Saçın sakalın ağarmış yaramazlıklarının yanağı hala buruşmamış.
Gerçi ihtiyarlamışsın, fakat arzu ve heveslerinin elbisesi henüz eskimemiş.
Niçin hala seni ben asi ve serkeş görüyorum?
Sanki ihtiyarlık habercileri seni hiç engelleyemiyor ve yaşının ilerlemesi seni hiç takattan kesmiyor.
İhtiyarlık, ihtiyarlara nurani bir simana ve güzel huy kazandırır. Senin ise bütün kazancın noksanlık ve gafletle geçmiş bir ömürdür.
Eğer şakaklarına konan ihtiyarlık habercisinin nasıl bir elçi olduğunu, ne gibi bir memuriyetle gelmiş olduğunu bilsen, haya ederek
hicap perdesinin altına girerdin.
Lakin sendeki yüz haya dersi görmemiş ''Ha'' ve ''YA'' harflerini bile hece etmemiştir. Şerre geyikler gibi sıçrar, zevk ve eğlenceye susuzluktan dilleri sarkmışlar gibi ağız açarsın.
Batıl bir söz mırıldanırsa, ''Sim gibi kulağı var'' sözü sanki senin için söylenmiştir, hemen duyarsın.
Fakat hak söz fil narası gibi gümbürderse sanki hiç kulağı yoktur, duymazsın.
Nefsin bu kadar toy ve torlakken ondan hayır bekliyorsun.
Orman aslanından kim süt sağabilir?...
(Şeyh Sadi Şirazi)
*
BİR HADİS:
Akrabalık, Allah'ın rahmetinin eserlerindendir. Yüce Allah buyurur ki, ''Kim bu bağı sürdürürse, ona merhamet ederim.
Kim de onu koparırsa ben de ondan ihsan ve rahmetimi keserim'' (Buhari).
BİR AYET:
...Bizi zalimler topluluğundan kurtaran Allah'a hamdolsun. (Mü'minun; 23/ 28)