Yüzsüzlük zengin zengin olmanın şartlarındandır. Sahibine nice nice mal mülk, para pul kazandırıp, arzularının önündeki kilitli kapıları açar ve en nadide meyvelere el attırır.Ona, en beliğ konuşan kişilerin karşısında bile ağız açma cesaretini verir.
Fakat yüzünde haya olan kimse, dilindeki hicab düğümünü çözüpte bir türlü halini anlatamaz.Daima şaşkın ve biçaredir.
Geçim ve kazanç yollarını pek bilmediğinden gam ve gussa balçığına saplanır kalır.
Başkaları dünya nimetlerine dalmış, zevk u sefa ederken,bu zavallı yoksulluk içinde yanar kavrulur. Ancak alemde ne öyle refah ve ticaret olsun ne de o küstahlık ve hayasızlık bulunsun.
Hayatıma yemin ederim ki, yüzsüzün kazandığının hiçbir kıymeti yoktur. Vallahülazim, alnın terlemesi kibir ve gurur etmekten daha güzeldir.
Ve senin bir içim suya malik olmayıp da ırz ve namusunu koruman, detaylara sahip olup da yüz suyu dökmekten yüzünde bir damla su olmamasından daha
iyidir.(Şeyh Sadi Şirazi-Gülistan)
***
İZZET-İ NEFS NEDİR...?
İzzet-i nefs ve ulivi himmet, zorluklara sabır ve ne kadar olursa olsun zulme göğüs germek demektir.
Zillet ve hakaret suyundan tiksinen insana, elbette izzet ve haysiyetin çorak ve acı suyu şerbet gibi tatlı gelir.
Çünkü muharebenin ateşinden sinesi kavrulmayan ganimet serinliğine cengaverlerin kahredici pençeleri önünde sabır ve sebat edemeyenler
yumuşak elli cariyelere kavuşamazlar.
Tebaası olduğun hükümdarın bayrağı altında keskin kılıçlar ve cellat minderi de vardır.
Zorluklar ve meşakkat lerin darbesini, yemeyenler saadete erişemezler. Hikmet-i ilahiye işte bu dengeden ibarettir. Kul hakkında konulan emir ve nehiy
erin asli kaidesi de yine budur.
Bugün mükellefiyetlere ve meşakkat lara sabredilecek ve yarın da rütbe ve derecelere göre mükafat görülecektir.(Gülistan)