Bir ramazan-ı Şerife daha yaklaşmanın hamd ve şükrü içindeyiz.
İnsanın bedeni yemekle doyar, ruhu ise yedirmekle.
Peygamber Efendimiz de ümmetinin fakirlerini doyurmadan kendi açlığını düşünmezdi.
Ümmetinin fakirlerini doyurmanın huzuru O'na adeta kendi açlığını unuttururdu.
Mübarek ramazan ayında esen rüzgarlardan daha da cömertti.
Ramazan-ı şerif Cenab-ı Kakkın büyük bir lutfudur.
Ümmet için mükafaat ayıdır. Cenab-ı Hakka yaklaşma mevsimidir. İlahi af ve rahmetin tuğyan olduğu bir aydır. davet
Bu ay Efendimiz'e ve onun ümmetine büyük bir ihsanı ilahidir.
Cenab-ı Hak: ''Kullarım Sana, Beni sorduğunda; Rasulüm, söyle onlara; Ben çok yakınım, Bana dua ettiği vakit, dua edenin dileğine karşılık veririm.
O halde ''Kullarımda'' Benim davetime uysunlar ve Bana inansınlar ki, doğru yolu
bulalar. (Bakara; 186) buyuruyor.
Ramazan ayı ayrıca Cenab-ı Allahla kul arasını düzeltme ve rızasna kavuşma ayıdır.
Müslümanlar bu ayın değerini bilmeli ve fakir fukaranın hakkı olan zekanı vermelidir.
ZEKAT FAKİRİN HAKKIDIR.
Her zengin malının zekatını vermekle mükelleftir.
Her ramazan ayı geldiğinde dernekler, ismini bile duymadığımız, vakıflar devreye giriyor, fakir fukaranın bir yıl boyunca beklediği hakkını alıyor ve nerelere harcadıkları ise, mübhemdir.
Peygamber Efendimizin devrinde zenginler zekatlarını Ramazan ayında bir ay önce verirlerdiki, fakirler ihtiyaçlarını temin etsinler ve Ramazan ayına daha huzurlu girebilsinler.
Afrikada fakirlere veriyoruz, diyerek Ramazan ayından yararlanmak isteyen dolandırıcılara dikkat ediniz.
Bilmediğiniz, tanımadaığınız, mü'esseselere zekat vermeyiniz.
Zekat, Mehmetcik vakfına ve devlet kontrolü altında olan müesseselere Kızılaya ve Diyanet vakfına verilebilir
Sesini duyuramayan fakirlerde unutulmamalı.Çünkü gerçek fakirler istemezler,
Onları da unutmamak gerekir.
Şimdiden vereceğiniz,zekatları, fıtraları Cenab-ı Hak, makbul buyursun...