Gecenin saat birinde Cizre'den Midyat'a gidiyorum. Otomobilim İdil yakınlarında arızalandı, kaldım. Yoldan geçenlerden biri, bir tamirci numarası verdi, aradım. Bir saat sonra tamirci geldi, yarım saat uğraşıp otomobili yaptı. Alet- edevatını toplarken sordum:
-Usta borcumuz nedir? duymazdan geldi. Tekrarladım.
-Kardeş, biz yolda kalandan para almayız. 60 km. yol yaptım, şu kadar benzin yakmıştır araba, onu verdin mi helalleşiriz.
Yolda kalandan para alınmaz
Gönlümü kanatlandıran bir başka iyilik hikayesi;
Konya'nın Beyşehir yolunda, yamaçta otomobilin lastiği patladı. Yedekteki lastik de patlak. Lastiği çıkardım, gelen-geçen araçlardan yardım alıyorum. Niyetim bir lastikçi bulmak, saat gecenin on'u. Bir motosikletli durdu, patlak lastiği de alıp bindim motosikletin arkasına.
Motosikletin sürücüsü, bildiği lastikçileri geziyor, hepsi kapalı. Bir tanıdığını aradı, gittik verilen adrese. Lastik tamircisinin evi dükkeanının üstündeymiş. Adam pijamalarıyla indi, o saatte dükkanı açtı, lastiği tamir etti. Borcumu sordum. Bir bana, bir de bir saattir bana lastikçi arayan adama baktı.
-Yolunuz açık olsun gardaş, dedi. Bize yolda kalana yardımcı olmak emredilmiştir. Aracın yanına geldik motosikletle, lastiği taktık, tam teşekkür edeceğim, motosikletli bir el hareketiyle beni susturdu.
-'Kardeş bütün gün APA barajında balık tuttum. Akşam içime bir hüzün çöktü. Bugün iyilik yapamadım, diye. Sen, bugün iyilik yapmama vesile oldun. Allah senden razı olsun. Yolun açık olsun' dedi.
İşte güzel ahlak
Ahlak bize yapılmasını istemediğimiz şeyleri başkasına yapmamaktır. Bu herkesin görevidir. Güzel ahlak ise işte o ahlak sahiplerinin davranış tarzlarıdır. Bizim bugün ihtiyacımız olan ahlak kahramanlarımızdır. Onları hatırladıkça, onlarla karşılaştıkça, gelecekte umutları yeşertecek filizlerin kokuları dolar ruhuma.
Cansaran Kızıltaş ve Hasan Songür'den alıntıdır.
Şahsiyetli insan tarifi
Şahsiyet ve bilge yazımızda anlatmaya çalıştığımız nitelik işte budur. Lider olarak hayatta yaşayan ve Allah'ın imtihan ettiği kişiler bilge davranışlar sergileyemezse, toplum karmaşaya, şiddet sarmalına düşer. Şahsiyetli insan ahlaklı insandır. Vatandaşların iyilik sevdalısı olması durumunda lider de bilge niteliğine kavuşur.
Bilinir ki, birisi Mü'minlerin emirine şikeayette bulunmuş. Zulümden, adaletsizlikten, haksızlıktan söz etmiş. Hazret-i Ömer hazretlerinin adaletini hatırlatmış. Emir el Mü'minin ise demiş ki, siz o fertler olun, ben Ömer olmaya hazırım.
Emaneti ehline verin
Bilinir ki, Nebi sözleri arasında yer alır. Emaneti ehline verin, Ehil liyakat sahibi demektir. Benim oğlum, benim ailem, benim akrabam demeden bir iş varsa o işi ehil olana, liyakat sahibine, gerekli eğitimi almış, dürüst, emin, inanılır kişiye vermek tavsiye edilir.
Yine Nebi sözlerinde de vahiyde de helal ve haram, Hak ve Batıl, adalet ve zulüm tarif edilir ve inananların Hakkı, adaleti, helali tercih ve teşvik etmeleri, batılı, zulmü, haramı da engellemeleri emir edilir.
Liderlerin bilge olmasını, tüm insanlığı, tüm ümmeti, tüm Turanı, tüm milleti kucaklamasını beklemek hakkımızdır, ama her bir insanımızın da haysiyetli, onurlu, kişilikli, şahsiyetli davranmasını umut ediyorum.
Bedava dağıtılan, ucuz satılan şey giyecek-gıda fakir-fukaranın hakkıdır. Onurlu insan gücü varken fakirin hakkına ortak olmaz. Onurlu insan bedava dağıtılan şey için kuyruğa girmez. Ne yazık ki, 10 kuruşluk sakız dağıtılsa bile insanlar izdihama dalıyor, birbirinin elinden almaya çalışıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın kalabalıkların üzerine attığı çay da kavga sebebi olmuştu. Sayın Cumhurbaşkanımız çok üzülmüştü. İnsanlarımızın onursuz davranışlarını eğitimle, daha çok da üretimle ve maddi güçle giderebilmeliyiz.
