4 Nisan 1997'de arkasında büyük eserler bırakarak ve milliyetçileri yetim ve öksüz koyarak bu dünyadan ayrılan Başbuğ Alparslan Türkeş'i uğurlayalı 11 yıl oldu.

Türk'ün hayatı Orta Asya'dan ebedi yurt tutacağı Anadolu'ya gelişi göç ile başlar. Yıl 1917 ve Kasım'ın 25'i, öğle vakti.

Yer, Lefkoşe. Haydarpaşa Mahallesi Kırlızade Sokağı 13 numaralı mütevazı evde, Kayseri'den gelip Kıbrıs'a yerleşen Koyunoğlu soyuna mensup Tuzlalı Ahmet Hamdi Bey ve eşi Fatma Zehra Hanım'ın Ali Arslan adını verdikleri oğulları dünyaya gelir.

Yıl 1921 ve 4 yıl 4 ay 4 günlük Ali Arslan, annesi tarafindan yıkanır, yeni elbiseler giydirilir ve devrin âdetince fesi mücevherler ile süslenerek Sarayönü İlkokul'una (Sibyan Mektebi) gönderilir. Sarıklı ve mübarek bir Osmanlı uleması olan hoca efendinin dizi dibine çöken Ali Arslan'ın ağzından çıkan ilk söz bir euzü besmeledir. ''Ey rahman ve rahim olan Allah'ım, annem beni yetiştirdi bu mektebe yolladı, okuyup yetişip, milletime hizmet etmek istiyorum'' dermişçesine bir besmeledir, Ali Arslan'ın ağzından dökülen..

Birbirinin ardı sıra gelen ilkokul ve rüştiye yılları ve her biri birbirinden daha değerli Hüsnü Bey, Selahattin Bey, Mehmet Asım Bey, Ragıp Tüzün Bey, Turgut Bey, Osman Zeki Bey ve Faiz Kaymak gibi Türklük ve Türkçülük şuuruyla bilenmiş birer hançer olan hocalarından feyz alır.

Onlar O'na müfredatın yanısıra Kıbrıs Türkleri'nin yalnız olmadığını, Devlet-i Âli Osman bakiyesi hür ve müstakil Türkiye'nin yanısıra yeryüzünde kendileri gibi bahtsız esaret altında milyonlarca Türk olduğunu da öğretirler.

Dahasi Osman Zeki Bey, Ali Arslan'ın adını ''Senin adın "Alparslan olsun" ve Sultan Alpaslan'a denk bir yiğit Türk ol'' diyerek değiştirir.

Bu uzun soluklu başlangıcın ardından Başbuğ'un Türk Milleti'ne adananan hayatı başlar.

Ne tabutluklar O'nu yıldırır ne de Mamak zindanları.

KULAĞA KÜPE SÖZLER...

GELiN onun hayatını değil de kulağa küpe sözlerinden bazılarını hatırlayalım ve defalarca okuyalım:

ÜLKÜCÜ kimdir?:

*İslâm'ı hayat nizamı olarak seçen, bu nizamı tavizsiz bir şekilde yaşamaya çalışandır.

*Türk olmanın gururunu, İslâm fazileti ile bütünleştiren, Türk-İslâm ülküsünü yaşayandır.

*Günübirlik siyasi menfaatleri aşarak, asırlar sonrasını görebilen ve asırlar sonrası için hazırlık yapan kimsedir.

*Allah için seven, Allah için savaşan, Allah rızasına koşan, Allah nizamı için yanan, Allah için buğz eden kahramandır.

*Rehberi iki cihan güneşi Hz. Muhammed (s.a.s.) ; kaynağı, ilhamı, düsturu Kur'an olandır.

*Semalarda dalga dalga yayılan 'ezan susmasın' diyerek toprağın kara bağrına düşen candır.

*Türk'ün töresini, Türk'ün ilini, İslâm'la kaynaştıran Ahmet Yesevi ocağında kaynayan, pişen, kavrulandır.

* ''Bayrağa kan gerek, solmasın'' diye bayrak için dökülen kandır.

*Liderine, ocağına, fikir sistemine bağlı; tefrikaya çanak tutmayandır.

*Kimi zaman Derviş Yunus, kimi zaman Yavuz, kimi zaman surlarda üç hilal elinde Ulubatlı Hasan'dır.

* "Ben"i aşarak "biz"i hisseden, "biz" diyerek nefsini kör kuyulara çıkmamak üzere atandır.

* Dağarıyla, taşlarıyla, ırmaklarıyla, yollarıyla bir kara parçasını vatan yapandır.

* Türklük deyince 300 milyonluk Türk dünyasını kucaklayan, anne şefkatiyle evlatlarını bağrına basan; kimi yerde Kerkük, Bişkek, Bakü, Doğu Türkistan; kimi yerde Kıbrıs, Kırım, Kazak, Kırgız... velhasıl kocaman bir vatandır.

*Haksızlık karşısında susmayan, davasından taviz vermeyen, korkaklığı, pısırıklığı, nemelazımcılığı lügatinden alıp çıkarandır.

*Hürriyet kavgasında kırk yiğidin başında Kürşad; il derleyip vatan tutan İlteriş; bilgelikte Tonyukuk, Akşemsettin; Malazgirt Ovası'nda ak kefen içerisinde Alparslan'dır.

*Bir bozkurt silkinişi ile esaret zincirini kırandır.Ülkücü budur, ülkücü budur... Bunun dışındakiler küllü yalandır.

***

O'NUN fikir ve düşüncelerini eğer tam olarak anlamış ve uygulamış olsaydık, bugün Türk Milleti çağlar üzerinden aşmış, ilimde, teknikte, ahlâkta ve maneviyatta kalkınmış ve uygar milletlerin en ön safına geçmiş olurdu.

O'nun fâni vücudu her nefs gibi ölümü tattı, aramızdan ayrıldı, fakat fikirleri ve düşünceleri kıyamete kadar bütün Türklüğün ve insanlığın yoluna ışık saçacaktır. Mezar taşında olduğu gibi :

Doğum tarihi : 1917,

Ölüm tarihi : ............ hiç bir zaman olmayacaktır.