İtikaf, alıkoymak, hapsetmek, bir yerde kalmak anlamlarına gelmekte ve kişinin sıradan davranışlarından uzaklaşarak, ibadet amacıyla belli bir süre mescidde kalması demektir.
Diğer bir tabirle nefis muhasebesidir. Bir yıl boyunca Allah için ne yaptım? Nerede hata ettim? Kimlere haksızlık yaptım? Kazancıma haram lokma karıştı mı? Üzerimde kul hakkı var mı? ....
Yani, ahirete irtihal etmeden önce kendinde bir hata varsa derhal tövbe edip temizlenmek... Resulullah Efendimiz vefat edinceye kadar Ramazan ayının son on gününü çoğunlukla itikafa girerek geçirmiş, vefat ettiği yıl ise, yirmi gün itikafta kalmıştır.
Kadınların evlerinde de yapabildikleri itikaf ibadetine Hz. peygamber kadar hanımları ve ashabı da önem vermiştir.
Günümüzde modern hayatta pek çok oyalayıcı nedenden dolayı, tefekküre zaman ayırmayan müslümanlar için bulunmaz bir fırsattır itikaf.
İnsanın zihnen arınmasını sağlayan itikaf, imanın kemale erdirilmesi gayreti, nefis muhasebesi nefis terbiyesi ve tezkiyesidir.
Kişinin nereden geldiğini, ve nereye gideceğini derinlemesine tefekkür ederek hedeflerine daha emin adımlarla ilerlemesidir.
Bireyin kendini hatırlaması, Rabbini hatırlaması, hakikat aynasına bakıp kendine gelmesi değerlerini, kendini ve öz benliğini idrak etmesidir.
Ramazan ayının sonuna doğru gelmekteyiz. Bu Ramazan ayında bir kaç günde olsa evimizin bir köşesine çekilerek, sessizce nefsimizi kontrol etmeliyiz.
Ramazan ayı, sabır ayıdır. Ramazan ayı, günahlarımızdan arınma ayıdır. Ramazan ayı bağışlanma ayıdır. Ramazan ayı merhameti bol olan bir aydır.
Gelecek Ramazanlara tekrar kavuşacağımıza dair elimizde bir senedimiz yok. Geçen yılki ramazanda yaşayan insanların bir çoğu bu ramazan ayında görünmüyor. Ahirete irtihal ettiler.
Allah, akıbetimizi hayırlara vesile kılsın...
HADİS: Dünyada kimsesiz bir garip gibi yahut bir yolcu gibi ol. (Buhari)
AYET: Rabbimiz! Bize katından rahmet gönder ve bize içinde bulunduğumuz durumlardan bir çıkış yolu göster.(Kehf; 18/ 10)