Bugün bayram…

Tüm Müslüman âlemi bu güzel günü kutluyor.

Kurbanlarla, para ile ziyaretlerle garip gureba sevindiriliyor.

Et girmeyen eve et giriyor.

Fakir olanların gönlü ediliyor.

Böyle günlerde insanlarımızın içini karartacak,

Gününü zehir edecek, moralini bozacak, yazılar yazmamak gerek.

Bu sebeple,

Biraz nostaljik.

Biraz da ilginç bir geçmiş olayı okuyucularımızla paylaşabilirz.

TERÖRİST PEŞİNDE

1985’li yıllarda,

Kuzey Irak’ın dağlarındayız.

PKK’ya operasyon var.

Yaklaşık 10 bin kişilik kahraman Mehmetçiklerden Kurulu birlikler,

Terörist avında.

Ben de, Giresun’lu, özel küvetlerden yetişme,

Gözlerinde şimşekler çakan bir Komanda Tabur Komutanı ile birlikte,

Tercüman Gazetesi adına haber peşindeyim.

Askerin morali muhteşem.

Teröristlere aman vermiyorlar.

Teslim olanı, aman dileyeni ,zaptı rap altına alıyorlar.

Çatışmaya girene ise.

Türk ordusunun nasıl bir ordu olduğunu gösteriyorlar.

PKK’lı teröristler belli yerlere yuvalanmışlar.

Doçkalarla havanlarla saldırıyorlar.

Ama bu saldırılar çok cılız kalıyor.

Silahlı kobra helikopterleri ateş açılan yeri anında yerle bir ediyor.

Kaçanlarda Mehmetçiğin gazabından kurtulamıyor.

Harekât sürürken Hasan Basri Vural Yarbayımızın taburu bir dağ başında dinlenme molası verdi.

Mehmetçikler gözetleme yerlerine dikildi.

Tedbirler alındı.

Bu arada taburla birlikte hareket eden koruculardan iki üç tanesi 10-15 kadar KEKLİK vurdu.

Keklikler de tabur komutanına hediye edildi.

Buraya kadar her şey güzel de…

Dağda olduklarında keklikleri pişirecek tava- tencere yok.

Bunun çözümü de pratikte bulundu.

Askere içinde kavurma getirilen boş tenekeler temizlenerek,

İçine su doldurulup iki taştan oluşmuş ocağın üstüne kondu.

Pişmeye bırakıldı.

Keklik az asker çok olduğundan,

Koku askeri özendirmesin diye de tenekelerin etrafı bezle sarıldı.

NECATİ ÖZGEN PAŞA

Pişmeye başlayan kekliklerden komutanlar ve askerler karınca kadarıca,

Yemeğe hazırlanırken, gökte bir helikopter belirir.

Bu bölge komutanı orgeneral Necatı Özgen Paşa’nın helikopteridir.

Ve direk olarak ta Vural Yarbayın bulunduğu taburun,

Ortasına iner.

Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinden,

İyi bir TÜRK Milliyetçisi ve de müstesna bir komutan olan,

Necatı Özgen Paşa Bölge komutanıdır ve de Hasan Basri Vural Yarbay da,

Seçkin, sevdiği komutanlardandır.

Paşa Kayserilidir her TÜRK’TE olan bir alışkanlık onda da vardır.

 ET delisidir.

Pişen kekliklerin ortaya dağılan nefis kokusunu alır.

Vural Yarbaya sorar:

“Yarbayım sanki et kokusu var etrafta”.

Yarbay, yakinen tanıdığı Paşaya keklikleri kaptırmamak için;

“Komutanım. Burası dağ başı her türlü koku var.

Et değil belki de OT kokusudur” der

Necati Paşa ikna olmaz…

Şöyle bir dolaşayım der.

Kokuyu takip eder ve de tenekede pişen keklikleri bulur.

Eh PAŞA bu…

Ona sual olmaz.

Hem de orgeneral.

Dağda oluşturulan sofranın başına oturur;

“Getirin bakalım keklikleri “der

Kekliklerden iki tanesi orada mideye iner.

Paşa;

“Muhteşem olmuşlar ” diyerek,

Bir tanesini de muhterem eşine sardırır.

Özetle dostlar PKK’lı avlarken, arada keklik de avlayan.

Ancak koku yüzünden keklikleri kaptıran,

Avı, avladıktan sonra avlanan,

Komutan ve de Mehmetçikleri içeren böylesine güzel bir,

Nostaljik öykü de ortaya çıkar.

Tüm gönül dostlarına iyi bayramlar dileği ile.