm raporunun ise kasıtlı olarak yanlış yazıldığını ortaya koydu. İddialara göre, örgüt yöneticisi olduğu belirtilen Dr. İlker Gönen’in, ölüm saatini değiştirip sebebini yanlış gösterdiği belirtildi. Raporda, bebeğin ölüm sebebi olarak yetersiz beslenme ve bakım eksikliği gösterildi.

Kerem isimli bebeğin yoğun bakımda kalbi durduğunda, doktor İlker Gönen’in hastanede bulunmadığı, hemşireye telefonla talimat vererek “20 dakika canlandırma yapılmış gibi göster” dediği iddia edildi. Gönen'in ayrıca sahte dosya düzenlenmesini istediği belirtildi. Raporda, "Hemşire ve doktorların müdahale etmediği vakalarda, bebeklerin pasif ötanaziye maruz kaldığı" ifade edildi.

İddianamede yer alan telefon görüşmeleri ise durumu daha da vahim hale getirdi. Doktor ve hemşirelerin arasında geçen konuşmalar, ihmallerin ve ilgisizliğin boyutunu gözler önüne serdi;

* DOKTOR: Ben gelinceye kadar ölmesin ha!

* HEMŞİRE: Sarıkaya'nın (bebeğin adı) fişini çekeceğim he gelmezseniz.

* DOKTOR: Haha dedemin fişi (Yerli bir komedi filminden bahsediyor)

Doktor yokluğundan bir hemşire yardımcısının müdahale etmek zorunda kaldığı ve bebeğin hayatını kaybetmesine ilişkin bir telefon tapesi de iddianamede yer aldı. İki farklı hemşire arasında geçen telefon görüşmesi ise kan dondurdu.

Hakan Doğukan Taşçı: Kanka bir tane bebek ölüyordu. Lan gizlice girip iki dakika 'CPR' yap çocuğa diyecektim de...

Hüseyin Günerhan: Nerede?

Hakan Doğukan Taşçı: Güneyde.

Hüseyin Günerhan: Güneyden bize ne bırak bebek ölsün ki rahat şikâyet edelim.

Hakan Doğukan Taşçı: Kanka yazık ya çocuk gözümün önünde öldü.

Hüseyin Günerhan: Ne oldu ki nesi varmış?

Hakan Doğukan Taşçı: 28 haftalık. Hoca demiş ki, kayarsa tüpünü çek yaşamaz bu...

Hüseyin Günerhan: Şaka mı yapıyorsun ya hiçbir şey yapmamışlar, ölsün demişler.

TUSAŞ yerleşkesine düzenlenen saldırıyı PKK üstlendi! TUSAŞ yerleşkesine düzenlenen saldırıyı PKK üstlendi!

İddianameye giren müfettiş raporunda, "Teorikte hekimin, pratikte ise hemşirenin izlemine bırakılan yüzde 90 yenidoğan bebeğin hayat hakları ellerinden alınmıştır. Değişiklik yapılmadan bu olayların tekrar ve tekrar yaşanacağı kanaatindeyiz" denildi.

İŞ BİRLİĞİ YAPILAN HASTANELER

  •         Akabe Sağlık Tesisleri
  •         Doğamed Sağlık Hizmetleri
  •         Ekip Sağlık Hizmetleri
  •         Güney Hastanesi
  •         Medilife
  •         Özel Avcılar Hospital Hastanesi
  •         Özel Avrupa Şafak Hastanesi
  •         Özel Bağcılar Medlife Hastanesi
  •         Özel Doğa Hospital
  •         Özel İstanbul Şafak Hastanesi
  •         Özel İstanbul Şafak Sağlık Hizmetleri
  •         Refik Arslan Sağlık Hizmetleri
  •         Reyap Sağlık Hizmetleri
  •         Silivri Kolan Hastanesi
  •         Yonca Sağlık Hizmetleri
  •         Medisense Sağlık Hizmetleri
  •         Gmz Sağlık Hizmetleri
  •         Özel Reyap İstanbul Hastanesi
  •         Özel Trg Hospitalist Hastanesi
Editör: Nehir Durdağı