Türkiye’den kaçırılan tarihi eserler bir bir geri dönüyor
Antalya Arkeoloji Müzesi, tarihi bir ana ev sahipliği yaptı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla düzenlenen törende, Burdur Boubon Antik Kenti'ne ait Roma İmparatoru Septimius Severus’un heykel başı ile Burdur’un Düver köyünden çıkarılmış 48 pişmiş toprak mimari levha, Danimarka’dan Türkiye’ye resmen iade edildi.
Bakan Ersoy, iade sürecinin yalnızca resmi yazışmalarla değil, titiz akademik araştırmalar, adli belgeler ve uluslararası iş birlikleriyle yürütüldüğünü belirtti. Özellikle 1960’lı yıllarda kaçak kazılarla zarar gören Boubon Antik Kenti'nden çıkarılan eserlerin sahte belgelerle yurt dışına kaçırıldığını ifade etti. Danimarka Glyptotek Müzesi'nin, sunulan bilimsel ve etik deliller ışığında eserin iadesine onay verdiğini söyledi.
Heykel başı ile gövdesi yıllar sonra birleşecek
Heykelin baş kısmı yıllar önce kaçırılmış, gövdesi ise Türkiye’de kalmıştı. Ersoy, yeniden birleştirme çalışmalarının konservatörler eşliğinde dikkatle sürdürüleceğini vurgulayarak, "Bu bir restorasyon projesi olacak, bilimsel bir süreçle ilk hali korunarak yeniden bütünleşecek" dedi.
Ayrıca, milattan önce 6. yüzyıla tarihlenen pişmiş toprak levhaların da iadesiyle Antik Pisidia kültürüne dair önemli arkeolojik verilere ulaşıldığını belirtti. Ersoy, "Bu topraklara ait her bir parçayı ülkemize kazandırmaya kararlıyız. Nerede olursa olsun, peşini bırakmıyoruz" mesajını verdi.
13 binden fazla eser geri getirildi
Konuşmasında rakamlara da yer veren Bakan Ersoy, 2002-2025 yılları arasında 13.282 eserin Türkiye’ye iade edildiğini duyurdu. 2024’te 1.149, bu yıl ise şu ana kadar 14 önemli eserin Türkiye’ye getirildiğini belirtti.
Danimarka’dan anlamlı destek
Danimarka’nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft da törende yer aldı. Toft, Türkiye’nin tarihi mirasını sahiplenmesini takdirle izlediklerini söyledi. Özellikle Antalya’nın Danimarkalı turistler açısından çok cazip olduğunu dile getirdi ve iş birliğinin yalnızca turizmde değil kültürel alanlarda da güçlenmesinden memnuniyet duyduklarını aktardı.
Bu anlamlı iade, Türkiye'nin kültürel mirasına verdiği önemi ve kararlılığını bir kez daha ortaya koyarken, uluslararası iş birliğinin de başarılı bir örneği oldu.