Sivas Kalesi’nde 2019 yılında başlayan arkeolojik kazılarda, kentin 2 bin yıllık tarihine ışık tutan yeni buluntular gün yüzüne çıkarılıyor. Kazılarda, Roma dönemine ait mezar steli ile birlikte Hitit, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait kalıntılar da keşfedildi. Arkeologlar, bu önemli buluntuların Sivas’ın zengin tarihine dair önemli ipuçları sunduğunu belirtiyor.

Haftanın filmleri: Hangi filmler vizyona girecek? Haftanın filmleri: Hangi filmler vizyona girecek?

Sivas Kalesi’nin üçüncü derece arkeolojik sit alanı olarak koruma altında olduğunu belirten Uzman Sanat Tarihçisi Onur Aydın, Roma dönemine ait mezar stelinin keşfiyle birlikte, bölgedeki Selçuklu dönemine ait buluntuların da yoğunlaştığını ifade etti. Aydın, "Roma dönemine ait bu mezar steli, insan figürlü ancak baş kısmı tahrip olmuş bir yapıya sahip. Kıyafet detayları ve vücut yapısı oldukça belirgin. Bu buluntu, kazılarımızın en dikkat çekici keşiflerinden biri oldu" diye konuştu.

Kazılarda özellikle Selçuklu dönemine ait alçı figürler ve mimari unsurlar bulunduğunu belirten Aydın, “Selçuklu dönemine ait çok sayıda duvar, zemin ve tandır kalıntısı keşfettik. Hayvan, insan, bitkisel ve geometrik desenlerle bezeli alçılar, Selçuklu sanatının izlerini gözler önüne seriyor” dedi. Bu buluntular, Selçuklu döneminde bölgedeki yaşantının yoğun olduğunu gösterirken, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait parçaların da varlığı dikkat çekiyor.

Uzman Sanat Tarihçisi Hüseyin Çil ise, kazı alanında Erken Tunç Çağı'na ait figürlerin de bulunduğunu belirtti. Çil, "Buluntular, alanın tarih boyunca defalarca tahrip edildiğini ve tabakalaşmanın net olmadığını gösteriyor. Bu durum kazı sürecini zorlaştırsa da Bizans ve Selçuklu dönemlerine dair önemli veriler sunuyor" dedi. Önümüzdeki kazı sezonunda Selçuklu Sarayı'na ait izleri ortaya çıkarmayı hedeflediklerini ifade eden Çil, özellikle Selçuklu mimarisine dair daha fazla bilgiye ulaşmayı amaçladıklarını vurguladı.

Kazılarda bulunan küçük eserler arasında dikkat çeken bir diğer buluntu ise Selçuklu dönemine ait kandiller oldu. Uzman Sanat Tarihçisi Buğrahan Karaman, “Antik Çağ’dan günümüze kadar aydınlatma aracı olarak kullanılan kandiller, burada en çok Selçuklu dönemine ait yonca ağızlı formda bulundu. Bizans dönemine ait farklı tiplerde kandiller de gün yüzüne çıkarıldı. Ayrıca sikkeler ve haçlar gibi çeşitli küçük eserler de elde ettik” diyerek bölgedeki kültürel çeşitliliği vurguladı.

Bu değerli buluntular, Sivas Kalesi’nin, Anadolu’nun farklı medeniyetlerine ev sahipliği yapan zengin tarihi mirasını gözler önüne seriyor. Arkeologlar, kazı çalışmalarının hava koşullarına bağlı olarak bir ay daha devam edeceğini, yeni bulgularla birlikte kazıların gelecek yıl yeniden başlayacağını belirtti.

Kaynak: iha