Sevgili Şenol hocaya sormak lazım. Bu gençleri oynatmak için illa paraları yatmadığı için orası burası çekmeye başlayan ustaların maç seçmesi mi gerekiyordu? Ligimizin en yaşlı takımını Dorukhan ve Güven gibi iki gençlik enerjisi bakın nasıl değiştirdi.
Bir futbolcu için en önemli şey özgüven. Mustafa Pektemek'i küstüren, kenarda çürüten de... Vagner Love'ı yeteneksiz golcü yapan da, Oğuzhan'ın ayaklarını dolaştıran da... Aynı şey; özgüven!
Adem Ljajic, Sırbistan Milli Takımı'nda golünü attı, dün harikalar yarattı. Başında "böyle yap, şöyle yap" diyen ağabeyleri olmayınca sazı eline aldı. 19 yaşındaki Güven iki maç üst üste oynadı, 2 gol attı. 22 yaşındaki Dorukhan, Kanada Milli Takımı'na da giden 35'lik Atiba'nın yorgun bacaklarının üzerindeki yükü aldı. Üstüne Oğuzhan'a asist yaptı. 21 yaşındaki Fatih bile Gökhan'ı çok aratmadı.
Görülüyor ki o kadar oyuncu satmalarına rağmen borcu artırmayı başaran (!) yönetim ikinci Feda'ya hazırlanıyor. Bu pırlantalar ne güne duruyor! İstikrarlı başarının arkasında tecrübeliler ile gençleri doğru şekilde kaynaştırma yatıyor. Eksikler, Şenol hocaya yıldızları oynatma baskısı oluşturmadan aradığı fırsatı doğuruyor.
Son sözümüz de şu bıktıran gerilimlere. Futbolun aile babası kim; federasyon. Kulüpler birliği ile toplantı yapıp bu krizi kökten çözmeliler. Tek tek taraflara temsilci gönderip ortamı yumuşatmalılar. İnsanın seyir zevkini bozuyorlar.
