Müslüman denilince ilk akla gelen, doğruluk erdemini kuşanandır. Çünkü mümin, Rabbini tasdik ederek hem kendisini yaratana , hemde tüm mahlukata karşı dürüst davranma sözü verendir. Bir müslüman hoşlanılmayan bazı özelliklere sahip olabilir ama onun yalancı biri olması asla kabul edilemez. Zira Hz. Peygamber (s.a.s) müminin kalbinde aynı anda iman ile küfrün, doğruluk ile yalancılığın hıyanet ile emanetin bir arada bulunmayacağını haber vermiştir.
Söz ve davranışlarıyla güvenilir olan Sevgili Peygamberimiz, yalandan uzak durduğu gibi müminlere de yalanı yasaklamıştır. Yanında birisi yalan söylese o kişinin hemen tövbe edip günahından arınmasını istemiştir. Yalan söylemenin münafıklık alametlerinden biri olduğunu belirterek şaka da olsa yalan söylemenin Müslümana yakışmadığını dile getirmiştir. Dolayısıyla mümin, "emrolduğu gibi dosdoğru olan" , yalan söylemekten kaçınandır.
BİR AYET: Allah gökten su indirip onunla ölmüş toprağa hayat vermektedir. Kuşkusuz bunda dinlemesini bilen bir topluluk için açık delil bulunmaktadır. (Nahl, 16/65)