Referandum bitti.

Sonuçlar ortada.

Bence hükümetin artık referandum gündeminden kurtulup,

Ekonomiye, dönme zamanıdır.

Ve en önemlisi,

Artık,

Şu;

"Eyyy, Avrupa,

Eyyy Hollanda, Almanya",muhabbetini bırakmamız lazım.

Avrupa ile ticaret hacmimiz 100 milyar Dolar'a yakın.

Birçok şeyimizi oradan alıp oraya satıyoruz.

Ve ülke ekonomimizin sorunları var.

Görüntü de,

Siyasetçilerin yansıttıklarından farklı olarak,

Pek de iyi değil.

Ülkemizin, sorunları çok.

Pahalılık sorunu var.

İşsizlik sorunu var.

Milli borç sorunu var.

Domates sorunu var.

Turizm sorunu var.

İhracat yapamama sorunu var.

DOLAR sorunu var.

Cari açık sorunu var.

Ülkeler ile itişme kakışma dost olamama sorunu var.

Mülteci sorunu var.

En önemlisi,

Terör sorunu var.

Sıcak para ihtiyaç sorunu var.

Özetle,

Var oğlu var.

Hal böyle iken,

Fazla diklenmenin anlamı yok.

Çünkü her SERT söylemimiz iç politikanın gazını alırken,

Yabancı basında ise kuşku ve de endişe yaratıyor.

Bunun da bize hiç getirisi yok.

AB, Hollanda, Almanya.

Bizim en önemli ticari partnerimiz.

Hem turizm olarak.

Hem de ticaret olarak.

Onlara arada bir artık çatmayı bırakmalıyız. 

DOLAR artık Demekles'in kılıcı gibi başımızda.

Belli ki,

AB, ABD bize kafayı takmış durumda.

Bunu AKPM'de aldıkları son kararla zaten gösterdiler

Ve bize karşı kullandıkları en önemli argüman ise SICAK paraya ihtiyaç duyan,

Sistemi sürdürebilmek için borçlanmaya ihtiyaç duyan ekonomimiz.

Hal böyle iken,

Ekonomiyi ve de batıyı endişelendirecek söylemlerle,

Bazı şeyleri tetiklemememiz lazım.

Çünkü

"İDAM"I geri getireceğiz"(ki ben de teröristler için idamdan yanayım) söylemi,

DOLAR'I anında tetikliyor.

AB'yi referanduma götüreceğiz söylemi,

DOLAR'I anıda tetikliyor.

Erken seçim iması,

DOLAR'I anında tetikliyor.

Bu konularda bir icraat yapacaksak,

Bunu ekranlarda durmadan deklare etmenin bir âlemi yok.

Yaparsın âlem de icraatını görür,

O kadar.

Dolar'ın tetiklenmesi,

Yani yükselmesi de diğer ekonomik endeksleri de tetikliyor.

Sonuçta olan yine garibana,sana bana mutfağa oluyor.

Ve pahalılık geliyor, bozulan ekonomi geliyor,

Borçlanmada zorluklar geliyor.

Tekstilimiz,

İthalatımız,

İç piyasamız,

Bağımlı olduğumuz DOLAR verip aldığımız,

Doğalgaz etkileniyor.

Petrol etkileniyor.

İhracatımız etkileniyor.

Özetle dostlar artık gerginlik politikası,

Eyler aylar huylar,

Bize pek bir fayda sağlamıyor.

Kusura bakmasınlar ama

Sokağı gezen ortamı gören,

İnsanları dinleyen biri olarak ekonomimiz,

Siyasetçilerin gösterdiği şekilde tozpembe değil.

Gidin şu MERTER tekstilciler çarşısını bir gezin.

Esnafın halini bir görün.

Resmen KAN ağlıyorlar.

Kapılı Çarsıyı bir gezin,

Doğubank'ıı bir gezin.

Buraları bizim ekonomik durumumuzu gösteren en önemli yerler.

Dükkânlar işletmeler, ticarethaneler bir bir kapanıyor.

Ortalık KİRALI-SATILIK levhasından geçilmiyor.

Doğubank'ta eskiden kiralık bir yer bulabilmek için en az bir yıl beklenirdi.

Üstelikte iyi de hava parası ödenirdi.

Şimdi ortalık kiralık dükkân dolu kiralamayanı da dövüyorlar.

Hatta bir kiralayana birini de bedava veriyorlar!

Öze gelirsek çatışma siyasetini bırakıp,

Ekonomimizi en iyi şekilde düzeltmenin yollarının aramalıyız.